Kafasını toplayana dek, bir süre daha New Bern'de kalacağını söyledi. | Open Subtitles | كان يفكر في البقاء في برن الجديدة لمدة . ليتجاوز الامه |
Düzeni korudular yağmacılarla savaştılar, New Bern'le olan çatışmayı organize ettiler. | Open Subtitles | لقد حافظوا على النظام, قاتلوا المعتدين, نظموا المعركه ضد نيو برن |
Tetikte olun. Jake, New Bern'lülerin peşlerinden gelebileceğini söyledi. Belki de zaten buradadırlar. | Open Subtitles | حسنا الزموا الحذر, جاك قال ان رجال برن الجديدة.. |
Bren, Liberty Bell'i çocuk buz pateni dersine götürdü. | Open Subtitles | برن كَانتْ أَنْ تَحْملَ تود نوعه مِنْ التزلُّج. |
David Brin bu konuda tartışacaktı ve ben içeri girdiğim sırada yüzlercesi şiddetle yuhalamaya basladı. | TED | وكان ديفيد برن سيجادلني حول أفكاري، وعندما دخلت المؤتمر، تلقيت رد فعل سلبي شديد من الجمهور. |
Hawkins, New Bern'den gelen beş tonluk bir kamyon görmüş. Üç mil kadar geride. Havan topu mevzisine giden erzak kamyonu olabilir. | Open Subtitles | هاوكينز اكتشف خمس شاحنات ثقيلة قادمة من هذا الطريق من برن الجديدة |
İki yıl önce, New Bern'e gelmiş ve balık tutma yarışmasını dördüncü bitirmiştin. | Open Subtitles | منذ سنتين , اتيت الي برن الجديدة وفزت بالمركز الرابع |
Hayır, asıl soru şu ki, nasıl oldu da New Bern'de yetkili sen oldun? | Open Subtitles | لا, السؤال هو كيف اصبحت في موضع المسؤلية في برن الجديدة ؟ |
Hawkins, New Bern'den gelen beş tonluk bir kamyon görmüş. | Open Subtitles | هاوكينز اكتشف خمس شاحنات ثقيلة قادمة من هذا الطريق من برن الجديدة |
İki yıl önce, New Bern'e gelmiş ve balık tutma yarışmasını dördüncü bitirmiştin. | Open Subtitles | منذ سنتين , اتيت الي برن الجديدة وفزت بالمركز الرابع فيمسابقةلصيدالسمكالبحريفيبحيرةالتلالكبير. |
Öylece New Bern'e gidip ortalığı dağıtamazsın. | Open Subtitles | لايمكنك الذهاب فقط الي برن الجديدة . وتبدا في اثارة البلبة هناك |
Asıl soru, senin New Bern'de nasıl yetkili olduğun? | Open Subtitles | السؤال هو كيف اصبحت في موضع المسؤلية في مدينة برن الجديدة؟ |
Bu New Bern'lülerin tetiği çekmesini istemiyorum. | Open Subtitles | . لا اريد لرجال برن الجديدة ان يرغبوا في اطلاق النار |
New Bern'lü bazı herifler tuzumuzu çalmaya çalıştı. | Open Subtitles | بعض الرجال من برن الجديدة ظهروا حاولوا ان يسرقوا ملحنا , فحدث هناك اطلاق نار |
New Bern'e geri dönüp tuz anlaşmasının hala geçerli olduğunu söylememe izin vermelisiniz. | Open Subtitles | يجب ان تدعني اذهب الي برن الجديدة . واخبرهم انك قد خرقت اتفاق حصة الملح |
Hayır, asıl soru şu ki, nasıl oldu da New Bern'de yetkili sen oldun? | Open Subtitles | : لا, السؤال هو كيف اصبجت في موضع المسؤلية في برن الجديدة؟ |
New Bern'e gidenler döndüler ama Eric onlarla değildi. | Open Subtitles | , ان الرجال قد عادوا من برن الجديدة . ولم يكن ايريك معهم |
Burası New Bern'in ekonomik çöküntüyü atlatmasının tek sebebi. | Open Subtitles | .هذا المكان هو الشي الوحيد الذي انقذ برن الجديدة من الكساد |
Bren, cadalozsun sen. | Open Subtitles | برن تَتكلّمُ حَسناً. |
Çok kolay olacak, Bren. | Open Subtitles | سيكون أمراً يسيراً للغاية يا (برن). |
Bahsettiğimiz şey bu mu, Bren? | Open Subtitles | هل ذلك ما نتحدّث عنه هنا يا (برن)؟ |
Fakat David Brin'e göre böyle cam kubbelerin altında değişmeden yaşamak çözüm olmayacak. | Open Subtitles | ولكن دافيد برن يعتقد، بأنه في نهاية المطاف، فإن الحياة خلف حاجز من الزجاج ربما لا تشكل الحل الأمثل. |