"سبباً" - Translation from Arabic to Turkish

    • sebep
        
    • neden
        
    • sebebi
        
    • nedeni
        
    • bahane
        
    • sebebim
        
    • gerek
        
    • nedenim
        
    • sebebin
        
    • nedenin
        
    • gerekçe
        
    • nedenleri
        
    Kutsal Engizisyon'un yerinde hükmüne itiraz etmek için hiç bir sebep bulamıyorum. Open Subtitles لكني لا أجد سبباً يجعلني أفند الحكم العادل الذي أصدرته محكمة التفتيش
    Bana bir tek düzgün sebep ver, seni bırakmamam için. Open Subtitles أعطني سبباً واحداً يجعلني لا ينبغي علي أن أرسبك الآن
    Ve seni didik didik ediyoruz. Dolayısıyla beni neden koruduğunu anlamıyorum. Open Subtitles و أنت كذلك, لذلك لا أرى سبباً يمنعكم من الحديث عني
    Ve ben bunun içmek için yeterli bir neden olduğunu düşünürdüm. Open Subtitles وأنا دائماً إعتقدتُ ذلك و كَانَ سبباً بما فيه الكفاية للشُرْب
    Beraber çalıştığın herkes gitti. Bunun da bir sebebi var. Open Subtitles كل من عملت إلى جانبه تمّ صرفه، وهناك سبباً لذلك.
    Anissa'nın ağabeyinin hapiste olmasının iyi bir nedeni olduğunu düşünmek isterdim. TED كنت أود تصور أن هناك سبباً مقنعاً يبرر سَجنَ أخي أنيسا.
    Burada, şu anda boğazını deşmemem için bana bir sebep göster. Open Subtitles أعطني سبباً واحداً لمَ لا يجدر بي ثقب رقبتك بهذه اللحظة
    Burada, şu anda boğazını deşmemem için bana bir sebep göster. Open Subtitles أعطني سبباً واحداً لمَ لا يجدر بي ثقب رقبتك بهذه اللحظة
    Bak bakalım bir bağlantı ya da çocuğa öfkelenmesi için sebep var mı. Open Subtitles لِنرى إن كانت هُناك علاقة بالأمر أو سبباً ليجعله حاقداً على ذلك الفتى
    Bilmiyorum. Sanırım, bunu yapmak için iyi bir sebep bulamadım. Open Subtitles لا أعلم، أظن أني لم أجد سبباً مقنعاً لفعل ذلك
    Burada güvenden hissetmeni ve belki de gülümsemek için sebep bulmanı istiyorum. Open Subtitles أريدكِ أن تشعري بالأمان هنا و أن تجدي سبباً يُمكنكِ من الإبتسام
    Ve ben bunun içmek için yeterli bir neden olduğunu düşünürdüm. Open Subtitles وأنا دائماً إعتقدتُ ذلك و كَانَ سبباً بما فيه الكفاية للشُرْب
    Pekala, cevap ver bakalım. T hücre sayısı neden düşer? Open Subtitles حسناً , إذاً أعطني سبباً لماذا مستوي الخَلاَيا التَّائِيَّة منخفض؟
    - O zaman onlara peşime düşmeleri için bir neden vermeyeceğim baba. Open Subtitles حسنا عندئذ لن اعطيهم سبباً يشعرهم ان عليهم ان يتعقبونا يا ابي
    Ya bana âşıksın, ya da beni takip ettirmenin başka bir sebebi var. Open Subtitles موظفيك يلاحقونني. فإن لم تكوني معجبة بي، أعتقد أن هناك سبباً وجيهاً لذلك.
    neden böyle bir şey yapmak için sebebi olsun ki? Open Subtitles ريلان : مالذي سيجعله يملك سبباً ليفعل شيئا كهذا ؟
    Aslında bence bu miyopluğun Silikon Vadisi'nin olduğu yere yerleştirilmesinin bir nedeni var. TED وأعتقد بالفعل أن هناك سبباً لقصر النظر هذا في موقع وادي السيليكون نفسه.
    Umarım bizim pisliğin bunu bildirmemesi için iyi bir nedeni vardır. Open Subtitles أتمنى أن ذلك الأحمق يجد سبباً يجعلهُ لايقوم بالتليغ عن هذا
    Tamam, öyleyse bana şu Zen ustasının adresini ver. Uğramak için bahane uydururum. Open Subtitles حسناً، أعطيني عنوان السيد، سأصنع سبباً للزيارة
    Kaderim yerine getirildi. Artık kalmak için bir sebebim yok. Siz gidin. Open Subtitles لقد وفيت بعهدى ،لايوجد سبباً لبقائى هنا إذهبوا الآن
    Böyle daldığım için özür dilerim ama korkmanıza gerek yok. Ooh! Open Subtitles آسفة على إقتحامي المكان هكذا، لكن ليس هناك سبباً لأن تخاف.
    Onunla hep konuşmak istemişimdir, ama şimdiye dek hiç nedenim olmadı. Open Subtitles لطالما رغبت في التحدّث معها، لكني لم أجد سبباً لذلك حتى وقتنا هذا.
    Bir sırra ortak olduysan iyi bir sebebin olduğundan kuşkum yok. Open Subtitles إن وافقت على عدم البوح بهذا السرّ، أنا واثق أنّ لك سبباً وجيهاً.
    Afrikanca öğrenmen için bir nedenin varsa,marjorie bu kitapı okuyabilirsin. Open Subtitles إذا كان هُناكَ سبباً في تعلّم الأفريكانيّة فهو هذا الكتاب
    Rahatsız olmuş olsa bile, bu sebepsiz ayrılmasına gerekçe olmaz. Open Subtitles حتى لو أنها شعرت بالإهانة فذلك ليس سبباً كافياً لترحل
    Herhangi bir sırrınızı açığa çıkarmadı ve peyzaj kurslarınızı sormak için haklı tıbbi nedenleri vardı. Open Subtitles هي لم تفش أيّة أسرار وكان لديها سبباً طبيّاً مشروعاً للسؤال عن صفكِ لتجميل الحدائق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more