Kendi laboratuvarımdan örneklendireyim, koku duyusu üzerine çalıştığımız için, benim kendi kokuşkan sorum. | TED | سأقدم لكم مثالا من مختبري، سؤالي ذو الرائحة، منذ أن بدأنا في العمل على حاسة الشم. |
Danimarka halkı böyle konularda Her zaman 6. his sahibi olmuştur | Open Subtitles | الشعب الدنماركى كان له حاسة سادسة فى تقيم مثل هذة الأمور |
Bir babanın bu tür şeylerle ilgili altıncı hissi vardır. | Open Subtitles | ترى، وهو أب لديه حاسة سادسة حول هذه الأمور. |
Onların kıçının damak tadı başkadır, ve onun kıçı değişikliği anlayacaktır. | Open Subtitles | لديهم حاسة تذوق مختلفة في مؤخراتهم عنّا، و ستكشف مؤخرته الأمر |
Doktorun dediğine göre, suçlu tat alma duyusunu yitirmiş. | Open Subtitles | وفقاّ لكلام الطبيب، لقد فقد حاسة التذوق كلياّ |
Yıllar önceki kimyasal laboratuvar patlaması sırasında koku alma duyumu yitirdim. | Open Subtitles | لقد فقدت حاسة الشم لدي في انفجار معمل كيميائي منذ سنوات |
Onu bulacağım. Yön duyum iyidir. | Open Subtitles | سوف أجده عندي حاسة جيدة بالنسبة للإتجاهات |
Bunun yerine, koklama duyuları onları acımasız birer leşçi yapar. | Open Subtitles | عوضاً عن ذلك، تجعل منهم حاسة شمهم رِميّون عديمو الشفقة |
Zihinsel özürlü kızın koku duyusu bir köpeğinki kadar keskin olabilir. | Open Subtitles | حاسة الشمّ لدى الفتاة المعاقة قد تكون كالتي عند الكلب |
Duyu organlarını ters sırayla kullanıyor: En gelişmiş olanı koku duyusu. Sonra tat alma, görme ve dokunma duyuları geliyor. | Open Subtitles | حاسة اللشم تبدو هي الأكثر تطورا، ثم الذوق، والرؤية واللمس |
Herkese olabileceği gibi, onlar da, bir tür altıncı his geliştiriyorlar, sabit bir farkındalık, ne yaptıklarının, nasıl davrandıklarının, onların para toplama konusundaki yetilerine etkisi hakkında. | TED | كأيٍّ كان،نتيجة قيامهم بهذا, تطورت لديهم حاسة سادسة، وعي ثابت ,حول تأثير أفعالهم على إمكاناتهم لجمع المال. |
Kim belir belki bir 10 yıl daha sonra son haline gelmiş bir altıncı his beyin implantı ile karşınıza çıkarız. | TED | ومن يدري ، ربما خلال عشر سنوات أخرى سنحضر هنا ومعنا حاسة سادسة متكاملة قابلة للزرع في الدماغ |
İş suçluları yakalamaya geldiğinde altıncı hissi olduğu söyleniyor. | Open Subtitles | يشاع أن لديها حاسة سادسه عندما يتعلق الأمر بتتبع المجرمين |
Viswas'ın altıncı hissi çok güçlü. İlyas tehlikede. | Open Subtitles | فيشواس لديه حاسة سادسة قوية , إلياس في خطر بالفعل |
Hem, benim damak tadım kalmadı artık, verdiği his önemli benim için. | Open Subtitles | إلى جانب أنني فقدتُ حاسة تذوقي، لذا الشعورّ هو ما يهم. |
Rapora göre, suçlu tat alma duyusunu yitirmiş. | Open Subtitles | وفقاّ لكلام الطبيب، لقد فقد حاسة التذوق كلياّ |
Benim uzmanlığım, koku alma duyumu kullanma alışkanlığım. | Open Subtitles | طالما لدي عادة إستخدام حاسة الشم في مهنتي |
koku duyum bir kadından farksız oldu, yalan söylüyor ve aldatıyor. | Open Subtitles | حاسة الشم لديّ أصبحت مثل النساء.. كاذبة ومخادعة. |
İnanılmaz bir altıncı hissin var. Onca insanın içinde beni buldun. | Open Subtitles | لابد أن لديك حاسة سادسة رهيبة لتختارني من بين كل ذلك التجمع المزدحم |
Enteresan. Yemek yapmak istiyorsun ama robot olduğun için hiç tat alma duyun yok. | Open Subtitles | هذا مثير, تريد أن تطبخ لكن كآلي ليس لديك حاسة التذوق |
Hırsızların 6. hisse ihtiyaçları olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال لنا أن النشالين يجب أن يكون لديهم حاسة سادسة |
Bir duyunu kaybedince, diğer duyuların güçlenir. | Open Subtitles | عندما تفقد حاسة ، هذا يجعل أحاسيسك الأخرى قوية |
Belki de hisleri güçlüdür. Bak, insan şeklinin de olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | ربما لديه حاسة ما، فأنا أعلم أنه يستطيع اتخاذ شكل البشر |
İkincisi İyi bir damak zevkine ve keskin bir koku alma duyusuna sahibim. | Open Subtitles | ثانيا,لدي حاسة متطوره جدا من التذوق والشم |