"شعرتُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • hissediyorum
        
    • Sanki
        
    • hissediyordum
        
    • düşündüm
        
    • hissetmiştim
        
    • geldi
        
    • gibi hissettim
        
    • hissettiğim
        
    • kendimi
        
    • hissederdim
        
    • his
        
    • hissetmeye
        
    • hissettirdi
        
    • hissettiğimi
        
    • hissettirmişti
        
    Her an, her konuda ona gidebilirmişim gibi hissediyorum, o da bana gelebilir. Open Subtitles شعرتُ أن يمكنني اللجوء إليه في أية وقت, و لأية شيء, و يمكنه هو اللجوء إليْ.
    Eğer kanını içseydim, Sanki bir şeyler sona erecekmiş gibi geldi. Open Subtitles شعرتُ بأنني لو شربتُ من دمائك ، فإن شيئاً ما سينتهي
    O sırada, ben dünyadaki tek deri ceketsiz insan gibi hissediyordum. Open Subtitles شعرتُ كأنني الوحيد على وجه الأرض الذي لا يملك معطفاً جلدياً
    Bu hayatın sağlıksız olduğunu düşündüm ve onu kırsalda yaşamaya ikna ettim. Open Subtitles شعرتُ أن حياة كتلك غير صحية و أقنعته بالعيش هنا في الريف
    Evet. Ben de cüceyi altın kazanına giderken takip ettiğimde aynısını hissetmiştim. Open Subtitles أجل، هذا ما شعرتُ به عندما تتبّعتُ ذلك المُتشيطن إلى وعائه الذهبي.
    David'siz geçen bir kaç hafta bana aylar gibi geldi. Open Subtitles الأسابيع القليله التى قضيتها من غير ديفيد شعرتُ أنها شهور
    Ben durumu iyi açıklayamıyormuş gibi hissettim ve eminim o açıklayacaktır. Open Subtitles شعرتُ بأني لم أكن أشرح الأمور بشكلٍ جيد وأعلم بأنهُ يستطيع
    Dava süresince tanıdığımı hissettiğim birine. Open Subtitles وشخص شعرتُ بضرورة التعرف عليه خلال المحكمة
    Yinede,bazıyönleriyle, hayatımın gerçekten yeni başladığını hissediyorum. Open Subtitles ومع ذالك ، شعرتُ في بعض الأحيان أن حياتي بدأت الآن حقاً
    Bütün bu sinir bozucu şeyler yüzünden kendimi çok kötü hissediyorum. Open Subtitles شعرتُ بالاستياء الشديد لكوني مزعجة للغاية, تعلمين؟
    Sanki Güneş sistemimizden ayrılmış, yabancı bir dünyada durmuş, olan bitene bakıyormuşum gibiydi. TED شعرتُ وكأنني غادرتُ نظامنا الشمسي ووقفتُ في عالم غريب ما، أتأمّل الخلق.
    Sanki ciğerlerime yeterince hava gelmiyormuş gibi bir hisse kapıldım. Open Subtitles شعرتُ كمـا لو أنّ الهواء لا يستطيع أن يصل إلـيّ بصورة جيّدة
    Söylemedi ama üzüldüğü şeyin bizden çok daha öte bir şey olduğunu hissediyordum. Open Subtitles حسناً، لقد أبت إخباري، لكنّي شعرتُ أنّها مُتضايقة حول شيء أكبر من علاقتنا.
    Hayatımın tutkusunu ve amacını bulmuş gibi hissediyordum. TED شعرتُ وكأنّني قد وجدتُ شغفي وهدفي في الحياة.
    İyi ama buradaki gelişmelerden sana bahsetmek iyi olur diye düşündüm. Open Subtitles جيدة ولكني شعرتُ أنه من الانصاف أن أبلغكِ بالتطورات الأخيرة هنا
    Ben, belki, sizi tekrar kaçırmak için gelmiştir diye düşündüm ve endişelendim. Open Subtitles ففكَرت بأنهم ربما جاؤوا من أجلِكَ مرة أخرى لذا شعرتُ بالقلق الشديد
    Komik. Ben bunun yaratma gücüyle ilgili olduğunu düşünmüştüm. Bunu kendimde hissetmiştim. Open Subtitles لطالما تخيّلتُ أنّ الأمر يدور حول قوّة الإبداع، فقد شعرتُ بذلك بنفسي.
    Dokuzdan beşe kadar sürekli çalışıyordun. Bir ayakkabı satıcısı gibi hissetmiştim. Open Subtitles . عمل بلا كلل من التاسعة حتى الخامسة شعرتُ و كأنني بائع أحذية
    David'siz geçen bir kaç hafta bana aylar gibi geldi. Open Subtitles الأسابيع القليله التى قضيتها من غير ديفيد شعرتُ أنها شهور
    Birkaç dakikalığına aptal gibi hissettim ama sonuç iyi oldu. Open Subtitles حسنـاً، شعرتُ بالغبـاء لبضعة دقـائق، لكن تمّ معـالجة الأمر بشكل جيّد
    İlki bir uyuşturucu satıcısıydı - Onu arabamla ezdim. hissettiğim - hissettiğim mükemmeldi, Open Subtitles كان أوّل واحد تاجر مخدّرات صدمته بسيّارتي، شعرتُ بشعور رائع
    Dur, dur. Aramamın sebebi bugünkü davranışım için kendimi kötü hissetmemdi. Open Subtitles أنتظرِ , أنتظرِ , أتصلتُ لانِ شعرتُ بسوء عن كيفيه تصرفِ
    Ama başardığımda evrenle aramda derin bir bağ hissederdim TED لكن عندما قمتُ بذلك، شعرتُ بهذا الإحساس العميق للتواصل مع الكون.
    Ne olduğunu bilmiyorum, ama tehlikeli bir his uyandırdı. Bir çeşit teknik olmalı. Open Subtitles لا أعلم ماذا كان ذلك، لكنّي شعرتُ بالخطر، لا بدّ أنّه أسلوبٌ ما.
    Her gün,çocuk yapmamız için,başımın etini yerdi gittikçe daha çok baskı hissetmeye başladım. Open Subtitles كانت تلح عليّ كل يوم كي أمنحها طفلاً لقد شعرتُ بالضغط أكثر وأكثر
    Pek anlamadım ama bir şey hissettirdi bana. Open Subtitles و لم ألإهم أي شئ منها لكنني شعرتُ بشئ ما
    İlk başta anlamamıştım, torununu görünce neler hissettiğimi... Open Subtitles لم افهم ذلك في البداية ما شعرتُ به عندما رأيت حفيدكِ
    Ve bu bana senin de bana karşı duyguların varmış gibi hissettirmişti. Open Subtitles ومن المؤكد أنني شعرتُ أنكَ تكنُّ مشاعر لي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more