23 dakika önce, beyni bir telefon hattı üzerinde hacklendi. | Open Subtitles | قبل 23 دقيقة، دماغها تمّ اختراقه من خلال خطّ هاتف. |
Afkhami'nin bu hattı köstebekle konuşmak için kullanma olasılığı nedir? | Open Subtitles | أعني، ما احتمال أن أفخامي استعمل خطّ عمله للاتصال بالخائن؟ |
Bu gezegeni koruyan ilk ve tek hat olduğumuz halde. | Open Subtitles | حتى لو كنا خطّ الدفاع الوحيد الذي يحْمي هذا الكوكبِ |
Ama sadece iki kişiyiz. Bu daha ziyade çizgi olur. | Open Subtitles | ولكن ليس هناك غيرنا إنها تحتاج إلى أكثر من خطّ |
İmzasını kontrol ettim; bu kesinlikle onun el yazısı. | Open Subtitles | أنا طابقت التوقيعين انه بالتأكيد خطّ يدّه |
Üç inçlik bir disk içerisinde yüz milyar manyetik alan çizgisi var. | TED | مائة مليار خطّ حقلٍ مغناطيسيٍّ في هذا القرص ذو قطر الثلاثة إنشات. |
Her tarafı altınla çevrelenmiş ama içinde tek bir boru hattı var. | Open Subtitles | إنّه مُحاطٌ بالكامل بالذّهب، لكن يُوجد نِظام خطّ أنابيبٍ وَاحدٍ في الدّاخل. |
Ve sonra ödünç alınan bir Apple II'ye deneme sürümünü bir akustik bağlayıcı kullanarak bir telefon hattı üzerinden indirecek ve biz test edecektik. | TED | يقوم بعدها بتحميل إصدارات اختبار على حاسوب أبل قام باقتراضه عبر خطّ هاتفي يستخدم مقرنة صوتية، ثم نجري بعدها اختبارً. |
Dümenin buradan kıça kadar giden ayrı bir hattı vardır. | Open Subtitles | الدفّة لها خطّ مكرّس من هنا إلى المؤخّرة. |
Yaklaşık dört hafta önce aradığım bir kırmızı hat var. | Open Subtitles | كان هناك خطّ ساخن اتّصلتُ عليه قبل حوالي أربعة أسابيع. |
Burada açık bir hat bulmak ne kadar zor bilirsin. | Open Subtitles | أنت تعلمين كم هو صعب الحصول على خطّ مفتوح هنا. |
Oh, Bu iyi. Bu gerçekten çok iyi bir çizgi. | Open Subtitles | أوه، ذلك جيد في الحقيقة، ذلك خطّ جيد جدا |
Mürekkebi farklı fakat el yazısı aynı. | Open Subtitles | الحبر المُستخدم بالكتابة مُختلفاً، لكن خطّ اليدّ مُتطابق. |
Bitiş çizgisi gelecektir. Yeni Buick White Streak bizi geleceğe götürecek. | Open Subtitles | إنّ المستقبل خطّ النهاية وهذه هى بداية عربات المستقبل |
Boru hattını bu arazinin etrafından dolaştıramaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك إنشاء خطّ الأنابيب حول هذه الأرض؟ |
-Kowalski durum raporu! -Ana kanalizasyon hattından sadece 500 metre uzaktayız. | Open Subtitles | كوالسكي، قرر الهدف نحن على بعد 500 قدم عن خطّ حديقة الحيوانات الرئيسي |
Eğer bir şekilde fay hattında bir hareket yaratabilirsek, ilerleyen naquadria'yı yalıtabilir ve zincirleme tepkimeyi kesebiliriz. | Open Subtitles | اذا أمكننا بطريقة ما أن نحدث حركة على طول خطّ الصدع، يمكننا من أن نعزل النكوادريا المتقدّمة ونحطم سلسة التفاعل. |
Yazdığımı hatırlamıyorken benim el yazım burada nasıl olabilir? | Open Subtitles | كيف يكون هذا خطّ يدي إن كنتُ لا أذكر أنّي كتبتُه؟ |
Unutma, telefon hattına ne kadar erken girersen sisteme girecek o kadar çok vaktim olur. | Open Subtitles | كلّما تسرّع تتقدّم خطّ الهاتف، الوقت الأكثر عندي للدخول على نظامهم. |
En azından bu makale polis ihbar hattının çalmasına yaradı. | Open Subtitles | قد دفع المقال خطّ التبليغ للرنّ على الأقلّ |
El yazısını okuyamazsınız belki diye Noel için güzel bir şişe getirdim size. | Open Subtitles | جلبت لكما نبيذ جميل لعيد الميلاد، في حالة لم تستطع قراءة خطّ يدي. |
Bitiş çizgisine kadar itmek gerekir bunu, ya da çekici kullanmak lazım. | Open Subtitles | أنت يمكن أن تدفع هذا عبر خطّ النهاية، أو يسحبه. |
Üzgünüm, sanırım düşüyorsun. Seni sabit hattan geri arasam? | Open Subtitles | عذراً، صوتك ينقطع، أيمكنني الاتصال بك من خطّ ثابت؟ |
Ağaç sınırı boyunca mayın sayısını iki katına çıkarın. | Open Subtitles | ضاعف الألغام المضادة للأفراد على طول خطّ الاشجار |