"أعدك" - Translation from Arabic to Turkish

• Söz
• yemin ederim
• temin ederim
• emin
• İnan

Yarın mağazada olacağıma Söz veriyorum. Her şekilde hazır ve nazır!
أعدك بأننى سوف أكون بالمحل غداً و سوف أكون بمنتهى النشاط

Size Söz veriyorum bugün unutulmaz ve sıradışı şeyler göreceksiniz.
أعدك بأنكى سترى عصر اليوم حدثاً فوق العادة لا يُنسى

- Asla bu tarz bir konuda sana Söz vermedim.
أنا لم أعدك بأي نوع من هذه الأشياء ليس أنت.

İşin ne olduğunu öğreneceğim. Ama sonuç için Söz vermiyorum.
أنا سأكتشف الذي كله عن، وأنا لن أعدك أي شئ.

Hilton, yemin ederim ki, mazisi tertemiz bir kadınla evlendin.
،إذا تزوجتني أعدك بأن تتزوج امرأة لن تكون خجلان منها

Size Söz veriyorum, Kurul iş için doğru kişiyi görevlendirecektir.
أعدك أن فرقة ألاي ستوكل لهم الرجل المناسب لهذه المهمة

Peki. Şu andan itibaren pataklanmana izin vereceğime Söz veriyorum.
حسنا ً, من الآن فصاعداً , أعدك أن أتركك تُضرَب

Lütfen gözümdeki bağı çözün. Söz veriyorum bağırmayacağım. Söz veriyorum.
إنزع هذا من عينى أعدك بأننى لن أصرخ أنا أعدك

İstediğini söyleyebilirsin ama sana Söz veriyorum şafaktan önce ölmüş olacaksın.
تستطيع ان تقول ما تريده أعدك بأنك ستكون ميت قبل الفجر.

Stüdyo sana yardım edecek. Sadece bunun için Söz verebilirim.
سيعمل الأستوديو للحصول على توكيل لك،وهذا كل ما أعدك به

Sana İsveç'te bir iş bulacağıma Söz veriyorum. Andrei ile konuşacağım.
أعدك بأن أجد لك عمل في السويد ، سأتحدث الى أندري

...bir gün fikrini değiştirirsen... ilk önce beni arayacağına Söz ver.
إذا كنت تفكرين أبدا حول قفز السياج أعدك, بأنّك ستخابريني أولا

Her şey bittiğinde, Söz veriyorum seni kendi ellerimle taşıyacağım.
وعندها ينتهي ذلك, أعدك بأني سآخذ حاجياتكِ بنفسي إلى المنزل

Çok problemin var Paul ama Söz veriyorum sana yardım edeceğim.
حصلت على الكثير من المتاعب, بول لكن أنا سأساعدك, أعدك بهذا

Bir gün, Söz veriyorum, ben uzakta bütün bunlardan alacaktır.
يوماً ما ، أعدك . سآخذك بعيداً عن كل هذا

Size Söz veriyorum, bu teknolojiyi paylaşacağız, onu tamamen anladıktan sonra.
وأنا أعدك أننا سنشارك هذه التقنية معكم حالما نستطيع بدقه فهمها

Sana Söz veriyorum, bir şekilde bu işte galip geleceğim.
بطريقة أو أخرى , أعدك سأقوم بالفوز في هذه المرة

Ama elimdeki kanıtlara ne olur bu konuda Söz veremem.
حسناً, لكني لا أعدك عما سيحدث لمبرد الأدلة الذي بحوزتي

Eğer o fazlalığı karşılayabilirsen kuruşuna kadar geri ödeyeceğime yemin ederim.
لو تستطيع أن تعطيني هذه الزيادة أعدك بأنني سأعيد كل فلس

Lütfen, eğer o küçük çocukları güvende tutarsan, cesur olacağım, yemin ederim.
أرجوك يا إلهي، أعدك سأكون شجاعاً .إن حافظت على هؤلاء الأطفال بأمان

Kendi aptallığı. Bir daha asla böyle konuşmayacak. Sizi temin ederim.
كان غباء منه وهذا لن يقوله مرة أخرى ، أعدك بهذا

Dunyadaki en buyuk tas degildir, ama emin ol yuksek kalitelisi.
ليس أكبر حجر في العالم و لكني أعدك أنها نوعية جيدة

inan bana, senden sakladigim hiçbir sey bizimle ilgili degildi.
أعدك أي شيء لم أخبرك عنه لا علاقة له بنا