"خطوة" - Translation from Arabic to Turkish

    • adım
        
    • hamle
        
    • adımda
        
    • hareket
        
    • adımında
        
    • adımını
        
    • hareketti
        
    • adımdı
        
    • basamak
        
    • hamleydi
        
    • adımdır
        
    • ayak
        
    • çık
        
    • adımla
        
    • adımı
        
    İşe yaramaz bir makine yapma sürecimdeki ilk adım sorunu tanımlamak. TED وإيجاد المشكلة هو أول خطوة في طريقي لاختراع جهاز عديم الفائدة
    Bu yüzden işler yolunda gitmediğinde bir adım geriye giderim, işletme yetilerimi kullanarak sebebini anlar ve durumu düzeltirim. TED عندما لا تسير الأمور على نحو جيد، أميل للعودة خطوة إلى الوراء، أُطبق أدواتي الخاصة للعمل لإيجاد السبب، وإصلاحه.
    Peki ya bir adım geri atıp çocukların deneyimlerini değiştirmeye odaklansak? TED إذاً ماذا عن أخد خطوة للوراء والتركيز على تغيير تجارب الأطفال؟
    İyi bir satranç oyuncusunun 20 hamle ileriyi görebildiği söylenir. Open Subtitles يقولون على رجل الشطرنج الجيد انه يرى العشرون خطوة القادمة
    Bir yanlış adımda mavi kuş, sen almasan bile arkadaşların puan alacak. Open Subtitles خطوة واحدة خاطئة أيّتها الطائر الأزرق وحتى إن لم تفهميني فسيفهمني أصدقائك
    Yanlış bir hareket, ben yine kodesteyim. Beni meşgul etme. Open Subtitles خطوة واحدة خاطئه , وسأعود للسجن لا تورطينى فى الأمر
    Atın üzerinde dik duramadım, at büyük bir adım attı ve öne savrularak atın kafasının arkasına yüzümü çarptım. TED لم أستطع أن أثبت نفسي مستقيمة على السرج. وعندما نزلنا خطوة كبيرة، اندفعت للأمام وضربت بوجهي خلف رأس الحصان.
    Bir adım geri gidebilirim, belli bir kısma tekrar dönebilirim. TED أستطيع أن أخطو خطوة الى الوراء ، نحو قسم معين.
    Şu üniversiteli kızların hepsi, sokağa düşmenin bir adım uzağındalar. Open Subtitles بنات الكلية هم جميعاً على بعد خطوة واحدة من الشارع
    Bir yere gitmeyeceksin! Daha kapıdan bir adım attığında ölürsün. Open Subtitles لن تذهب ، اي خطوة خارج الباب ستصبح من الاموات
    adım at, salla, adım at dön. Yanardağı kızdırmak mı istiyorsun? Open Subtitles إنها خطوة, ورك , خطوة ,خصر هل تحاول إشعال غضب البركان؟
    Sanki ikimizde aynı yöne doğru adım adım evrim geçiriyoruz. Open Subtitles إنه كما لو أننا نتطور كل خطوة إلى نفس الإتجاه.
    Dinle, masa şu an durduğum yere kaç adım mesafede? Open Subtitles استمع بانتباه, من حيث أقف هنا كم خطوة تبعد الطاولة؟
    Ölümlü ailene karşı attığın her adım nihai amacımızdan seni uzaklaştırıyor. Open Subtitles كل خطوة تخطينها نحو عائلتكِ البشرية تبعدكِ خطوة عن هدفنا المطلق
    En büyük zihin olma yolunda küçük bir adım daha. Open Subtitles خطوة صغيرة أخرى في تطوري نحو أن أصبح الذكاء الأقصى
    Ah, lütfen. İçinde "ofis" olması bile büyük bir adım. Open Subtitles رجاءاً لمجرد أن الوظيفة مكتبية , هذه خطوة كبيرة لي
