| Bir adam bu şekilde daha ne kadar dayak yiyebilir merak ediyorum. | Open Subtitles | قد يتعجب المرء إلى متى سيتحمل بريندن كل هذا الضرب على ذراعيه. |
| Okul müdüründen dayak yemeyi bekliyormuş gibi bir hali var. | Open Subtitles | إنهُ يبدو كما لو أنهُ ينتظر الضرب من مدير المدرسة |
| Başarılı vuruş ortalaması 12'dir. Ve bu da tek elli atıcı Jim Abbott'un kariyer ortalamasından 8 kat kötüdür. | Open Subtitles | هذا معدل الضرب بالمضرب 12 ، أسوء ثمان مرات من مهنة ضرب المضرب في القذف بيد واحدة ، هذا صحيح |
| Amerikan tanklarına göre iki buçuk kat daha fazla ateş gücü ve iki kat daha fazla zırhı var. | Open Subtitles | لديها 2 و نصف زيادة في قوة الضرب و تدريعها أكثر بالضعف من الدبابات الأمريكية |
| Tıpkı matematikteki gibi, mantık var ama bir türlü çarpım tablosunu öğrenemedim. | Open Subtitles | مثل بالرياضياتِ، تفكّري كَانَ رفيعَ، لَكنِّي لا أَستطيعُ أَنْ أَتعلّمَ جداول الضرب. |
| dayaktan dolayı Yedi dikiş ve en sonunda, Yedi senelik hayat. | Open Subtitles | تقريبا سبع غرازت بسبب الضرب وفي النهايه سبع سنوات بقيت لتعيشها |
| Bak sana ne diyeceğim. Eğer bana yardımcı olmazsan yumruk fobin de oluşacak. | Open Subtitles | إذا لم تتعاون , ستعانى من الخوف من الضرب |
| Ben seni öldürecek olsaydım, kafana vurmak gibi basitçe birşey yapmazdım. | Open Subtitles | لو كنت أريد قتلك لن افعل شىء غبيا مثل الضرب على الرأس |
| Ne kadar dayak yersem yiyeyim dans edersem daha iyi hissediyorum ve uyuyabiliyorum. | Open Subtitles | بقدر ما ألاقي من الضرب, إلا أنني أرقصُ, ثم أشعرُ بتحسّن ثم أنام. |
| Sana bizim gibi adi kölelerin dayaktan öleceğini ve diğerlerinin de dayak yemesine sebep olabileceğini söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتكَ أننا نحن العبيد الحقيرين سنموت من الضرب وَ من ضربنا للآخرين |
| Bence burada daha fazla dayak daha az hoşgörü olmalı böylece gençlerimiz bugün oldukları hale gelmeyecektiler. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب أنه كان يجب أن نستخدم الضرب معهم ونقلل من الكلام فبذلك لن يكون شبابنا كما نراهم اليوم |
| Sokak kavgalarında hep dayak yermiş. | Open Subtitles | هو كان دائمآ ما يحصل على الضرب اللعين في قتال الشارع |
| 40 yıIdır yediğim dayak yüzündendir! | Open Subtitles | أم من الضرب الذى تلقيته خلال الاربعين سنة الماضية |
| Önemli şahsiyete otoparkta dayak yedim diyeceğim. Bir yüzlük sıkıştırıp susmamı sağlayacak. | Open Subtitles | سأدعي أني تعرضت إلى الضرب في باحة السيارات وسيمنحوني بعض المال |
| vuruş kafeslerine gidip içki arkadaşları değil de, beyzbol arkadaşları oluruz belki? | Open Subtitles | آه، ربما يمكننا أن نذهب إلى أقفاص الضرب حيث رفاقا لعبة البيسبول، رفاق لا يشربون؟ |
| Hayır, bu iş beni etkilemiyor. ateş açmalar, bıçaklamalar, dayaklar. | Open Subtitles | لا ,هذا الشيئ لا يؤثر فيّ,اطلاق النار الطعن ,الضرب |
| Sekiz yaşındaki çocukların çok azı çarpım tablosunu ezberlemeyi seçer. | Open Subtitles | قلة من الأولاد بسن الـ8 أعوام يختارون حفظ جدول الضرب |
| Sırtımda bu yumruk büyüklüğünde bir iz vardı. | Open Subtitles | كانَ هناكَ أثرُ الضرب على ظهري بحجم هذه القبضة |
| Yumrukları savurmak, diz altına vurmak ve kafa atmak. | Open Subtitles | الضرب باليد، الركل بالركبة والنطح بالرأس |
| Federallerin, yiyeceğim dayağı görmemelerini tercih ederim. | Open Subtitles | قد أشير لأن المباحث لا ترى الضرب الذي أوشك أن أتلقاه |
| Sen, silahşörlerle sokaklarda aylak aylak dolaşıp kavga arayan, komik atlı köylü. | Open Subtitles | انت الوغد ذو الحصان فى الشوارع مع الفرسان يتفننون فى الضرب فى الزوايا |
| Hey, hey! Ateşi kesin! Kesin, kesin. | Open Subtitles | اوقف الضرب توقف توقف توقف |
| Kıça şaplak atma, yerde emekleme cinsel istismar... | Open Subtitles | الضرب على المؤخرة و الزحف على الأرض الإهانة الجنسية |
| Üç ana unsur var: sopa, top ve saha içi. | Open Subtitles | هناك ثلاث مفاهيم رئيسيه في اللعبه القذف و الضرب بالمضرب و الجري |
| saldırı emri onaylandı. - İşlemi başlatın. | Open Subtitles | إن إم سي سي، هذا لاسيتر تم تأكيد أمر الضرب |
| Röntgeninde, ayaklarında birden çok kırılma görüyorum sürekli darbe almış. | Open Subtitles | في صور الاشعة السينية خاصتك, يوجد تاريخ من الكسور المركبة في قدمك تتوافق مع فعل الضرب |
| saldırı ve adam dövme. 93'te bir adamı bilardo sopasıyla öldüresiye dövmüş. | Open Subtitles | التعدي و الضرب, لقد كاد أن يقتل رجل حتى الموت بعصا عام 93 |