"سأضع" - Translation from Arabic to Turkish

    • koyacağım
        
    • koyuyorum
        
    • koyarım
        
    • vereceğim
        
    • koyayım
        
    • alacağım
        
    • yerleştireceğim
        
    • senin
        
    • takacağım
        
    • bırakıyorum
        
    • koydum
        
    • yapacağım
        
    • bırakacağım
        
    • sıkarım
        
    • sıkacağım
        
    - Evet, anlamıştım. Peynirli kekine biraz ıstakoz kuyruğu koyacağım. Open Subtitles سأضع أيضاً بعض من ذيول سرطان البحر و كيك الجبنة
    Ben de fırsatımı değerlendireceğim, kendimi ortaya koyacağım ve okumayı yapacağım. Open Subtitles لذا أنا سأخذ فرصة و سأضع نفسي هناك وأنا ساقوم بالقراءة
    Bak şimdi, Hepsini buraya koyuyorum biraz şundan ve biraz da şundan. Open Subtitles أترى سأضع كل هذا هنا و سأضيف هذا و القليل من هذا
    Eğer daha iyi hissedeceksen evin önüne bir araba koyarım, belki geri gelirler. Open Subtitles لو كان هذا سيُشعرك بتحسّن سأضع سيّارة تُراقب المنزل من المُحتمل أن يعودوا
    Benny, silahımı yere indirip telefona cevap vereceğim, tamam mı? Open Subtitles بينى أنا سأضع سلاحى أرضاً وسأجيب على الهاتف حسناً ؟
    Bu gece kalın ve dinlenin. Ben atlarınızı ahıra koyayım. Open Subtitles إبقيا وإرتاحا الليلة، سأضع حيوانك في الإسطبل
    - Bunu dışarı koyacağım ki, millet görüp arka kapıdan gelsin. Open Subtitles سأضع هذه اللافتة بالخارج لأخبر النّاس أن يأتوا من الباب الخلفي
    Yaşlı bir adamın horladığını görmek için gece treninin içine bir alaycıkuş koyacağım. TED سأضع طير محاكي في قطار منتصف الليل لأسمع رجل مسن يشخر.
    Ve işte buraya ben dünyanın tüm ülkelerini yerleştireceğim. Hepsi bir nokta ile gösterilecek. Ve bunun üstüne bir de ortalama ilişkiyi gösteren bağlanım doğrusunu koyacağım. TED وهناك سوف أضع كل بلدان العالم، كل بلد سأمثّله بنقطة، وفي الأعلى سأضع خط الانحدار الذي يبيّن العلاقة التقريبية.
    Arka taraf doldu. Kalan benzini koltuğa koyacağım. - Bırak! Open Subtitles المؤخرة مليئة , سأضع باقى الوقود على المقعد
    Vidaları plastik bir torbaya koyacağım. Yoksa onları kaybedeceksin. Open Subtitles سأضع المسامير في كيس بلاستيكي أن ستضيعهم فقط
    Oyuncakları görüyor musun? Tamam, bunu buraya koyuyorum ve bunu da sana veriyorum. TED هل ترى هذه الألعاب؟ سأضع واحدة هناك، وسأعطيك هذه.
    Bunu buraya koyuyorum, ve bunu kaynaktan uzaklaştırdığımda spirali görebiliyorsunuz. TED سأضع هذا هنا، وأثناء ابتعادي عن المصدر، ستلاحظون اللولب.
    Arabadan inersen, yemin ederim yatağına zehirli yılan koyarım. Open Subtitles تحرك من السياره و أقسم بالله أننى فى يوم ما سأضع فى سريرك أفعى سامه
    Çok fazla çile ve acıya sebep oldun. Buna bir son vereceğim. Open Subtitles لقد قمت بالتسبب في كثير من الألم والمعاناة، و سأضع حد لهذا
    Haklıydın. Adamın dikiz aynasını arabanı üstüne koyayım. Open Subtitles أنتِ محقّة، سأضع مرآة هذه السيارة الجانبية على السقف
    Ona dokunduğunu görürsem bir silah alacağım ve senin ona dokunduğun uzvuna sıkacağım. Open Subtitles إذا رأيتك تلمسها، سأضع رصاصة في أي جزء من جسمك الذي قمت بلمسها.
    Şimdiye kadar bir şey rapor edilmedi; ama ismini sistemimize yerleştireceğim... Open Subtitles لم يتم الإبلاغ عن أي شيء هنا لكني سأضع إسمه بسجلاتنا
    İtirafı imzala yoksa kalemi eline sıkıştırıp bunu senin için yaparım. Open Subtitles وقع الإعتراف, أو سأضع هذا القلم بيدك و أفعلها بدلاً عنك
    Dinleme cihazı takacağım ve bir polisten para sızdırışını kaydedeceğim. Open Subtitles سأضع مكرفوناً لأسجل محاولتها في ابتزاز ضابط شرطة
    Kapıya bırakıyorum. Kendiniz alabilir misiniz? Open Subtitles لذلك سأضع ذلك هنا ويمكنك ان تأخذه للداخل
    Şekeri kremaya koydum, sonra hepsini kahveye ekledim. Open Subtitles سأضع السكر على الكريمة ثم اضعهما فى فنجانى
    Bunu partnerime bırakacağım. Bana kimi verdiler? Open Subtitles أنا سأضع واحده من هذه علي شريكي من الذي حصلت عليه؟
    Kendi yoldaşlarımı sattığım gün beynime bir kurşun sıkarım. Open Subtitles لكن اليوم الذي أخون فيه إخوتي هو اليوم الذي سأضع فيه رصاصة في رأسي
    Eğer 5 saniye içinde kendinizi göstermezseniz çocuğun kafasına sıkacağım. Open Subtitles إن لم تُظهر نفسك خلال 5 دقائق، سأضع رصاصة برأسه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more