"جواد" - Translation from Arabic to Turkish

    • at
        
    • atı
        
    • ata
        
    • atın
        
    • atlı
        
    • atını
        
    • Jawad
        
    • atsın
        
    • midilli
        
    • beygiri
        
    • aygır
        
    Safkan 600 at telef edildi ve hiç kimse sigorta parası ödemedi. Open Subtitles مات 600 جواد سباق أصيل ولم يدفع أي شخص بنساً واحد للتأمينات
    Şanssızlık ama merak etme. Sana başka bir at buluruz. Open Subtitles قليل من الحظ السيء لكن لا تقلق سأجد لك جواد
    Ordu avlanarak ve at eğiterek geçirdiğim son dört ay için 40 at parası borçlu bana. Open Subtitles الجيش مدين لي بـ 40 جواد أمضيت الـ 4 أشهر الماضية في صيدهم وترويضهم
    Bunun için artık çok geç. Kendine yeni bir gösteri atı buldu. Open Subtitles لقد فات الأوان على هذا الآن فقد حصل لنفسه على جواد جديد
    Kız odana çıkar, elinden tutar, ata binip beraber kaçarsın! Open Subtitles أتت إلى غرفتي ، وأمسكت يدي وهربنا على صهوة جواد
    Vahşi Batının hikayesinin bir atın eyeri üzerinde yazıldığı söylenir. Open Subtitles يقولون أن تاريخ الغرب قد كتب من فوق صهوة جواد
    Şafaktan önce bir iki at daha eğitebilirsin. Open Subtitles قد تستطيع ترويض جواد أو أثنين آخرين قبل الفجر
    Sadece at sırtında. Ve yüz yüze tüfekle. Open Subtitles تقريبا ، لكن على صهوة جواد وبواسطة بندقية محشوة من الأمام
    Sana teşekkür etmek için 10 dolarlık basit bir at versinler. Open Subtitles اخبرهم أن يعطوك قطعة أرض و جواد بـ 10 دولارات على سبيل الشكر
    Öndeki atın gerçek bir at ve araba olduğunu ve tabuttakilerin de biz olduğumuzu farz et. Open Subtitles تخيل بأن سيارة الأموات في الأمام هي عربة مع جواد وأن الناس في النعوش هم نحن
    Gece anlattığı masaldan bahsediyor. Skeeter dayı, Jeramiah'ın bir at ve öpücük alacağını, bense sinirli bir cücenin onu tekmeleyeceğini söyledim. Open Subtitles عمّي سكيتر قال أن جيرمايا سيحصل على جواد جديد وقبلة
    Fiyatı duyunca bir de at kuyruğu mu alsam diye düşündüm. Open Subtitles بهذه الأسعار سأفكر المرة المقبلة بشعر جواد
    at beni bir duvara fırlatana kadar yeni Callas olmayı hayal ediyordum. Open Subtitles لقد حلمت أن اكون المنشدة القادمة حتى رماني جواد من على ظهره إلى جدار صلب
    "Belki"yi falan bırak şimdi. Bir at alıp şuradaki tepenin oraya çıkacağım. Tüm bölgeye kuş bakışı bakacağım böylece. Open Subtitles هذا مؤكد، سأستعير جواد وأذهب إلى تلك الحافة هناك، وألق نظرة شاملة على المكان
    - Bir atı sürmeyi öğrenmek önemli bir şey. Open Subtitles أترين، من المهم أن تتعلمى كيف تمتطين جواد.
    Bir atı taşımak için 5000 dolar, ve içinde yemek bile yok. Open Subtitles خمسة آلاف دولار لإيواء جواد ولا يشمل حتى القوت أنا مشمئز
    Bırakın ata üzerinde olmayı ayakta bile durmamalıydı. Open Subtitles لم يكن عليه أن يسير ما بالك بركوبه على جواد
    Şampiyon gibi koşabilen bir ata ihtiyacımız var. Open Subtitles حسنٌ، علينا العثور على جواد بإستطاعته العدو كبطل
    Diğer yollar yerlilerin elinde, atın yok tüfeğin de yok. Open Subtitles الطريق الآخر هو عبر البر, ولكنك ليس معك سلاح, وليس معك جواد
    Avustralya atlı alayında görev yaparken, bir atın tepmesi sonucu ona miras kalmış. Open Subtitles هما أثر ركلة من جواد تلقاها أثر هجوم أشترك به على فرقة ألمانيه من سلاح الفرسان
    Atları göreceğiz. Belki annenin atını da görürüz. Open Subtitles سنذهب لرؤية الجياد وحتى اننا سنرى جواد امك
    Albay Ahmed Al Dulaimi ve General Jawad Shiatna'ın idamını istiyorum. Open Subtitles أريد إعدام العقيد (أحمد الدليمي) والجنرال (جواد شياطنا)
    Sen ne güzel bir atsın. Open Subtitles يا لك من جواد جميل
    Kızın problemi nedir? Babacık ona ufakken midilli almamış mı? Open Subtitles أباها لم يشتري لها جواد للسباق عندما كانت فتاة صغيرة؟
    Tarlasını sürmek için bir beygiri vardı ve bütün gün çalışırdı. Open Subtitles كان يوجد جواد لحرث الأرض كان يعمل معه كل يوم.
    Sen yabani, asi bir aygır gibisin ve ben sana kanca atıp gem vurmaya çalışıyorum. Open Subtitles فأنت تشبه جواد بري غير مروَّض‏ وهأنا أحاول أن أقيدك إلى مِحْراث

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more