"ثمل" - Translation from Arabic to Turkish

• sarhoş
• sarhoşsun
• sarhoşum
• sarhoşken
• sarhoştum
• sarhoştu
• ayyaş
• Sarhoşun
• kafayı
• Alkollü
• Kafan
• içtin
• içmiş
• alkolik

Hanımefendi, ben sarhoş olabilirim. Fakat siz benimle seks yapmalısınız.
سيدتي , رُبما أنني ثمل , لكن يجب عليك مُجامَعتي

Anladım. Aptal kocan düzgün bir şey yapamayacak kadar sarhoş.
لقد فهمت، زوجك الغبي ثمل جدا ولا يستطيع فعل شيء

Geçen ay sarhoş olup bir ağaca çarpana dek öyleydi.
إلى أن ثمل الشهر الماضي وقاد سيارته نحو تلك الشجرة

Root, geç kaldın ve her zamankinden daha sarhoşsun. Hemen merdivenlerin altına geç.
لقد تأخرت يا روت انت ثمل اكثر من اللازم اذهب اسفل المسرح الآن

sarhoşum; ama şunu söyleyebilirim ki Sofia'dan hoşlanıyorum.
أنا ثمل لكنّي سأقول لك هذا أنا أحبّ صوفيا كثيرا

Eğer yalnız veya sarhoş olduğun zamanlar sığınacağın kişi olmasaydı daha erken iyileşirdi.
طالما هي تكون ملجأك دائما ،عندما تكون وحيد أو ثمل فلن تشفى قريباً

Bazen sarhoş olduğumda bunu hatırlıyorum, bu yüzden içiyorum ya.
أحياناً أتذكر هذا و أنا ثمل. و أنا هكذا دائماً.

Doymuş olacak ama şişmiş olmayacak, çakırkeyif olacak ama sarhoş olmayacak.
سوف يكون شبعان و لكن ليس متخم مخمور و ليس ثمل

İlk kez sarhoş olduğunda ve sabahın üçünde alınması gerektiğinde ya da ilk kız arkadaşı kalbini kırdığında neredeydin?
أين كنت عندما ثمل لأول مرة واحتاج لمَن يقلّه في الثالثة صباحًا أو عندما حطمت أول فتاة واعدها فؤاده؟

Ben de işimin sarhoş adayın beni ellemesine izin vermek olduğunu düşünmenden korkmuştum.
بدا كأنك تظن أن عملي هو أن تلمسني في المصاعد بينما أنت ثمل.

Şimdi de gecenin bir vakti sarhoş olup kapıma dayanıyorsun.
لكن الآن انت ثمل في منتصف الليل تطرق على بابي

Hayır. Zamanla senin işe yaramaz, tembel, çapkın bir sarhoş olduğunu anlayacak.
كلا، إنّها ستدرك مع الوقت أنّك مجرد ثمل كسول، وشريراً ومُحب للنساء

Lanet bir fahişe olduğumu düşünmen hoşuma gitti, sarhoş kıçın...
أنا أحب كونك تعتقد أننى وقحة لعينة . وأنت ثمل

Onu öldürmek istemedim. Yemin ederim. Banyoda yıkanıyordum sarhoş vaziyette geldi.
لم أتعمّد قتله، أقسم، أتى وهو ثمل وأنا في حوض الإستحمام.

Eğer zamanında gelirsen. Sürekli sarhoşsun.
إذا ظهرت في الموعد المحدد و إذا لم تكن دائما ثمل

Kendini gülünç durumu düşürmeden sana bir taksi çağırıp seni eve göndereyim çünkü sarhoşsun.
قبل أن تحرج نفسك دعني أطلب لك سيارة الأجرة لتوصلك إلى البيت لأنك ثمل جداً

- Ne yani delikanlı sen de mi sarhoşsun?
الآن.. أيها الفتى ماذا؟ هل أنت ثمل أيضا؟

Ben sarhoşum! Kanıtlayabilirim! Bak, ninemin fotoğrafını öpüyorum.
أنا ثمل ، سأثبت هذا، شاهديني وأنا أقبل صورة جدتي

- Genelde sarhoşken daha iyi vururum. - Nişan almaktan mı bahsediyorsun?
ـ دائما ما أصيب الهدف وأنا ثمل ـ تعني أنك كنت توجه مسدسك؟

Çünkü yıIbaşı gecesiydi ve sarhoştum ve şu ağ desenli çoraplardan giymişti.
لأننا كنا في رأس السنة و كنت ثمل وكانت ترتدي جوارب شبكية

Zadir dün gece sarhoştu. Sizi hatırlamıyor bile.
ابتعدوا عن زادير لقد ثمل الليلة الماضية ولن يتذكركم

Christian, sen beni pezevenk ve fahişelerden başka dostu olmayan ayyaş, ahlaksız bir cüce olarak görebilirsin.
كريستيان، أنت قد تراني مجرد ثمل معوق أصدقاء مجرد قوادون وغانيات ولكني أشعر بالفن والحب

Bir Sarhoşun içkisine zehir katmaktan daha iyisi olabilir mi?
ما أفضل طريقة لتسميم شخص ثمل سوى من خلال شرابه؟

Onun nasıl biri olduğunu biliyorsun. Evet. kafayı bir kere buldu mu, adamı uçaktan aşağıya atar.
نعم, لقد ثمل فى مرة فالقى برجل من الطائرة

Bilirsin, D.U.I (Alkollü araba kullanmak) ve gereksiz tehlike yaratmak.
ضدّ تهم القيادة وأنت ثمل وتعريض الٓاخرين للخطر

Evet, bir ayyaşsın ve Kafan karışık bu yüzden bir daha asla böyle şeyler söyleme.
أمى أجل أنت ثمل و مرتبك لذا لا تقول أبدا شئ كذلك مرة أخرى

Bayağı dağılmışsın, ahbap. 24 birayı tek başına mı içtin?
لابد من انك ثمل للغاية،كيف شربت24 علبة لوحدك؟

Rodney'i eve götürmeyi teklif etmemin nedeni çok içmiş olması.
أعرض عليك توصيله لأنه ثمل بشدة اليوم

Christian, belki beni sadece bir alkolik, bozuk ahlaklı bir gnome... arkadaşları sadece aylaklar ve genelevlerdeki kızlardan oluşan biri olarak görüyorsun,
كريستيان، أنت قد تراني مجرد ثمل معوق أصدقاء مجرد قوادون وغانيات