"تنادي" - Translation from Arabic to Turkish

    • çağırıyor
        
    • sesleniyor
        
    • deme
        
    • çağırma
        
    • diyorsun
        
    • arıyor
        
    • çağırıyorsun
        
    • Calling
        
    • dediğini
        
    • Merkezden
        
    • seslendiğini
        
    • sesleniyordun
        
    • sesleniyorsun
        
    Beni affedin, Prenses fakat sıkıcı devlet işleri çağırıyor tabii annenizi de. Open Subtitles إغفري لي، يا أميرة، لكن شؤون الدوله السخيفه تنادي. كما تنادي أمك.
    Duy bizi, cadılar çağırıyor o merhametlileri düşüren, Open Subtitles إسمعونا الآن ، الساحرات تنادي من جعل السامريون يقتلون
    Bir annenin çaresiz beklentisiyle, o yavrusunu çağırıyor. Open Subtitles ومع الأمل الشديد عند الأم فهي تنادي على ابنتها
    Burası Londra. Fransızlar Fransızlara sesleniyor. Open Subtitles لندن تنادي الفرنسيون يتحدثون إلى إخوانهم
    Seninle kilidi ve zemini olan bir odada yalnız vakit geçirmek istediğim için bana bebek deme. Open Subtitles لا تنادي بالطفل عندما اريد القضاء بعض الوقت معك في غرفه عليها قفل وارضاً
    Bu yazılar, ölüler ve ölülerden sorumlu tanrılar, yaşayan insanlara işkence yapsınlar diye onları çağırma niyetiyle yazılmış sihirli büyülerdir. Open Subtitles منقوش عليها تعاويذ سحرية مصممه لكي تنادي الموتى والألهه المسئوله عن الموتى, في الأساس لتعذيب الناس اللذين ظلوا أحياءً
    Bu oyunu mu diyorsun? Open Subtitles أنت تنادي تلك اللعبة ؟
    Yıldız Geçidi Komutanlığı Dr Jackson'ı arıyor. Beni duyuyor musunuz? Open Subtitles هنا قيادة النجوم , تنادي دانيال جاكسون , هل تتلقاني ؟
    Şimdi yine o canavarını çağırıyorsun. Open Subtitles وبذلك أنت الآن تنادي على وحشك ثانية
    # Adımı çağırıyor sanki eski kaybolmuş bir arkadaş gibi Open Subtitles تنادي بأسمي كصديق ضائع منذ أمدِ طويل ♪
    # Adımı çağırıyor sanki eski kaybolmuş bir arkadaş gibi Open Subtitles تنادي بأسمي كصديق ضائع منذ أمدِ طويل ♪
    Savaşçıyı iyileştirmesi için kartalın ruhunu çağırıyor. Open Subtitles هي تنادي روح النسر لشفاء المحارب
    Savaşçıyı iyileştirmek için kartalın ruhunu çağırıyor. Open Subtitles هي تنادي روح النسر لشفاء المحارب
    Kız çağırıyor. Gitsen iyi olur. Open Subtitles السيدة تنادي من الافضل ان تذهب
    Bu kutsal günde burada durmuş Tanrının işini yapıyor vicdanlarınıza sesleniyor. Open Subtitles كانت واقفه تقوم بعمل الرب في يوم العطله تنادي ضمائركم
    İkinci olarak, bir daha asla bana "sıkı dostum" deme. Open Subtitles ثانياً لا تنادي بالـ "الصديق الرجل" أبداً
    Bir daha, her şey hazır olmadan bizi çağırma lütfen. Open Subtitles في المستقبل، ألا يمكنكِ أن لا تنادي عليّ حتى ينجز العمل؟
    Kendine evlat mı diyorsun? Open Subtitles تنادي نفسك إبنا؟
    Yıldız Geçidi Komutanlığı Dr Jackson'ı arıyor. Beni duyuyor musunuz? Open Subtitles هنا قيادة النجوم , تنادي دانيال جاكسون , هل تتلقاني ؟
    Baksana, sen Ryota dayımı nasıl çağırıyorsun? Open Subtitles أعلم,ماذا تنادي العم ريوتا؟
    London Calling'in yapımcısı nasıl peki? Adı neydi yahu? Open Subtitles وماذا عن الشاب الذي قام بإنتاج (لندن تنادي) ؟
    Kara ortalıkta değilken oğluna Henry dediğini biliyorum. Open Subtitles فأنا اعلم بماذا تنادي ابنك عندما لا تكون كارا موجوده
    Merkezden Ariya! Şu iki kurdu ortadan kaldırın. Open Subtitles أم أربع وأربعين تنادي الذبابة تخلص من الحشرتين
    seslendiğini duydum ama bir şey söyleyemedim. Open Subtitles سمعتك تنادي و لكني لم أتمكن من قول أي شىء
    Rüya görüyordun, babana sesleniyordun ve sonra çantandaki kağıt uçtu ve kendi kendine katlanıp onun şekline büründü. Open Subtitles كنت تحلم .. تنادي على والدك و بعد ذلك طارت الورقة من حقيبتك و طوَت نفسها إلى هذا الشكل
    Neden bana böyle sesleniyorsun? Open Subtitles لمَ لا تنفكّ تنادي بهذا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more