"اخيرا" - Translation from Arabic to Turkish

• Sonunda
• Nihayet
• son
• artık
• azından

Bu kadar yıldan sonra, Sonunda oraya biri yerleşiyor olmalı.
لابد وان هناك من سيسكنه اخيرا بعد كل هذه السنين

Üzgünüm, Sonunda bu inanılmaz işi nerede yaptığına dair bir noktaya varıyor.
بعد سنوات من الهدر اخيرا وصلت الى نقطة حيث انجزت عملا رائعا

Natali Sonunda kendini buldu ve buna ben hayran kalmıştım.
استطاعت ناتالي اخيرا ان تنهض بنفسها وقد احترمت هذا فيها

Nihayet tamamen iyileşmişti, ama yorgun ve soluk benizliydi, ve güzel saçları kesilmişti, babası,onu kuledeki odaya hapsetmişti.
وعندما تحسنت اخيرا, كان جمالها يخبو, وقد تم قص شعرها الجميل,

Nihayet, Beyaz Saray'a cesur bir adam geldi.
اخيرا لدينا شخصا في البيت الابيض لديه شجاعة

son olarak, Çin, dünyanın asırlardır karşılaştığı toplumsal sorunlara yenilikçi çözümler sağlıyor.
اخيرا , الصين ايضا تقدم حلولا ابتكارية لمشاكل اجتماعية قديمة يواجهها العالم

Sonunda ailemle birlikte bir hayatım ve şimdi de güvenebileceğim bir arkadaşım oldu.
لقد بدأت اخيرا فى الحياة مع عائلة وصديق جديد يمكننى أن اثق به

- Jamie ile geldim. - Sonunda insan içine çıktınız.
انا هنا مع جيمي خرجتما اخيرا لا مزيد من الاختباء

Bak aylarca kendimden şüphe duyduktan sonra Sonunda buradaki rolümü buldum.
انظر ،بعد شهور من التشكيك في نفسي اخيرا وجدت دوري هنا

O lanet şişko en Sonunda başına ne geleceğini biliyordu.
هذا السمين اللعين التافه قد حصل اخيرا على ما يستحقه

Ve benim için uzun sürdü, ama Sonunda bunu kafama yerleştirebildim.
و لقد استغرقت وقتا طويلا لكنني تمكنت من فهم الامر اخيرا

Teşekkürler Tanrım, Sonunda ortaya çıktı, hayalimdeki adam geldi demiştim.
شكرا لك أيها المسيح هو اخيرا اظهر رجل أحلامي هنا

Belki başka bir tane daha olabilir ve Sonunda hayatımın aşkını bulabilirim demiştim.
و اعتقدت انه سيؤدي الى شيء اخر، و ربما اخيرا وجدت حب حياتي،

Bunca yıl sonra kızım Sonunda ciddi bir ilişki yaşıyor.
بعد كل هذه السنين .. هي اخيرا في علاقة جادة

En Sonunda Kuzey Kutbu'ndayız. Buraya gelmek aylardır hayalini kurduğumuz şeydi. Yıllarca süren eğitim, plan ve hazırlık.
و اخيرا نحن في القطب الشمالي. هذه اشهر و اشهر و اشهر من الحلم بالوصول هناك. سنوات من التدريب و التخطيط و التحضير.

O anda anladım ki 47 yıl almıştı bu, ama Bay Timsah Sonunda gelmişti.
و صدمني في تلك اللحظة انه تطلب 47 سنة و لكن ذلك السيد التمساح قد ظهر اخيرا

Bu görüşme birçok açıdan zor oldu, ancak Sonunda... bizimle anlaşması için onu ikna ettik, ya da biz öyle sandık.
ومن نواح عديدة ,كان الأجتماع صعبا, لكننا اخيرا اقنعنا.. , الأنسة اوشوهينسى ان تتفاهم معنا, او هكذا اعتقدنا,

Sonra benden Nihayet kurtuluyorsun. Eh, gerçekten sana katlanmak zordu.
في حقيقة ان هذه هي اخر ليلة لنا معا و انك ستتخلصين مني اخيرا

Güneşli bir gün olacak. Nihayet filme başlayabiliriz.
اليوم سيكون يوما صافيا يمكننا ان نبدأ تصوير الفيلم اخيرا

Melek adam... Nihayet kabul gördü bu cömert ruh.
اخيرا الرجل الملاك اعلن عن روحة المُحسنة

Üç turun birincisi ya da sağlam kalan son kişi kazanır.
انها ثلاث لفات الى خط النهايه او الذى يبقى اخيرا ً

Tek başına kral olma sorumluluğunu üstlenmenin... zamanı geldi artık.
هذه اللحظة التي يجب فيها اخيرا أن تواجه كونك ملكاً لوحدك

En azından, bu nankör yükten kurtulduk değil mi Bayan Hudson?
و اخيرا تحررنا من هذه الحقائب المقيتة اليس كذلك يا سيدة هدسون ؟