"تشاهدون" - Translation from Arabic to Turkish

• izliyorsunuz
• izliyorsanız
• görüyorsunuz
• seyrediyorsunuz
• izliyor
• görüyor
• göreceksiniz
• gördüğünüz
• izliyorsun
• izlerken
• izlediniz
• izlemiyor
• izlediğiniz
• izlediğinizde
• izlemektesiniz

Güneş kreminizi size iki gün içinde getiren şirket olan Amazon Prime'ı izliyorsunuz.
،أنتم تشاهدون الآن باقة أمازون الشبكة التي أحضرت لك واقي الشمس في يومين

Ne biçim bir yardım bu? Çizgi film mi izliyorsunuz?
أَيّ نوع أنتم من البشر تشاهدون الصور المتحركةِ؟

Merhaba dostlar. Bunu izliyorsanız, ölmüşümdür ve siz de işsizsinizdir.
مرحبا ايها الاصدقاء اذا كنتم تشاهدون هذا وانا ميت اراهن انكم متطفلون رائعون

Ekranın üst kısmında argiope bahçe örümceğine ait kılavuz lifinin tekrar ünitesini görüyorsunuz.
في اعلى الشاشة تشاهدون وحدة مكررة من خيط الجذب من عنكبوت الحديقة المتعرج

Niye çizgi film seyrediyorsunuz?
ماذا انتم تفعلون يا اصحاب تشاهدون الرسوم المتحركه؟

Eğer bunu izliyor ve buluşalım diyorsanız bundan büyük memnuniyet duyarım çünkü burada olduğumu bilmenizi isterim.
إن كنتم تشاهدون هذا وتحتاجون لاجراء مقابلة سأكون مسرورة بلقائكم لأن اريدكم ان تعرفوا أنني هنا

Siz gececiler çok fazla Oprah izliyorsunuz.
انتم يا شرطة الليل تشاهدون اوبرا كثيراً بينما يجب عليكم مشاهدة المباريات

Beysbol izliyorsunuz demek.
مرحباً، أرى بأنّكم تشاهدون مباراة كرة القدم

Kanal 4'ü izliyorsunuz.
انتم تشاهدون الآن نشرة اخبار القناة الرابعة

Daha fazla şaka duymak istemiyorsanız neden komedi izliyorsunuz?
لِمَ لا تشاهدون الافلام الكوميدية اذا كنتم تريدون سماع بعض النكات

Büyük annem,halam ve sen TV izliyorsunuz.
جدتي ,عمتي وانتي تشاهدون التلفاز طول اليوم

Aynı programı niye farklı televizyonlarda izliyorsunuz?
لمذا تشاهدون نفس البرنامج على 3 تلفزيونات مختلفة؟

Eğer bunu izliyorsanız, ben ölmüşüm demektir.
مرحباً، إن كنتم تشاهدون هذا فهذا يعني أنني مت

Eğer bunu izliyorsanız... ilk evliliğimden olan çocuğum geri gelmiş... ve şu anda ortamdaki hatunlara sarkıyor demektir.
إن كنتم تشاهدون هذا فالسبب وصول ابني من زواجي الأول وقد تسبب بفضيحة وهو يحدّث الآن ساقطة قريبة

Burada kuzeydoğu Amazon'da bir şifacı görüyorsunuz şark çıbanı tedavi ediyor, dünyada 12 milyon insanı etkileyen çok fena bir protozoal hastalıktır.
تشاهدون هنا مطبباً في شمال شرق الأمازون يعالج داء الليشمانيا وهو مرض طفيلي مؤذ للغاية يصاب به 12 مليون شخص حول العالم

İçinde çıplaklık olmayan filmler seyrediyorsunuz.
أقصد , انكم تشاهدون الأفلام بدون مشاهد التعرَّي فيهم

Sen ve senin basiretsiz yoldaşların beni güvenli bir tepeden izliyor olsanız bile.
حتى وأنت وإخوتك قصار النظر تشاهدون بحذر من أعلى التل

benim için mutluluk önemli. benim mutlu olduğumu görüyor musunuz?
حياتي شعارها السعادة، هل تشاهدون السعادة التي تحيط بي؟

Ve bu videoyu izlediğinizde göreceksiniz ki, acı çeken bir anne gibi bile davranamıyor.
وسترون عندما تشاهدون الفيديو، وهي لا تستطيع حتى التظاهر بأنها أم متألمة.

Görüntülerden gördüğünüz gibi dumanlar hemen Capitol Binası yakınında yerleşmiş.
وموقعهم كما تشاهدون من هذه الصور بالقرب من مبنى العاصمه.

Paddy. Yine aile videolarını mı izliyorsun?
"جيز" , "بادي" تشاهدون فيديوهات عائلتكم مرة أخرى؟

Ve siz bu konuşmayı izlerken beyninizde olup biten de bu.
وهذا بالضبط ما يحدث في أدمغتكم حاليا بينما تشاهدون هذا.

Fakat ilk başta, eğer daha önce bu programı izlediyseniz...eminim izlediniz...
ولكن اولا, لو كنتم تشاهدون هذا البرنامج,فانا متأكد انكم تعرفون

Siz haberleri izlemiyor musunuz?
ألا تشاهدون الأخبار؟

O izlediğiniz ilk katıldığım Tiny Tots güzellik yarışmasındaki sahneden düşüşüm değil, değil mi?
أنتم يا رفاق تشاهدون الفيديو الذي سقطت به من على المسرح في أول تجربة لي في مسابقة ملكات الجمال للصغار , أليس كذلك ؟

İyi günler, SringTV de ben Maksud'u izlemektesiniz ve henüz almış olduğumuz haberi... haber...
..صباح الخير , أنتم تشاهدون تلفزيون دانكا معكم مقصود ..و قد وردنا في التو أن