"الشرطه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Polis
        
    • Polisler
        
    • polise
        
    • polisi
        
    • polisin
        
    • polislerin
        
    • polisleri
        
    • polisle
        
    • polislere
        
    • polislerden
        
    • polislerle
        
    • polisten
        
    • Aynasızlar
        
    • polisiz
        
    Çünkü Polis 72 saat boyunca tüm Havaalanlarını kontrol edecektir. Open Subtitles لان الشرطه سوف تراقب جميع المطارات لمده 72 ساعه اعرف
    Hatchett, polisi merak etmememi söylemiştin ama her yer Polis kaynıyor! Open Subtitles هاتشت لقد قلت لا تقلق حيال الشرطه ولكن الشرطه محيطه بك
    Polis teşkilatındaki bağlantıları sayesinde, sizleri bir araya toplayabilecek türde biri. Open Subtitles الذي يستطيع ابتكار استجواب الشرطه عبر عمله القديم بشرطة لوس انجيليس
    Polisler için parmak izinden daha önemli olabileceğini düşünüyorum cidden. Open Subtitles اظن انها حتكون اهم من بصمة الصوبع فى شغل الشرطه
    Şu Reggie Wright şahsiyetiyle polise koşarak gitmeden önce ilgilen. Open Subtitles اعير انتباها الي شخصيه رجي ريت قبل هروبه الي الشرطه
    Gece yarısından sonra polisin orada olması için Lepic'i ikna et. Open Subtitles اسمع أقنع ليبس أن تكون الشرطه فى الفيلا بعد منتصف الليل
    Birkaç yüz Polis ve koruma bir yeraltı direniş hareketi kurmuş. Open Subtitles بضعة الآلاف من الشرطه و الحراس شكّلت تحت الأرض حركة مقاومة.
    Polis daha sonra bana... pilot çakmağın söndüğünü ve,... etrafa gaz sızdığını söyledi. Open Subtitles الشرطه أخبرتني لاحقاً شعله الأرشاد قد تكون أنطفأت فقامت بأطلاق القليل من الغاز
    Birkaç saat önce Polis, geçen yaz hasılat rekorları kıran Open Subtitles منذ ساعات ألقت الشرطه القبض على ثلاثه من المهووسون بالأفلام
    Civar mahalin camları sallanmaya başlamış fakat kendisi, merkez üssünde bulunduğundan olup bitenleri laboratuvarına birkaç Polis gelene kadar fark etmemişti. Open Subtitles والنوافذ بدأت تهتز في المنطقه وهو , في مركز الزلزال لم يلاحظ اي شئ حتي اتي احد افراد الشرطه يطرق بابه
    Beni aramaya çalıştı, panik halindeydi, başı beladaymış gibi, ben de oraya gitmeye çalıştım, sonra bizi Polis durdurdu... Open Subtitles لقد كانت مرعوبه كما لو انها فى مشكله و كنت احاول الوصول اليها ولكن تم ايقافنا من قبل الشرطه
    Senin yüzünden annem saklanmak zorunda kaldı. Polis onu arıyor. Open Subtitles الشكر لكِ أمي الان لابد ان تختفي الشرطه تبحث عنها
    Polis, arabanın ön koltuğu altında 38 kalibre silah bulmuş. Open Subtitles عثرت الشرطه على مسدس عيار 38 تحت المقعد الأمامي لسيارتك
    Polis bu işi hallederken, siz kızların da yardım almanız gerektiğini düşünüyoruz. Open Subtitles في حين ان الشرطه تنظر بالأمر نريدكنْ نه تذهبن الى مستشار نفسي
    Babamız polisti. sen bi polissin. Ben Polisler için çalışıyorum. Open Subtitles والدنا كان شرطياً , أنت شرطيه أنا أعمل لحساب الشرطه
    Polisler bir İçişleri toplantısını ekebilmek için türlü çıIgın numaralar deneyebilirler. Open Subtitles سيقتلع منك رجال الشرطه اشياء جنونيه لتهرب من مقابله الشئون الداخليه
    Ama bana hemen yardım etmezsen, polise her şeyi anlatacağım. Open Subtitles و لكن اذا لم تساعدنى الان سأخبر الشرطه بكل شىء
    Bu işe polisi karıştırırsak, federal bir davanın içinde oluruz. Open Subtitles واذا ورطنا الشرطه في هذا , هذا يعني قضية فدراليه
    polisin kargoyu almasından sonra, bu boktan şeyi satmaya başladık. Open Subtitles منذ ان استولوا رجال الشرطه على شحنتنا أمورنا تزداد سواءً.
    polislerin üç saat içinde hırsızları yakalamak için yeterli ekipmanı var. Open Subtitles سوف تتمكن الشرطه من الامساك باللصوص وذلك خلال 3 ساعات فقط
    Umarım siz de bu tarz polisleri umursamıyorsunuzdur. Open Subtitles انا متاكد بانك لا تبالى بهذا النوع من رجال الشرطه ايضا
    Bazen insanlar bizden çalmayı denerler, ya da polisle konuşurlar. Open Subtitles بعض الاحيان الناس يحاول السرقه منا او يتحدثوا الى الشرطه
    polislere, birinin karını öldürmeye kalkışmasından önce onun ortaya çıktığını söylersin. Open Subtitles اخبر الشرطه انه ظهر مباشره قبل ان يقتل شخص ما زوجتك
    Bu da bir başlangıç tabi. Şimdi beni polislerden geçir. Open Subtitles الان هذه هى البدايه ، اجعلينى اعبر خلال هؤلاء الشرطه
    Bak, adliyenin etrafını sarmış durumdalar. Orası polislerle çevrili olacak. Open Subtitles قاموا بتنظيف المنطقه حول المحكمه المكان سيكون محوط برجال الشرطه
    Öyle bir kanıt varsa teslim olup polisten adını temizlemesini iste! Open Subtitles إن كان هناك دليلاً ، إطلب من الشرطه أن تعثر عليه
    Arka kapı şu tarafta. Aynasızlar gelirse diye. Open Subtitles الباب الخلفي من هناك، إن أتوا رجال الشرطه
    Biz polisiz, işler bu şekilde yürümüyor. Open Subtitles هذا جهاز الشرطه والأمور لا تجرى هكذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more