"تعويذة" - Translation from Arabic to Turkish

    • büyü
        
    • büyüsü
        
    • büyüsünü
        
    • büyüyü
        
    • tılsım
        
    • büyünün
        
    • büyüsünün
        
    • maskotu
        
    • sihir
        
    • büyüye
        
    • büyüydü
        
    • büyüyle
        
    • sihri
        
    • büyüler
        
    • büyüsüne
        
    Bugün kullandığımız mecazi anlamda değil, gerçek anlamıyla cadılar, çingeneler ve kısmen de Kelt büyüsüyle ilişkilendirilen bir büyü. TED وليست مجازية كما نستخدمها اليوم لقد كانت تعويذة سحرية حرفية مرتبطة بالسحرة والغجر وإلى حد ما ، سحر السيلتيك
    Seni bundan bir kez kurtardık. Hepimiz yanındayız. Tek bir büyü. Open Subtitles لقد أرجعناكِ منه مرة , إنها تعويذة واحدة صغيرة بإمكاننا ارجاعك
    Yani dokuz savunma ve on dört saldırı büyü yapar. Open Subtitles إذا هذا يجعل لدينا 9 تعويذات حماية و14 تعويذة للهجوم
    Birkaç engelleme büyüsü var ama sadece bağlanmış çekirgede işe yarıyor. Open Subtitles هناك اثنان من تعويذة الجدار ولكنهم فقط يعملوا علي موضع ثابت
    Silahın nereye saklandıysa, oradan yükselip, bize kendini göstereceği bir büyüsü olduğunu söyledi. Open Subtitles و هي تقول بأنها تمتلك تعويذة ستجعل السلاح يخرج من المكان المخبأ به
    Tamam, sadece kurtar beni şu şeylerden. Şu iblis büyüsünü geri çevirmeliyiz. Open Subtitles حسناً ، فقط أخرجوني من هنا يجب أن نقلب تعويذة هذا الساحر
    Ne hayallerimizi onlarla bir uyku büyü ve anlaşma döküm olur? Open Subtitles ماذا لو قلنا تعويذة للنوم و نتعامل معهم في أحلامنا ؟
    Onlara bir büyü olabilir, o yaptığı gibi onları düşünmeye, Open Subtitles يمكنها أن تقول لهن تعويذة تجعلهم يفكرون كما تفكر هي
    - Ve sonra birisi bir büyü karanlık ileri getirdi. Open Subtitles و بعدها أحدهم قال تعويذة الذي أحضر إلى القلعة الظلام
    Biliyor musun, belki de sadece yukarı çıkıp Kitap kontrol etmelisiniz ve bu çözebilirsiniz there büyü bir bakın. Open Subtitles أتعلمين ، ربما يجب أن أصعد و أتفقد الكتاب و أرى إذا كان هناك تعويذة يمكنها أن تصلح هذا
    - Hayır, ben denedim. - Nasıl bir dönüş-to-gönderici büyü hakkında? Open Subtitles لا ، لقد حاولت ماذا عن تعويذة الإعادة إلى صاحبها ؟
    L yaz giysi bir sürü benim dönüş-to-sahibi büyü attı. Open Subtitles لقد قلت تعويذة الإعادة لصاحبها للكثير من الملابس هذا الصيف
    Neden, bir büyü söyleyip de her şeyi kendi yerine koyduramıyorsunuz? Open Subtitles ألا يمكنك فقط أن تقولي تعويذة و تجعليها تنظف نفسها ؟
    Anlaşılan kötülüğü dışarıda tutmak için yaptığım koruma büyüsü içeride de tutuyor. Open Subtitles يبدو أن تعويذة الحماية أبقت الشر بالداخل بدلاً من منعه من الدخول
    Ama kapıda bir koruma büyüsü var. Açmak tehlikeli olabilir. Open Subtitles لكنْ هناك تعويذة حماية على الباب وقد يكون فتحه خطيراً
    Biliyorsunuz, bir araya getirme büyüsü yaparsak bunu çok daha hzlı tamamlayabiliriz. Open Subtitles لعلمكما، نستطيع إنجاز هذا أسرع بكثير إن استطعنا إلقاء تعويذة إعادة ترميم.
    Asla kullanmamam gereken bir büyü daha var. - Ne büyüsü? Open Subtitles حتى أن هناك تعويذة اخبرتني بألاّ استخدمها أبداً
    Tek yapmamız gereken sana yolcu büyüsünü yapmayı öğretecek birini bulmak. Open Subtitles علينا فقط أن نجد أحدًا بإمكانه أن يعلّمك إجراء تعويذة الرحّال.
    Bu gerçekleştiğinde de "Yalancı Ay" denilen büyüyü yapmak mümkün olur. Open Subtitles و عندما يحدث ذلك يصبح من الممكن اطلاق تعويذة القمر الكاذب.
    Hayaletlerden korktuğun için sen de mi tılsım aldın? Open Subtitles هل إشتريتَ تعويذة لأنك خائف من الاشباح ايضاً ؟
    büyünün etkisi altındasınız. Bu siz değilsiniz. Open Subtitles إنكنَّ يا فتيات تحت تأثير تعويذة وهذه ليست طبيعتكنَّ.
    Madde ve gerçeklik kırıIması. Ruh çağırma büyüsünün geçici bir kırıIma yaratması gibi. Open Subtitles حدث و تشويه حقيقى مثل تعويذة إستدعاء الجريان الدنيوى
    Birkaç ufak ünlü, bir devlet memuru ve görünüşe göre ulusal bir fast food zincirinin maskotu haricindekileri yani. Open Subtitles أعني بعض المشاهير المنسيون و موظفة حكومية وما يبدو مثل تعويذة جماعية في حفل طعام وطني
    Üvey Anne'de sihirli değnek var, sana sihir yaptı. Herkesi kandırıyor. Open Subtitles زوجة الأب حصلت على العصى السحرية وألقت عليك تعويذة وخدعت الجميع
    büyüye ihtiyacım yok. Willow'u hissedebiliyorum. Open Subtitles لا أحتاج إلي تعويذة , بإمكاني الشعور بها
    Alelade bir büyüydü. O yüzden onu evde bıraktım, ne olmuş? Open Subtitles لقد كانت تعويذة سخيفة ، حسناً لذا تركتها في المنزل ، حسناً ؟
    Çamurdan yaratıldıktan sonra mistik bir büyüyle hayat verilen. Open Subtitles ويتم صنعه من الطين ثم يتحرك عن طريق تعويذة روحية.
    Hatta gücü çağıran eski bir İngiliz sihri de vardır: Open Subtitles هناك حتى تعويذة أنجليزية قديمة التي يعتقد لأستدعاء القوة
    Bütün büyüler insan gözünün göremeyeceği bir iz bırakır. Open Subtitles كل تعويذة تخلف ورائها أثر ليست محسوسة للعين البشرية
    İçeri gelemiyorsan alma büyüsüne ne dersin? Open Subtitles لوأنتَلا يمكنكَالدخول، ماذا عن تعويذة الولوج؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more