Bir şeylere bakmadan önce sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | قبل أن تبدئي بحجز أي مكان، ثمة ما يجب أن تعرفيه. |
Hayır, nasıl açıklayacağımı bilmiyorum sadece onda hoşuma gitmeyen bir şey var. | Open Subtitles | لا أعرف كيف أفسر الأمر ثمة ما ليس سليما ً بشأنها |
Sakıncası yoksa, önce yapmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | سأعيدك للفندق. إن سمحت بذلك، ثمة ما أود القيام به أولاً. |
İçimden bir ses yanında güzeli olmadan çirkini bulmak için fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | ثمة ما ينبئني أنّه دون جمالها ليهدئ من الوحش، فليس لدينا وقت كافٍ. |
Bunu anlamaya çalışıyorum çünkü sende değişik olan bir şeyler var. | Open Subtitles | أنا أحاول فهم الأمر لأن... ثمة ما تغيّر بك تعلم هذا |
Hayır, bir sürü hastanede çalıştım burada başka bir şey var. | Open Subtitles | لا، لقد عملت بالعديد من المستشفيات ثمة ما هو مختلف بتلك المستشفى |
Demek istediğim bu olay ve gündüz saldırıları ile uymayan bir şey var. | Open Subtitles | كل ما أقوله أنه ما بين هذا وهجمات الصباح ثمة ما هو غير منطقي |
Fazla zamanım yok ama yapmam gereken bir şey var! | Open Subtitles | لا أمتلك الكثير من الوقت .ولكن ثمة ما عليَ فعله بما أن الأمور آلت إلى ما هي عليه الآن، |
Sanırım bilmen gereken bir şey var. Seni üçüncü şarkıdan sonra takdim edecek. | Open Subtitles | اسمعي، ثمة ما يجب أن تعرفيه ستقدمك بعد الأغنية الثالثة |
Aslında yeni bir zırh yapmaya başlamadan önce üzerinde çalıştığım başka bir şey var. | Open Subtitles | في الواقع، ثمة ما كنت أعمل عليه قبل أن أبدأ في عمل بدلتي الجديدة. |
Az bekle. Dur. Sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | حسنا، انتظر، ثمة ما أريد إخبارك بهِ وكنتُ آمل أن نكون ثملين أكثر |
Şimdi de peşinde bir şey var. Aberasyonu düzeltmeye çalışıyor. | Open Subtitles | والآن ثمة ما يطاردك، محاولاً تصحيح الانحراف. |
Ahıra gidip yapılması gereken bir şey var mı diye bakar mısın? | Open Subtitles | هلا تذهبين إلى الحظيرة رجاءً لتري إن ثمة ما عليك فعله. |
Suratını sıkınca kaygılandığın bir şey var demektir. | Open Subtitles | متى حدث هذا إنه يعني أن ثمة ما يقلقك |
- Söylemek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | كل ما في الأمر أن ثمة ما أردت قوله. اغرب عن وجوهنا! |
Bana söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | هل ثمة ما تودان أن تخبراني به يا رفاق؟ |
İçimden bir ses peşinde olduğu şeyin cüzdanlar olmadığını söylüyor. | Open Subtitles | ثمة ما ينبؤني أنّه لم يكن يريد سرقة محفظات النقود |
Hepimizi özlediğini biliyorum ama içimden bir ses buraya gelmenin nedeninin eski dostları görmek olmadığını söylüyor. | Open Subtitles | أعلم أن تشتاقين إلينا جميعاً، لكن ثمة ما ينبئني أن ثمة المزيد عن رحلة عودتك هذه من مجرد الاطمئنان على الأصحاب. |
Bu heriflerde yanlış olan bir şeyler var. | Open Subtitles | ثمة ما لا يعجبني بخصوص هذين الشخصين |
Pekâlâ. Bu, şu demek: Ortaya çıkan ders diyor ki ele aldığımız biyolojiyle ilgili olarak aslında özel ya da temel hiçbir şey yok. | TED | بمعنى آخر العبرة التي تطفو على السطح أن ليس ثمة ما هو خاص أو أساسي حيال علم الأحياء الذي أتينا به |
Konu o olunca tesadüf diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | ليس ثمة ما يسمى بالمصادفة , ليس معه هو |