| Jess'le, koç Joe'den ikimiz de hoşlandığımız için kavga ediyorduk. | Open Subtitles | أنا و جيس كنا متخاصمتان لأننا الاثنتين معجبتين بالمدرب جو |
| Menzil dışına çıksan iyi olur, canım. Jess düşüncelerini anlatmayı çok sever. | Open Subtitles | من الأفضل أن تبتعدي عن مداه، عزيزتي جيس يحبّ إثارة نقطته |
| Doris'le ben de buradan gitmek istiyoruz. Jess de öyle. | Open Subtitles | أنا و دوريس نريد الرحيل من هنا أيضاً و كذلك جيس |
| Jace bir urdu ve ben onu çok önceden kesip atmalıydım. | Open Subtitles | جيس كان كمرض السرطان كان يجب عليّ أن أوقفه منذ زمن |
| Jess Evans çatιşmadan sonra oraya gitti. | Open Subtitles | لقد امتطى جيس ايفانس جواده بعد اطلاق النار مباشرة |
| Jess, seni uyarıyorum. Arnold çok iyi kelime oyunu yapar. | Open Subtitles | جيس ,انى احذرك من ارنولد , فهو متلاعب بالالفاظ وسئ السمعة |
| Bak, Jess, sen ve ben, çok uzun bir zaman omuz omuza, profesyonelce çalışacağız. | Open Subtitles | انظرى يا جيس انا وانت سنرتبط سويا باحترافية العمل لمدة طويلة جدا جدا |
| - Jess Harold'a bu yüzden saldırmış olabilir mi? | Open Subtitles | هل يمكن أن يكون السبب بمهاجمتها جيس هاو؟ |
| Jess, bu tavuk kı.lı tenoru benim için sopranaya çeviriver. | Open Subtitles | جيس إذهب وحول هذا الجبان لأمراة لي - تراجع بيتي |
| Bugün öğrendiğime göre Jess'in bizim takımda oynadığından haberiniz yokmuş. | Open Subtitles | لقد اكتشفت اليوم أنّكم لم تكونوا على علم بأنّ جيس منضمّة إلى الفريق |
| Biz kızımızın potansiyelini daha iyi biliriz. Jess'in oyuna ayıracak vakti yok. | Open Subtitles | نحن أفضل من يعرف امكانيات ابنتنا جيس ليس لديها وقت للمباريات |
| Kendimi aileme yakın hissetmeye ihtiyacım yok, Jess. | Open Subtitles | لست بحاجة لأن أكون قريباً من عائلتي، جيس |
| Jess, bunu yaptığında, bacaklarım ürperip titriyor. | Open Subtitles | جيس عندما تفعلين هذا فقدمى ويداى ترتعشان |
| Eğer Rose'u Jess'in yanına bırakmak isterse... | Open Subtitles | فإذا أرادت ان تقل بـروز إلى منزلى مع جيس |
| — Bu tavayı mı kullanıyorsunuz Jess? | Open Subtitles | أأنتم تستعملون هذه الأطباق الساخنه يا جيس ؟ نعم |
| — Çünkü Jess, güvenli değil. | Open Subtitles | لماذا لا ؟ ؟ لإن الموضوع يا جيس ليس أماناً |
| Yapma. Yapma Angier! Jess! | Open Subtitles | لا تفعل هذا , لا تفعل هذا يا انجيير جيس , جيس |
| Jace'e aşık olman, onun eşcinsel olmaması ve diğer şeyler zor olmalı. | Open Subtitles | يبدو من الصعب الوقوع في الحب مع جيس وهو سوي وكل شيء |
| Jace ve senin aranda bir şey var ve inkar edemezsin. | Open Subtitles | هناك شيء بينك وبين جيس وأنت لا يمكن أن ينكر ذلك. |
| Aslında James, ama herkes bana Jesse der. | Open Subtitles | جيس جيس ، ، حقيقة ، جيمس ، لكنهم ينادوني جيس |
| Rapora geçecek olan şey, Gus, onu tutuklarken bana saldırdı. | Open Subtitles | حسنا , نسخة المسؤول , ان جيس هاجمني اثناء الاعتقال |
| Hey Jase, nasılsın? | Open Subtitles | مرحبا جيس, كيف حالك؟ |
| Onu Geass ile etkileyip, her gün o duvara bir resim kazımasını söyledim. | Open Subtitles | لقد أعطيتها أمراً من جيس لتنقش رمز على الحائط كل يوم |
| Bu delilik. Sana sadece anahtarların nerede olduğunu sordum. Jessie. | Open Subtitles | جيس, هذا جنون أنا فقط أريد أن أسألك أين المفاتيح؟ |
| Jas yaptığınız konuşmadan söz etti. | Open Subtitles | أخبرني (جيس) بشأن المحادثة التي دارت بينكما. |