    O zamanlar, her bir adım çok fazla meşakkat istiyordu. Open Subtitles في ذلك الوقت، كان في كل خطوة مشقة لا تصدق.
    41 adım dümdüz, sonra kapının solundan 16 adım, sağa doğru 4 adım. Open Subtitles 41 خطوة مستقيمة للأمام، ثمّ 16 خطوة، يسار مِنْ الباب، أربعة إلى اليمين.
    Çok akıllı bir hamle oğlum. Severek evlenmekten çok daha iyi. Open Subtitles خطوة ذكية جداً يا بني أفضل بكثير من الزواج عن حب
    İnancım der ki müşterinin her adımda amaçlarına bağlı olup olmadıklarına emin ol. Open Subtitles بتعهّد هدفهم في كلّ خطوة ولهذا, الرياح الجديدة بعد رسالة تذكير العاصفة الصيفية
    İki usta arasındaki kavga, biri tek bir hareket yapmadan bile kafadaki yenme ve yenilme ile son bulur. Open Subtitles ،هنالك من يقول أنّ من بين السادة بأنّ المعركة ربحٌ وخسارة في عقول المقاتلين، قبل أن يخطو أحدهم خطوة
    Onlara uygun bir müdahalede bulunabilmek için yolculuklarının her adımında mültecileri takip edecek dört aşamalı bir psikososyal çalışma planı oluşturduk. TED لتزويدهم بإسعافات ملائمة، نتبع نهجًا من أربع خطوات، خطة حرب نفسية اجتماعية تواكب اللاجئين خلال كل خطوة من رحلتهم.
    Ama oraya adımını attığında, başka her şey toz olup gider. Open Subtitles ولكن عندما كنت خطوة هناك، يذهب كل شيء آخر من النافذة.
    Buenos Aires şehrinde yaptığımız bu hareket, iki aylık bir parti için çok ama çok cesur bir hareketti. TED كانت خطوة جريئة جدًا بالنسبة لحزب عمره شهران في مدينة بوينس أيريس
    Bu atılmış önemli bir adımdı ama bir sorunumuz vardı çünkü şimdi mayada büyüyen bakteri kromozomlarımız vardı. TED كانت خطوة مهمة جدا الى الامام ولكنه كانت تواجهنا مشكلة وهي نمو البكتيريا الكروموسومية في الخميرة.
    Son bir basamak ve sonra güç bana geçtiğinde sana yaptıkları için yerin dibine, pisliğe gömülecekler ve beni hor görerek küçümsedikleri için! Open Subtitles لم يعد باقياً إلا خطوة واحدة ثم بعد ذلك عندما استولى على السلطة سأمرغ أنوفهم فى التراب لما فعلوه بك
    Ve herkesçe görüldü ki bu karar zaferlerindeki en önemli hamleydi. TED واعُتُبرت هذه الحركة خطوة محورية في انتصارهم.
    Sosyal eylem açısından dinlemek, önemli fakat yetersiz bir adımdır. TED الاستماع هو مهم لكنه خطوة غير كافية نحو العمل الاجتماعي
    ...O da... aşkın, müzikle aktarılması ile ve ayak alıştırması ile güzelleştiğidir. Open Subtitles .. أن الحب يأتي حاملاً معه الموسيقى و أنه يأتي خطوة بخطوة
    Öne çık. Ona hislerini söyle. Open Subtitles فلتخطوا خطوة للأمام يا رجل . ولتخبرها بمشاعرك
    Böylelikle cesur bir adımla, Ella'nın yaşadığı şehrin liderleri olarak Ryan'ın oranını tersine çevirmeye başlayacaktık. TED لذلك باتخاذ خطوة شجاعة جدا، اتفق القادة الذين يعيشون في مدينة إيلّا بأنه بإمكاننا البدأ
    iki ismin var ama aptal bir adımı bile atamıyorsun. Open Subtitles اسمان لخص واحد وانت لا تستطيعين عمل خطوة سخيفة واحدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more