"أطلبه" - Translation from Arabic to Turkish

    • istediğim
        
    • isteğim
        
    • Senden
        
    • Sizden
        
    • sormak
        
    • sipariş
        
    • istersem
        
    • dediğimi
        
    • istediğimi
        
    • istemiyorum
        
    • ricam
        
    • rica
        
    • diyorsam
        
    • sormam
        
    • soracağım
        
    15 seneden sonra, Tüm istediğim bir yıl daha kalman. Open Subtitles بعد خمسة عشر عاما ما أطلبه مجرد سنة واحدة أخرى
    Sen, cenneti sarsan ve doğu soyundan gelen, tüm istediğim bu evreni fethetmek için, bana vücut ve kan bahşetmendir. Open Subtitles يامن تهتز له السماء وتنحدر من الشرق كل ما أطلبه من أجل احتلال هذا الكون هو أن تمنحني اللحم والدم
    Bu işi harcatma. Tüm istediğim kısa bir göz atman. Open Subtitles لا تضيع مجهودي، كل ما أطلبه منك هي نظرة سريعة.
    Senden tek isteğim, adamlarını hizada tut ve büyük resme odaklan. Open Subtitles كلّ ما أطلبه هو تقود جماعتك وتترك الصورة الكبيرة في ذهنك
    Tek bir şey. Senden sadece tek bir şey istiyorum. Open Subtitles شيء واحد لعين كل ما أطلبه هو شيء واحد لعين
    Sadece bir kere daha şans ver, tüm istediğim bu. Open Subtitles فقط أعطيني فرصة أخري هذا هو كل ما أطلبه منكِ
    Seni ve oğlunu evime aldım tüm istediğim, evimi çöplerinle doldurmaman. Open Subtitles كل ما أطلبه منك هو ألا تمليء منزلي بنفاياتك ليس نفاية
    İstediğim şey sadece haftada bir iki saatlik bir şey. Open Subtitles , الالتزام الذي أطلبه منك هو عدة ساعات في الاسبوع
    Ama lütfen bana bir şans daha ver, tek istediğim bu. Open Subtitles ولكن أرجوك أن تمهلنى فُرصة أخرى .. وهذا كل ما أطلبه
    - Tek istediğim bu. Güzel. Tek yapacağım da bu. Open Subtitles ــ هذا كلّ ما أطلبه ــ جيّد، هذا ما سأفعله
    Şikayet etmemem gerektiğini biliyorum, çünkü ailem istediğim her şeyi yapıyordu. Open Subtitles أعرف أنه عليّ ألا أتذمر فوالدي أعطوني كل شيء كنت أطلبه
    Tek önemsediğim onun yöntemleri eğer istediğim şeyi yapacaksa tabii. Open Subtitles لا أكترث إلّا بأساليبه و إنْ بمقدورها تحقيق ما أطلبه
    Yeniden birleşmenizden önce Senden istediğim bir şey daha var. Open Subtitles قبل لمّ الشمل هناك شيء أخير يجب أن أطلبه منكي
    Benim Senden tek istediğim beklemen ki işlerin nasıl gideceğini görelim. Open Subtitles كل ما أطلبه منك هو أن تنتظري وأنظرى كيف ستسير الإمور
    - Yatalım o zaman. - Tek isteğim ışıkları kapatmak. Open Subtitles ـ هيّا، سنفعلها ـ كل ما أطلبه هو أن نطفئ الأنوار
    Senden ricam, kendimi geri zekalı gibi hissettirmezsen sevinirim. Yaptığın aynen bu. Open Subtitles كل ما أطلبه منك هو ألا تجعليني أشعر بأنني غبية بتوضيح ذلك
    Öğrencilerimden istediğim bir öğretmen olarak kendimden beklediğim ve şu an Sizden talep ettiğim dürüst, cesur ve içten bir anlaşma. TED هذا النوع من المشاركة الصادقة، والشجاعة، والمخلصة هو ما أطلبه من طلابي، وما أتوقّعه من نفسي كمعلّمة، وما أطلبه منكم الآن.
    Sana daha önce hiç sormadığım bir şey sormak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أطلب منكِ شىء لم أطلبه منكِ من قبل
    Ben öğle yemeği için bile ne sipariş edeceğimi bilemiyorum. Open Subtitles أنا بالكاد أعرف ما أريد أن أطلبه على الغداء ؟
    Ne istersem yapmak için sadece benim emrimi bekliyorlar. Open Subtitles إنهم يأتمرون بأمرى وينفذون كل ما أطلبه منهم بإشارة واحدة منى
    dediğimi duydun, aşağıda bekle. K2, bırak düşünmeyi. Ne diyorsam onu yap. Open Subtitles هلا توقفت عن تفكيرك الغبي يا كيو 2 وفعلت ما أطلبه منك؟
    Carl'a gidebileceğimi biliyorum, o ne istediğimi anlayacaktır. TED أعلم أنه يمكنني أن أذهب إلى كارل، سوف يفهم ما أطلبه.
    Sana zarar vermek istemiyorum, ama ben sormak gibi yapmazsanız eğer. Open Subtitles لا أريد أن أؤذيك ربما سأؤذيكإذا لم تفعلي ما أطلبه
    - Senden rica ediyorum, yeminli ifadende... onun için birşey söyle... Open Subtitles كُل ما أطلبه منك أن تقول شيئاً لمصلحته في تقديم الشهادة.
    Esirgememekten bahsetmişken sana sormam gereken bir şey var. Open Subtitles بالحديثِ عن الثلاثة أيدِ. هناك شيءٌ أريد أن أطلبه منك.
    Sadece bir kez soracağım. Diğerleri nerede? Open Subtitles كل ما أطلبه منكِ هذه المرة هو أين هُم البقية ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more