Ciddi bir şey olduğu için sizi saatler sonra çağırdılar. | Open Subtitles | إنهم فقط يتصلون بك بعد ساعات عندما يكون الأمر خطير. |
Bu yüzden gidip kendim alacaktım - saatler sonra, ne demek istediğimi anlarsın. | Open Subtitles | لذلك سأذهب لإستلامه بنفسي بعد ساعات إذا كنتِ تفهمين ما أقصده |
Emin değilim, O'Neill. Birkaç saat içinde de olabilir, günler sonra da. | Open Subtitles | لست متأكد أونيل يمكن بعد ساعات, أو ربما بعد أيام |
Mesai sonrası stajyerinle birlikte içki mi içiyorsun? | Open Subtitles | لقد كنت ثملا مع متدربتك بعد ساعات العمل ؟ |
Dürüst olmak gerekirse iş saatleri dışında trajedileri tartışmayı sevmem, bu yüzden,hayır. | Open Subtitles | صراحةً، أنا لا أحب مناقشة المواضيع المأساوية بعد ساعات العمل، لذا، لا |
Ölümden birkaç saat sonrasında bile beyinde biraz elektrik yükü kalır. | Open Subtitles | شحنه كهربائيه صغيره لاتزال في العقل بعد ساعات قليله من الموت |
"Krematoryuma götürüldükten bir kaç saat sonra sizden geriye bir şey kalmazdı." | Open Subtitles | عندما يؤخذون مباشرة إلى المحرقة بعد ساعات لا يكون لهم وجود بعدها |
Ben sadece onun mesaiden sonra geri döndüğünü söylüyorum, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً، إنّي أقول وحسب، هي بالمختبر بعد ساعات العمل، أليس كذلك؟ |
saatler sonra kapısının önünde sorular soran bir yabancı buluyorum. | Open Subtitles | بعد ساعات وأنا اجد غامض غريب عند عتبة بابها يسأل أسئلة من أنت؟ |
Uzaylı saldırısından sayılı saatler sonra dünya liderleri, Birleşmiş Milletler'de biraraya geldiler. | Open Subtitles | بعد ساعات من الهجوم المدمر للكائنات الفضائيه إجتمع قادة العالم فى الأمم المتحده |
Uzaylı saldırısından sayılı saatler sonra dünya liderleri, Birleşmiş Milletler'de biraraya geldiler. | Open Subtitles | بعد ساعات من الهجوم المدمر للكائنات الفضائية اجتمع قادة العالم في الأمم المتحدة |
Dikkatli olmalıyım. Laboratuvara saatler sonra girebileceğim. | Open Subtitles | عليا أن أكون حذرا، لأنه يمكنني الدخول للمخبر بعد ساعات فقط |
Ama yine de, kızın kaçma teşebbüsünden saatler sonra bu adamı öldürüp kızın yerini değiştirdi. | Open Subtitles | والان قام بقتل هذا الرجل, ونقل الفتاة بعد ساعات من هروبها المذعوم سرعة و بطء |
Ama saatler sonra yukarı çıkıp da aşağıya baktığınızda herşey aklınızdan uçup gider. | Open Subtitles | لكن بعد ساعات عندماكنتُفي أعلىالقمة.. نظرتُ للإسفل، ونسيتُكُـلشيء.. |
Sıvıyı laboratuara gönderdiler. Sonuçlar birkaç saat içinde gelir. | Open Subtitles | إنها مستقرة أرسلوا السائل للمعمل سيعود بعد ساعات |
Ve bu şey ilerleyici bir tipse kızı birkaç saat içinde öldürecektir. | Open Subtitles | وإن كان هذا الشيء يتطور فسيقتلها بعد ساعات |
Mesai sonrası buraya giren çıkan herkesin listesini istiyorum. | Open Subtitles | سأحتاج لائحة بكل شخص قد دخل وخرج من هذا المكان بعد ساعات |
Açıklamana gerek yok. İş saatleri dışında ne yaptığın senin bileceğin iş. | Open Subtitles | ليس عليك أن تفسر ، ما تفعله بعد ساعات العمل هو شأنك أنت |
Bu üç ofis de arabayla Kanada sınırına birkaç saat uzaklıkta. | Open Subtitles | سائر تلك الثلاث مكاتب على بعد ساعات بالسيارة من الحدود الكندية |
Kardeşiniz gittikten bir kaç saat sonra odasındaki yatağın altında bir anahtar buldum. | Open Subtitles | بعد ساعات قليلة من مغادرة أختكِ وجدت مفتاح في حجرتها ، تحت السرير |
Haftalar önce mesaiden sonra bir müşterinin Jason'ı görmeye geldiğini söyledi. | Open Subtitles | قالت إنه عميل جاء لزيارة جيسون قبل أسبوع بعد ساعات العمل |
Dün gece ziyaret saatinden sonra burada bir adamın olduğunu söylediler. | Open Subtitles | قالوا كان هناك رجل في ليلة وهنا مشاركة بعد ساعات الزيارة، |
Belirsizlik saatlerinden sonra trafik Amerika 'dan Meksika 'ya ilerlemeye başladı. | Open Subtitles | بعد ساعات من التوقف عاد السير الى طبيعته |
Birkaç saate kadar gitmiş olacağım. İyi müşterilerinden çıkarırsın. | Open Subtitles | سأغادر بعد ساعات قليله , يمكنك العوده الى زبائنك الكرام |
Yine de saat 11.55'te, saatlerce sorgulamadan sonra Dr. Rainsford sanığa demiş ki... | Open Subtitles | مع ذلك، في 11: 55 صباحا بعد ساعات من الاستجواب د.راينسفورد قال للمتهم |