"أمتع" - Translation from Arabic to Turkish

    • eğlenceli
        
    • komik
        
    • tatmin
        
    • en heyecan
        
    Tüm kariyerimin en eğlenceli anlarından biriydi. TED تلك كانت من أمتع اللحظات في حياتي المهنية.
    İsterseniz izlemeye de gidebiliriz ama bence çekmek daha eğlenceli. Open Subtitles نستطيع العمل بواحد لكني أعتقد العمل أمتع بكثير
    Hayatının en eğlenceli anlarını çıplakken yaşayabilirsin. Open Subtitles هذا من أمتع الأمور التي يمكن فعلها عندما نكون بدون ملابس
    Erkek memesinden daha komik bir şey yoktur, değil mi? Open Subtitles لا شيء أمتع من رجل معتوه أليس كذلك؟ أوه, نعم
    ve böylece en komik, aptal kullanıcı hikayelerini toplayıp, CD şeklinde yayabilirler. TED لكي يستطيعوا جمع قصص أغبى و أمتع للمستهلكين ثم يمرروها فيما بينهم على سي دي.
    Bilgiyi araştırmak, bundan daha tatmin edici bir şey var mı? Open Subtitles البحث عن المعرفة هل يوجد شئ أمتع من هذا؟
    Bu kasabada olan en heyecan verici olayı kaçırmayacağım. Open Subtitles لا أريد أن أضيع فرصة مشاهدة أمتع شىء يحدث فى هذة البلدة
    Evet Cleveland, eski eşinden çok daha eğlenceli. Open Subtitles أجل يا كليفيند، أنها أمتع مما عند الزوجة
    Zombi kampı beklediğimden daha eğlenceli geçti. Open Subtitles أوافقك الرأي تماماً مخيم الزومبي كان أمتع مما توقعت
    Diyafragmatik onarım sunumumdan daha eğlenceli. Open Subtitles أتعلم, هذا أمتع من أن أعطي عرضاً عن العلاج باستخدام المنظار
    Garantisi yok bunun ama büyük bir hata yapmışsak da bu hata yaptığımız en eğlenceli hata olsun. Open Subtitles الأمر ليسَ مضموناً لكن إن أتضح أن ما بيننا غلطة كبيرة إذاً فلنجعلها أمتع غلطة كبيرة مررنا بها
    Eğer çıplak olsaydı daha eğlenceli olurdu. Open Subtitles كان سيكون أمتع بكثير لو كان عاريا.
    Dövüşmek, izlemekten daha eğlenceli olurdu. Open Subtitles لكان قتالهما أمتع من المشاهدة.
    - Sipariş etmek daha eğlenceli. Open Subtitles . أوه ، لكننا سنطلبهم و هذا أمتع بكثير
    Haklıymışsın. Senin yöntemin çok daha eğlenceli. Open Subtitles كنتَ على حقّ، طريقتك أمتع بكثير.
    Daha ucuz oluyor ama çok daha az eğlenceli. Open Subtitles وهي أقل، لكنها أمتع بكثير. نخبك.
    Seni uyurken izlemek aylardır yaptığım en eğlenceli şeydi. Open Subtitles -بالكاد . مشاهدتك نائمة هو أمتع شيء نعمت به خلال أشهر
    Vay. Bu gece düşündüğümden çok daha eğlenceli geçti. Open Subtitles -هذه الليلة كانت أمتع مما ظننت أنها ستكون
    Jacob'ın aşkını oynayan kişi filmde daha komik olacak. Open Subtitles مثل الفتيات اللواتي يهتم بهن جايكوب إنها أمتع مافي الفلم
    Ama kesinlikle katıldığım en komik turnelerden biriydi. Open Subtitles لكنها بالتأكيد إحدى أمتع الجولات التي شاركت فيها.
    Geçen gün nişanlım kahvaltı ederken komik bir şey söyledi. Open Subtitles ذالكاليومخطيبي... قال لي أمتع شيء بينما كنا نتناول الإفطار
    Kendimden tatmin olmamı izlemeyi seveceğini sanmıyorum. Open Subtitles لا أظن أنه سيستمتع بمشاهدتي أمتع نفسي جنسياً
    Bu kasabada olan en heyecan verici olayı kaçırmayacağım. Open Subtitles لا أريد أن أضيع فرصة مشاهدة أمتع شىء يحدث فى هذة البلدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more