"ستخبر" - Translation from Arabic to Turkish

    • söyleyecek
        
    • söyleyeceksin
        
    • söyler
        
    • anlatacak
        
    • anlatacaksın
        
    • diyeceksin
        
    • söylemek
        
    • söylersin
        
    • söyleyeceksiniz
        
    • bahsedecek
        
    • söyleyecekti
        
    • söyleyecektin
        
    • söyleyeceğini
        
    • söylemeyecek
        
    Bu salaklara deli olmadığımı söyleyecek misiniz ? Open Subtitles هـلّ ستخبر هؤلاء الحمقى بأنّي لست مجنوناً؟
    Nasıl gerekli bir şey yaptığımı Tüccar'a söyleyecek misiniz? Open Subtitles ستخبر رجل الأعمال، ألست كذالك؟ إلى أي مدى كنتُ أساسياً.
    Babana, bu hediyeyi sana kimin verdiğini söyleyeceksin, değil mi Wilhelm? Open Subtitles ستخبر والدك عن الذي قام باعطاء هذه الهدية لك أليس كذلك ؟
    Eğer bu yaptığını anneanneme söylersem o da ailene ve okuldakilere söyler ve tabii polise senin bir hırsız olduğunu bildirir! Open Subtitles وإنأخبرتُجدتي.. ستخبر والديك وكلمنفي المدرسة.. والشرطة بأنك لصة ..
    Sarah'ya tüm bunları anlatacak mısın? Yani, istediğin bu değil mi? Open Subtitles هل ستخبر ساره عن هذا الأمر؟ اعنى، هذا ما تريده، صحيح؟
    Çeneni kapa! - Şuna mı herşeyi anlatacaksın? Open Subtitles توقف عن هذه الأحاديث هل حقا ستخبر هذا الشخص؟
    Zodyakın kayıp olduğunu anlayınca Keamy'ye ne diyeceksin? Open Subtitles ماذا ستخبر كيمي اذا انتبه ان العوامة ليست موجودة؟
    Ne olduğunu söyleyecek misin? Open Subtitles أنت ستخبر ني ماذا هو؟ عبرته إلى بعد الميلاد.
    Hayır, yani Russell'a söyleyecek misin yoksa Barb'ın onu mahvetmesini mi bekleyeceksin? Open Subtitles لا , لقد كنت اعنى هل ستخبر راسل ام ستتركة يُعجب ب بارب ؟
    O adamların ne yaptığını kanun adamlarına söyleyecek misin? Open Subtitles هل ستخبر المرشالات عما بدر من أولئك الرجال؟
    Onu bırakıp buraya yollamalarını söyleyeceksin. Open Subtitles ستخبر أحدا أن عليه أن يطلق سراحه ويرسله إلى هنا
    Garsona buzlu kahvenin senin olduğunu mu söyleyeceksin? Open Subtitles , هل ستخبر النادل أن القهوة المثلجة كانت لك؟
    Büyük jüriye ne söyleyeceksin, Frankie? Open Subtitles بم ستخبر هيئة المحلفين الكبرى، يا فرانكي؟
    Kahretsin, bu şeyleri neden içiyorum biri bana söyler mi? Open Subtitles الله، ستخبر شخص ماي لماذا أدخن هذه الأشياء؟
    Ve biz neler olduğunu anlıyamıyorduk ve sonunda baklayı çıkardı bakın, kimseye söyler misiniz? Open Subtitles وأخيرا أفشى بدون تفكير أنظر هل ستخبر أحدا؟ تعرف بأنني قلت لن اكذب عليك.
    Hayır, herkese anlatacak, ama sorun değil. Open Subtitles كلا, الآن ستخبر جميع الخلق ولكني لا أمانع
    Bana anlatmadıklarını Guantanamo'da, çok daha rahatsız şartlarda anlatacaksın. Open Subtitles ستخبر المستجوبين في جوانتانمو ونظرا لهذه الظروف سأسألك مرة اخيرة
    Diğer oğlun sana ağabeyinin nerede olduğunu sorduğunda ona ne diyeceksin? Open Subtitles وماذا ستخبر ابنك الآخر ما حدث لأخيه الأكبر ؟
    Kimseye söylemek üzerime farz değil ama durumu kontrol altına almalısın. Open Subtitles لا افترض انك ستخبر احداً لكنك مسيطر على الموقف
    En iyi arkadaşına, evlenmek istediği kızla yattığını nasıl söylersin? Open Subtitles صحيح، هل ستخبر صديقك المفضل . ؟ أنك تنام مع البنت التي يريد أن يتزوجها ؟
    Siz de babanıza, sakatlığınızla bir ilgim olmadığını söyleyeceksiniz. Open Subtitles وانت ستقسم إنك ستخبر أباك انه لا دخل لي في بتر يدك
    Anne Phyllis'e burada olduğumu mu söyledin? Sonra bütün herkese benden bahsedecek. Open Subtitles أمي ، هل اخبرتي فيلز بقدومي ،الآن ستخبر كل من في الحي
    Kapkaç yaptılar ve kadın da bunu polislere söyleyecekti. Open Subtitles لقد قاموا بعملية نهب وهي كانت ستخبر الشرطة
    Madem herkese fahişe olduğumu söyleyecektin neden kendi kıyafetlerimi giydirmedin? - Öyle bir şey yapmadım... Open Subtitles لا ما اقصده هو اذا ما كنت ستخبر الجميع بحقيقه كوني فتاه ليل
    Babama söyleyeceğini biliyordum, o da bana dokunan herkesi... öldüreceğini söylerdi. Open Subtitles ،عرفت أنها ستخبر أبي وهو لطالما قال أنه سيقتل من يلمسني
    Kız arkadaşına çenesini kapamasını söyleyecek misin söylemeyecek misin? Open Subtitles هل ستخبر صديقتك ان تغلق فمها ام لا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more