"ابن عم" - Translation from Arabic to Turkish

    • kuzeni
        
    • kuzenim
        
    • kuzen
        
    • kuzenin
        
    • kuzeniyim
        
    • kuzeniydi
        
    • kuzenisin
        
    • kuzeniyle
        
    • kuzenimiz
        
    • ın kuzenine
        
    Maalesef çocuk Alman yanlısı. Kayserin kuzeni. Open Subtitles لسوء الحظ ، أن الصبي هو المؤيد لألمانيا وهو ابن عم القيصر من جهة الأم
    Stanley'nin kuzeni burada. Dışarı çıkarız istersen. Open Subtitles ابن عم ستانلي فى المدينة ، لنجعلها ليلة رباعية
    - Ve Sicilya'da bir kuzenim yok. Open Subtitles أنا لا يمكن أن تواجه الرحلة. ولدي ليس ابن عم في صقلية.
    Ve burada kuzenim de var. Yani, ebeveynlerim boşansa bile sen yanımdasın, değil mi? Open Subtitles ولديّ هنا ابن عم, حتى إذا تطلق والديّ سيكون لديّ أنت..
    Hayatını olumsuz falan etkilemiyorum. Sahip olduğun en iyi kuzen benim. Open Subtitles انا لا اؤثر عليك بشكل سيء انا افضل ابن عم حصلت عليه
    Demek ki kuzen Larry'nin kurbanlarla irtibatı varmış ve onları o seçmiş. Open Subtitles تجميعها في أماكن المشترين. لذلك كان ابن عم لاري الاتصال مع الضحايا، واختار لهم، أليس كذلك؟
    Eğer kuzenin varsa, oy var demektir. Open Subtitles اذا كان لك ابن عم كان لك صوت في الانتخابات
    Bakın, böyle davranmaktan vazgeçmeliyiz... çünkü bu salondaki herkesin en azından gey kuzeni vardır. Open Subtitles عليكم التوقف عن هذا لأن الجميع في هذه القاعة على الأقل لديه ابن عم شاذ
    Evleniyordu ve karısının uzaktan kuzeni tersanede çalışıyormuş, böylece Will gemiyi suyun dışında görmüş. Open Subtitles لقد كان يتزوج أنذاك و ابن عم زوجتة كان يشارك فى صناعتها لذا فقد كان ويل يراها قبل أن تبدأ الابحار
    Evleniyordu ve karısının uzaktan kuzeni tersanede çalışıyormuş, böylece Will gemiyi suyun dışında görmüş. Open Subtitles لقد كان يتزوج أنذاك و ابن عم زوجتة كان يشارك فى صناعتها لذا فقد كان ويل يراها قبل أن تبدأ الابحار
    Teyzemin ayrıldığı yeğeninin uzak bir kuzeni. Open Subtitles إنه ابن عم بعيد لإبن أخ خالتي وقد انفصل مرتين
    Bazen bir taşımacılık şirketinde.. Çalışan bir kuzeni varmış Open Subtitles له ابن عم يتعامل معه احيانا يعمل في شركة نقل شاحنات
    Onu çocukluğumdan beri tanıyorum. Eski eşimin kuzeni. Open Subtitles لقد كنت أعرفـه منذ أن كنـا أطفال , لقد كان ابن عم زوجتي السابقـة
    Konuşamayan bir kuzenim vardı. Open Subtitles انا لدي ابن عم عاد الي المنزل, لا يستطيع الكلام.
    kuzenim üniversite erkek öğrenci birliklerinden birinde nüfuz sahibi. Open Subtitles انظر , لدي ابن عم الذي يعتبر تراث في احد النوادي
    Benim kuzenim de öyleydi. Open Subtitles نعم,كان لدي ابن عم يفعل ذلك كان ذلك يتسبب بجنوني
    kuzen Michael için çok yavaş ilerleyelim. Open Subtitles دعونا نذهب جدا، ببطء شديد جدا ل ابن عم مايكل.
    - kuzen Cora ve şu Sam, şey, bir başka gezintiye daha çıkmışlar. Open Subtitles ابن عم كورا وذلك سام ... حسنا أنهما ذهبا مجددا... حول
    Baba kuzen Jimmy gittikçe çılgına dönüyor. Open Subtitles يا أبي، ابن عم جيمي يجري مجنون. ويقول لو كنت لا تعرف من هو...
    Dana, Britney Spears'in arkadaşı olan bir kuzenin olduğunu söylememişmiydin? Open Subtitles دانا , ألم تقولى أن لديك ابن عم صديقه على علاقه بالمطربه بريتنى سبيرز؟
    Damadın kuzeniyim. Open Subtitles أنا ابن عم العريس.
    O, Umberto'nun deli kuzeniydi. Open Subtitles وهذا ابن عم اومبرتو من الجنون , موافق؟
    Jack Slater'ın en sevdiği kuzenisin. Siz hep konuşursunuz. Open Subtitles أعلم إنك ثاني ابن عم محبب لدى (جاك سليتر) في العالم كله، تتحدثان معاً طوال الوقت
    Kayıt dışı soruyorum dediğine göre, onu kuzeniyle evlendirmek istiyormuşsun. Open Subtitles فيما بيننا، هي قالت أنك تنوي تزويجها من ابن عم لها سيعود إلى الديار هذا صحيح.
    Şükrandan yoksun hislerimiz, büyük bir aile kavuşmasındaki sarhoş kuzenimiz gibidir. Open Subtitles المشاعر الغير معترف بها مثل ابن عم مخمور وسط لقاء عائلي
    Howard'ın kuzenine ihtiyacımız yok. Open Subtitles نحن لسنا بحاجة ابن عم هوارد، لا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more