"براءة" - Translation from Arabic to Turkish

    • masumiyetini
        
    • masumiyeti
        
    • masumiyet
        
    • masum olduğunu
        
    • beraat
        
    • patent
        
    • masumca
        
    • Innocence
        
    • masumluğunu
        
    • masumiyetine
        
    • masum olduğu
        
    • masumiyetinin
        
    • patenti
        
    • patentini
        
    • masumiyetle
        
    İşvereninizin masumiyetini kanıtlama şansını kullanmak istemiyorsunuz yani? - İtiraz ediyorum. Open Subtitles إذا أنت لا تُريدُين ِإسْتِغْلال هذه الفرصة لإثبات براءة ربّ عملكِ؟
    Teşkilat da babanızın masumiyetini ilan etmekte katkıda bulundu. Open Subtitles ان القسم قد ساهم فى التحقق من براءة والدك
    Etrafında insanların toplanıp gülüştüğü bu dilek pınarı ona dostça bir hareketle dokunan kadınla aynı evrensel masumiyeti paylaşıyor. Open Subtitles حيث يضحك الناس حول نافورة النّذر المرأة التي لمَستها بطريقة ودية تشارك في نفس براءة الكون
    Öyle olmasalar da, bu hayvanlarda bir tür masumiyet seziyorum. TED لكنني نوع من ال -- هناك براءة في هذه الحيوانات.
    Parayı kimin çaldığını bilmiyoruz ama bu Mondain'ın masum olduğunu kanıtlıyor. Open Subtitles نحن لانعلم من الذي سرق النقود لكن هذا يثبت براءة ماندان
    Ama askeri mahkemede yargılanmışlar ve Jackson beraat etmiş. Open Subtitles وقرر الجيش في جلسة براءة جاكسون.
    Müvekkilimin masumiyetini ispat edecekse 20 sterlin zahmetinizin karşılığı için kötü bir rakam değil, değil mi? Open Subtitles اذا كانت هذه تثبت براءة موكلى ف 20 فى رأيى سيكون مبلغا معقولا لتغطية نفقاتك
    Ne uyguladığım işkenceyi ne de kurbanın masumiyetini düşündüm. Open Subtitles أنا لم أفكر في قسوتي ولا في براءة الضحية
    Marseilles'deki kanıtı Sydney'den önce bulursak şantajla o kart karşılığında Will'in masumiyetini ispatlayacak kanıtı önerebiliriz. Open Subtitles إذا نستعيد الدليل في مارسيليس قبل سدني، نحن يمكن أن نجبرها. برهان براءة الإرادة كبديل لمساعدتها
    Kayıtlar birinin suçluluğunu ya da masumiyetini ispatlayabilir. Open Subtitles يمكن للسجلات أن تثبت ذنب أو براءة الشخص.
    Ama çok emin değilim hayvanların masumiyeti, sansürü aşmak için de kullanılıyor olabilir. Open Subtitles ليس تماماً براءة الحيوان قد تكون مخادعة من أجل مراقبتها
    Bu filmi yaparken, yani geçmişe bakarken, bu bilyeleri buldum... çocukluğumun Şili'sinin masumiyeti. Open Subtitles أثناء صناعة هذا الفيلم و بالنظر الى الوراء فقد عثرت في هذه الرخامات على براءة تشيلي و طفولتي
    Bu basitçe müvekkilinizin masumiyeti ya da suçu değil bu belki de Evlilik Yasası Savunmasını alt üst etmenin bir başlangıcıdır. Open Subtitles لم يعد الأمر يقتصر على براءة موكلكم أو عدمها بل إنه الآن بمثابة.. البوابة
    Gözlerindeki masumiyet şu an senin gözlerinde gördüğüm gibiydi. Open Subtitles رأيت براءة في عينيها مثل التي أراها في عينيكي الآن
    Ben çocukluğun masumiyet çağı olarak geçirilmesine taraftarım. Open Subtitles وأنا أؤمن بأن الطفولة يجب أن تكون فترة براءة
    Babamın masum olduğunu kanıtlayacak yeni bir kitap yazacağını söyledi. Open Subtitles يقول بإنه يألف كتاباً جديداً لمساعدة قي اثبت براءة أبي.
    Size söylediğim şey, benim Lisa'mın masum olduğunu kanıtlamak için her ne olursa olsun, rızam var. Open Subtitles أقوللكِشيئاً, أنا موافق لإجراء ما يمكن لإثبات براءة ابنتي
    Buna beraat denemez avukat bey. Open Subtitles لا توجد براءة هنا ايها المحامي
    patent girişim formu... Bunu biz gelmeden işleme sokmuş olur musun? Open Subtitles إدعاء تضارب في براءة الإختراع ، هل يمكنك توثيقه قبل عودتنا؟
    Bir genç kız için okumaktan daha masumca ve zararsız ne meşgale olabilir? Open Subtitles هل يمكن أن تكون هناك هواية أكثر براءة لتمضية الوقت لفتاة صغيرة من القراءة ؟
    Dedektif, Bayan Watkins'in Innocence Now hesabında müşterek imza hakkı var mı yok mu öğrenebilir misiniz? Open Subtitles أيها المحقق هل تستطيع إخباري ما إذا السيدة ويتكنز مشاركه في التوقيع على حساب براءة الآن
    Bir annenin görevi çocuğunun masumluğunu korumaktır, Open Subtitles نعم , عمل الأم هو حماية براءة طفلها
    Gördüğünden ne anlam çıkardın bilmem ama bu çocuğun masumiyetine zarar vermeyeceğime söz veriyorum. Open Subtitles لا أعرف ما تحسب نفسكَ قد رأيتَ ولكنّي أعدكَ بحفظ براءة هذا الغلام
    Savunmamızı direkt olarak açıkça Claus'un masum olduğu üzerine kuracağız. Open Subtitles نحن سنستند إستئنافنا مباشرةً .(و بشكل واضح على براءة (كلوز
    Adama oğlunun masumiyetinin kanıtlanmasını sağlayacağını söyledin. Open Subtitles ماذا؟ للتوّ كنت متيقناً بأنّك ستثبت براءة ابنه
    Ancak hepsi gen patenti savaşını kazanma şansımızın sıfır olduğunu düşünüyorlardı. TED جميعهم اعتقدوا أن احتمالية فوزنا بتحدي جينات براءة الاختراع تقريباً صفر
    Ve şimdi de bu gezegende yaşayan her canlının genlerinin patentini almaya başlıyorlar. Open Subtitles ويبدأون الآن لتسجيل براءة إختراع الجينات الوراثية لكل المخلوقات الأخرى على هذا الكوكب
    Orada masumiyetle yaşayacak masumiyetle öleceğiz. Open Subtitles في براءة هناك سنعيش في براءة هناك لنموت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more