Sana Elimden geleni yapacağımı söyledim. - Adını yarışmacı listesine soktum. | Open Subtitles | أخبرتك بأنّني سأبذل جهدي، وقد فعلت قمت بوضع اسمك في القائمة |
Bunun bir daha olmaması için Elimden geleni yapacağım, söz. | Open Subtitles | سأبذل ما بوسعي لأتأكّد من عدم وقوع ذلك ثانية، أعدك. |
Benim dilek hakkım yok, ama kesinlikle diyebilirim ki Sylvia Earle'nin dileğini desteklemek için Elimden gelen her şeyi yapacağım. | TED | الآن ليس لدي أمنية، لكني بالتأكيد أستطيع القول أنني سأبذل قصارى جهدي لدعم تحقيق أمنية سيلفيا إيرلي. |
Belmont'a ve güzel Porşa'ya gidebilmen için her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | سأبذل أقصى مايمكننىً حتى يمكنك الذهاب الى بيلمونت وبورشيا الحسناء |
Şayet ilerlememi uygun görürseniz Elimden gelenin en iyisi yapacağıma söz veriyorum. | Open Subtitles | إذا رأيتما أنّه من المناسب السماح لي با التقدّم أعدكما، أنني سأبذل قصارى جهدي. |
- Hepsini yemelisin, yoksa aşçı küplere biner. - Elimden geleni yaparım, Maxim. | Open Subtitles | عليك أنهاءه وألا سيشعر الطباخ بالإهانة سأبذل قصار جهدى |
Cevap verebileceğim bir şeyse, Elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | إن كان شيئاً يمكننى الإجابة عليه سأبذل قصارى جهدى |
- Hepsini yemelisin, yoksa aşçı küplere biner. - Elimden geleni yaparım, Maxim. | Open Subtitles | عليك أنهاءه وألا سيشعر الطباخ بالإهانة سأبذل قصار جهدى |
Cevap verebileceğim bir şeyse, Elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | إن كان شيئاً يمكننى الإجابة عليه سأبذل قصارى جهدى |
Ama politik nedenlerse, sadece barodan atılman için uğraşmayacağım görevi kötüye kullanma suçundan kovuşturulman için Elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | لكن لو أنها سياسية، فأنا لن اقوم فقط باتخاذ خطوات لإقصائك بل ايضا سأبذل قصارى جهدي لمحاكمتك على القيام بعمل محظور مهنيا |
Müfettiş ile beraber içeri girdiğimizde, büroksiden kurtulmanız için Elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | عندما نتقابل مع المحقق سأبذل قصارى جهدى لأقطع الشك باليقين. |
- Onunla tanışmayı çok isterim. - Elimden geleni yapacağım, madam. | Open Subtitles | حسنا, اود ملاقاتها سأبذل قصارى جهدي ، سيدتي |
Elimden geleni yaparım. Bunu bilerek gidebilirsin, tamam mı? | Open Subtitles | سأبذل قصار جهدي، بوسعك أن تعرف هذا، إتفقنا؟ |
Elimden geleni yapıp, şefkatinize layık olmaya çalışacağım. | Open Subtitles | سأبذل قصارى جهدي لأستحق كرمهم البالغ هذا |
Evet, ve eğer bir hasar olursa, onu kontrol etmek için Elimden gelenin en iyisini yapacağım. | Open Subtitles | نعم ، وإذا كان هناك ضرر حقيقي سأبذل قصارى جهدي للسيطرة عليه |
- Yani, Yapabileceğimin en iyisini yapacağım. - Bütün istediğim bu. | Open Subtitles | ـ أعني أنني سأبذل ما في وسعي ـ هذا كل ما أطلبه |
Gelecek sefer daha iyisini yaparım. | Open Subtitles | سأبذل جهداً أفضل بالمرّة المقبلة |