"أستعيد" - Translation from Arabic to Turkish

    • geri
        
    • tekrar
        
    • yeniden
        
    • çalışıyorum
        
    • kazanmam
        
    Tatilime gitmek istiyorum. - Dediğim her şeyi geri alıyorum! Open Subtitles أريد أن أذهب إلى إجازتي أستعيد جميع الكلام الذي قلته
    Ben bu işi sadece oğlumu geri almak için yapıyorum. Open Subtitles .إنها مجرد وظيفة .أنّي فقط أفعل هذا لكي أستعيد ابني
    Ama düşünebildiğim tek şey hayatımın ne kadarının boşa harcandığı ve o boşa harcanan zamanı hiçbir zaman geri alamayacağım. Open Subtitles ولكن كل ما يمكنني التفكير به هو كم من حياتي قد ضاعت وكيف لن أستعيد أبداً أياً من ذلك الوقت
    Ve anladım ki; eğer yaratıcılığımı geri istiyorsam, farklı şeyler yapmak için kendimi zorlamaktan vazgeçip eskiye geri dönmeliyim. TED وأدركت أنني إن أردت أن أستعيد إبداعي علي الإقلاع عن محاولة التفكير خارج المألوف و العودة إليه.
    Gerçi sizin sayenizde İngilizceyle tekrar haşir neşir olmaya başladım. Open Subtitles بالرغم من أنّكِ جعلتني أستعيد اهتمامي باللغة الإنكليزية.
    Ama annemin son arzusu şehrini yeniden kurmamdı. Open Subtitles لكن أمنية أمّي الأخيرة كانت أن أستعيد وطنها
    Peki, hafızamın geri gelmesini istiyorum dersem gelebilir mi? Open Subtitles لكن لو قلت إني أريد أن أستعيد ذكرياتي هل سوف أستعيدها ؟
    Paramı geri alıyorum, aptal! Ne zannettin! Open Subtitles إنني أستعيد مالي ايها الاحمق ماذا كنت تظن؟
    Bu yörenin insanları beni geri çağırana dek o rozeti geri almayacağım! Open Subtitles لن أستعيد الشارة حتى يصوت الناس فى الولاية لى باستعادتها
    Kuvvetimi geri kazandığım zaman, Ona yardım etmek için yatağımdan çıkacağım. Open Subtitles حالما أستعيد قوتي، سأخرج من فراشي و أساعده
    ve eğer iki saat içinde Duke'ü geri alamazsam disketlerin hepsini federallere veririm. Open Subtitles إذا لم أستعيد الدوق خلال الساعتين القادمتين سأعطى هذة الأقراص إلى الفيدراليين هل تسمعنى ؟
    Duke'ü ve paralarımı geri almama izin verecek misin? Open Subtitles هل تدعنى أستعيد الدوق وأحصل على أموالى ؟
    Daha önce de malımı sizden geri almam gerekmişti. Open Subtitles هذه ثانى مرة أضطر أن أستعيد أحد أملاكى منك
    Yapmam gerekeni biliyorum. Parayı geri alacağım. Open Subtitles أعرف ماذا يجب أن أعمل يجب أن أستعيد المال
    Keşke hayatımın son yirmi saniyesini geri alabilsem. Open Subtitles ليتني أستعيد العشرين ثانية السابقة من حياتي.
    - Bunu geri alacağımı söylemiştim. - S... tir git, karavan süprüntüsü. Open Subtitles . ـ لقد قلت لك انني سوف أستعيد هذه . ـ تباً لك يا قمامة المقطورة
    Yürütülen şeyler geri dönene kadar ücretlerinize el koyuyorum. Open Subtitles إذا، سأخصمُ من راتبكما إلى أن أستعيد الأغراض المسروقة
    Lafımı geri alıyorum. Alaycı değilsin, Romantiksin. Open Subtitles أنا أستعيد ما قلته, أنت لست ساخراً أنت رومانسياً
    Tamam. geri alıyorum. Sizin anneniz bir azizeydi. Open Subtitles حسناً، أستعيد ما قلته لك لقد كانت والدتك قدّيسة.
    Ayrılan ayağım yerine takıldığı için çok istenen o unvanı geri almalıyım. Open Subtitles بعد أن أعدت تركيب ساقي المبتورة، يجب أن أستعيد لقب أكثر راقص مشتهى
    Keşke o botu tekrar alsam, Bertram'ı. Open Subtitles أتمنى لو أستعيد هذا القارب ثانيةهذا البرترام.
    Darağacından kurtulursa, yeniden nişanlanmayı düşünür müsünüz? Open Subtitles لذا ، اذا كانت بريئه أستعيد النظر فى خطبتها؟
    Dışardaki dünya çok korkunç olduğunda, içim dengemi dengemi korumaya çalışıyorum. Open Subtitles إن كان العالم الخارجي شنيع فسأذهب إلى الداخل كي أستعيد توازني
    Uzun süreli hafızamı geri kazanmam lazım. Open Subtitles أريد أن أستعيد ذاكرتي الحديدة بأكملها, و هي قد إختفت للأبد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more