"رأيتِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • gördün
        
    • gördünüz
        
    • gördüğünü
        
    • görmüş
        
    • görürsen
        
    • gördüğün
        
    • izledin
        
    • görmedin
        
    • görüyorsun
        
    • gördüm
        
    • gördüğünüzü
        
    • görmüştün
        
    • görmüşsündür
        
    • görmüşsün
        
    • gördüğünüz
        
    Şu insanları gördün. Senin için onlar birkaç sıradan insan. Open Subtitles هل رأيتِ هؤلاء الناس ، بالنسبة لكِ ستكتظ بهم الساحات
    Şu ana kadar sadece görmek istediklerini gördün çünki yaşamak istiyorsun. Open Subtitles لقد رأيتِ فقط ما أردتِ أن تريه لأنكِ اردتِ أن تعيشي
    Geçen hafta liman civarında tuhaf bir şeyler gördün mü? Open Subtitles هل رأيتِ أيّ شيء غريب حول الميناء من الأسبوع الماضي؟
    Ve siz içerideyken Kontes, birilerini gördünüz mü, non (hayır)? Open Subtitles وبينما كنتِ في الداخل أيتها الكونتيسة رأيتِ شخصاً ما، صحيح؟
    Hiç bebek bir kuğunun güneş doğarken gözlerini açmasını gördün mü? Open Subtitles هل رأيتِ قط صغير البجع يفتح عينيه عندما تشرق الشمس ؟
    Sana günlüğümü gördün mü diye sordum, sen hayır dedin. Open Subtitles لقد سألتكِ ما إذا كنتِ قد رأيتِ مذكّرتي وأجبتِ بلا
    Yalnız, anne Song Yi'nin yüz ifadesini gördün değil mi? Open Subtitles لكن يا امي رأيتِ تعبير سونج اى اليس كذلك ؟
    Sende kalması en iyisi olur. Ne durumda olduğunu gördün. Open Subtitles أعتقد أنّه من الأفضل أن تحتفظِ بها رأيتِ حالتها ..
    Demek ölmek üzere olan hastanın odasında kırmızı zinnia çiçekleri gördün. Open Subtitles إذن , لقد رأيتِ زهور الزّينة الحمراء في غرفة المريض المتوفي
    Son zamanlarda evde gizlenmiş gibi görünen bir şey gördün mü? Open Subtitles هل رأيتِ أي شيء في البيت مؤخرًا يبدو وكأني ربما خبّأته؟
    Şelalenin üzerinde akan nehri gördün mü hiç? Open Subtitles هل رأيتِ النهر من على قمة الشلالات من قبل؟
    NasıI dans ettiklerini gördün, bir şeyden kurtulmak ister gibi. Open Subtitles ، رأيتِ كيف يرقصون كأنهم يريدون التخلص من شيء
    * Oh, çörek adamı gördün mü? çörek adam, çörek adam? Open Subtitles أوه، هل رأيتِ بائعَ الفطيرة، بائع الفطيرة، بائع الفطيرة؟
    Robin, David'in az önce bana nasıl baktığını gördün mü? Open Subtitles هل رأيتِ الطريقة التي نظر بها ديفيد إلي ؟
    Lanet elimin hareket ettiğini gördün mü, görmedin mi? Open Subtitles أمي، هل رأيتِ يدي اللعينة تتحرّك أم أنكِ لم تريها؟
    Sarışın bir afetin, elektrikli sandalyeye mahkum edildiğini gördün mü hiç? Open Subtitles متى آخر مرة رأيتِ حُكم الاعدام على شقراء جميلة؟
    Son zamanlarda garip bir şey duydunuz mu, veya gördünüz mü? Open Subtitles هل رأيتِ أو سمعتِ أي شيء غير عادي في الآونة الأخيرة؟
    O zaman, geçmişte yaşanmış cinsel münasebet belirtileri de mi gördünüz? Open Subtitles إذاً، رأيتِ ما يدل على علاقة جنسية سابقة، أليس كذلك ؟
    Annene evinizde bir kez çıplak bir "abla" gördüğünü söyledin mi? Open Subtitles هل أخبرتِ أمكِ من قبل أنكِ رأيتِ امرأة عارية في المنزل؟
    Klişenin durumuna hafif kaçması için üzgünüm ama hayalet görmüş gibisin. Open Subtitles اعذريني على الإستهانة الغير مقصودة بعبارتي لكنكِ تبدين وكأنكِ رأيتِ شبحاً
    Ama doğru olmayan bir şeyler görürsen kaç ve kendini kurtar. Open Subtitles لكن, اذا رأيتِ أبداً شيء ما لا يبدو صائباً أركضي للتلال
    Bu doğru değil. gördüğün şey tedavinin yan etkisiydi. Open Subtitles غير صحيح ما رأيتِ كان أثراً رجعياً لمعالجتها
    Hey, Penelope, sen hiç gerçek bir yağmur dansı izledin mi? Open Subtitles بينالوبي هل رأيتِ هل رأيتِ في حياتك اداء رقصة المطر في الحقيقة ؟
    Öyleyse görüyorsun, oylamanın bir yararı yok, değil mi? Open Subtitles هل رأيتِ لا فائدة من التصويت, أليس كذلك؟
    Anneni o gözlerindeki ölü bakışla gördüm, avukat babacığının yalanlarından. Open Subtitles رأيتِ والدتك تعتليها تلك النّظرة الكئيبة من أكاذيب والدك المحامي
    57 gün önce karanlıkta gördüğünüz bir adam hakkında ifade veriyorsunuz ama gördüğünüzü iddia ettiğiniz adamın ismini söylemeyi unutuyorsunuz. Open Subtitles وأخيرًا قدمتِ إفادة، بعدما رأيتِ الشكل بشارعٍ مظلم بـ57 يومًا، لكنكِ نسيتِ بأن تقولي اسم الرجل الذي تدعين أنكِ رأيته.
    Bu kolyelerden daha önce görmüştün, değil mi? Open Subtitles لقد رأيتِ إحدى هذه القلادات من قبل صحيح؟
    Şapkadan tavşan çıktığını görmüşsündür ama tavşandan şapka çıktığını hiç gördün mü? Open Subtitles رأيتِ أرنبـا يُسحب من قبعـة لكـن هـل سبق و شـاهدتِ قبعة تُسحب من أرنب ؟
    Yaptığımız değişiklikleri görmüşsün. Open Subtitles رأيتِ التغييرات التي أحدثناها على الجدول
    Nozowitz'i Ashbaugh ile gördüğünüz tek zaman o zaman mıydı? Open Subtitles وهذه هي المرة الوحيدة التي رأيتِ فيها نوزويتز مع آشبو؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more