"امضي" - Translation from Arabic to Turkish

• Git
• et
• Yürü
• geçirmek
• Haydi
• geçiriyorum
• hadi
• devam edin
• geçireceğim
• Gitsene

Burada bir şey görmedin. Git takıl kafana göre. Tamam mı?
ما من شيء يستحقّ المشاهدة هنا، امضي في سبيلكِ فحسب، إتّفقنا؟

O yüzden eve Git, en sevdiğin peştemalini al ve kendini davet edilmiş say.
امضي للمنزل واحزم أفضل ساري تملكه، أنت مدعو

Devam et! Hepimizi öldürmen gerekecek! Devam et!
امضي قدماً, لكن عليكَ أن تقتلنا جميعاً, امضي قدماً

Yaşlandığımda, bana benim gibi birini bul ama devam et.
أنا كبير, ولكن اعطيني شخص مثلي, امضي قدمًا.

Dostum, galiba biraz kafayı bulmuş. Yürü Git.
انها شربت كأسان فقط امضي بطريقك

Kalan bütün hayatımı seninle birlikte geçirmek istediğimi fark ettirdi. Ve şimdi biliyorum bunu.
أني أريد أن امضي باقي حياتي معك ، عرفت ذلك الأن

Selam Eddie. Vur Haydi. Berbat bir gündü zaten.
هيا إدي امضي قدما و اطلق النار لقد كان يوما فاسدا

Burada yapabileceğin bir şey yok. Eğer olsaydı, gitmene izin vermezdim. Git Haydi.
لا يوجد شيءٌ تفعله لها هنا فلو كان، لما تركتك تذهب، امضي

Eğer onu kovmak istiyorsan Git ve kov baba.
أبي , إذا كنت تريد فصلها امضي قدماً و أفصلها

Git de atla! Umarım ölürsün!
أيها الأحمق هيا امضي واقفز ، آمل أن تموت

İnandığın felsefenin izinden Git.
امضي قدما في إتباع طريق النينجا الذي تؤمن به

O zaman sanırım benim yardımıma ihtiyacım yok. Oraya Git ve kendin ol.
أظنك إذن لا تحتاج لمساعدتي هيّا امضي وكن ذات نفسك

Şimdi, sadece Git. Aynı çalıştığımız gibi. Yapman gereken tek şey bu.
امضي الآن كما تدرّبتِ ذلك كلّ ما عليكِ فعله

- Eko2'den Eko1'e. - Ben Eko 1. Devam et.
صدى 2 إلى صدى 1 وهذا هو صدى 1 امضي قدماً

Bakmaya devam et, olabildiğince geriye.
امضي قدماً إلى آخر التاريخ إذا اضطررت إلى ذلك

Sem devam et ve canını sıkan şeyi de al. Bir kibrit çak. Beni yarın bilgilendirirsin.
فقط امضي قدماً يمكنك ان تطلعني غداً المهمة انجزت ، كارد خائف

O "Merhaba." derdi, millet de "Yürü Git yoluna." derdi.
هو يقول: "مرحباً!" هم يقولون "امضي بطريقك"

Barneys'de (*) bir öğleden sonra geçirmek ya da Il Cantinori'deki (*) bir akşam yemeği için birini öldürebilirim.
سأقتل احدا كي امضي فترة العصر في محل بارني وعشاء في ال كانتينوري

Zamanımın çoğunu şeyleri anlamaya çalışarak geçiriyorum." Ne demeye çalışıyorlar?
أنا امضي معظم وقتي أحاول فهم الأشياء ما الذي يعنونه؟

Artık bir şeye bağlı değiller, sayende. hadi, tatlım. Öp onu!
ـ إنهم ليسوا مربوطين بأي شئ وهذا بفضلكِ ـ امضي يا عزيزتي ، وقبليه

Nereye gittiğinizi biliyorum. Lütfen, devam edin.
أعلم إلى أين أنت ذاهب من فضلك، امضي في طريقك

Bu haftrasonunu yatakta geçireceğim.
سوف امضي العطله الاسبوعيه بالسرير.شكرا لك

Gitsene, pizzacı.
امضي يا فتى البيتزا!