"صُنع" - Translation from Arabic to Turkish

• yapılmış
• yapıldı
• yapımı
• yapılmıştı
• yaratmak
• yapıldığı
• yaratıldı
• üretilmiş
• yaratılmış
• yapabilirim

Çelik askeri derecede, bir bombaya dayanacak şekilde yapılmış. Ama sana dayanamaz.
الفولاذ من الدرجة العسكريّة وقد صُنع ليصمد ضدّ القنابل، لكن ليس ضدّك.

Mesela, gördük ki; pamuk liflerine -- gömleğimin yapılmış olduğu madde -- çok az yüzdeyle nanoselüloz eklediğimizde dayanıklılığı inanılmaz bir şekilde artıyor.
على سبيل المثال لقد أظهرنا أنّ إضافة نسبة صغيرة من النانوسيلولوز إلى ألياف القطن نفسها التي صُنع منها قميصي يزيد قوتها بشكل كبير

Çünkü bana 6.000 dolara patladı ve bana özel yapıldı.
لأنه كلفني 6 آلاف دولار و قد صُنع خصيصاً لي

İnsan yapımı hapishaneler. Ve içerdesindir!
السجون من صُنع الإنسان, أنت تقضي على أوانك

O video 2011 baharında yapılmıştı ve bugün itibariyle neredeyse 20 şehre gittim ve neredeyse 2000 kişiyi fotoğrafladım.
صُنع ذلك الفيديو في ربيع 2011 و الي يومنا هذا لقد سافرت الي حوالي عشرين مدينة و صورت حوالي الفين شخص.

Teknolojinin her şeyi mümkün kıldığı bir dünyada illüzyonlar yaratmak mümkün mü?
هل من الممكن عمل الخدع في عالم يمكن فيه للتقنية صُنع أي شيء؟

Sahteyse epey iyi yapılmış çünkü okun ucunu görüyorsun ya kavisli.
حسناً ، إن كانت عصا فقط فهي صُنع محلي مُتقنْ لأنك تري النصل

Sanki benim için yapılmış. Bir subay pardösüsü.
من الأرجح أنّه صُنع من أجلـي معطف ضـابط.

Lanet şey savaş başlatmak için yapılmış.
اللعنة على ذلك, هذا الشيء صُنع لبدء الحرب

Suskun Çinli rahibeler tarafından yapılmış.
صُنع بواسطة الراهبات الصينيات تلك هى البراعة

Çok darbe alacak şekilde yapılmış ancak dövüşemez.
صُنع ليتلقى الكثير من الضربات لكن لا يمكنه توجيه ضربات قوية.

Bu güzel şey son derece sağlam ve esnek kompozitten yapılmış.
هذا الجميل صُنع من مركّبات قوية جدّاً ومرنه.

Bu, bahsettiğim aynı AIR-INK'ten yapıldı.
لقد صُنع من نفس إير إنك الذي أتحدث عنه.

Binbaşı Kusanaginin vücudu da Megatech'de yapıldı.
لكن جسد الرائدة صُنع أيضًا بواسطة ميغاتك.

Bu şey, mahzenindeki yerlilerle taşınmış. Bence o cehennemde yapıldı.
هذا الشيء الذي جيء به مع قاطنة قبوك، أظنه صُنع في الجحيم.

Şu anda, Sovyet yapımı lazer mikrodalga ışın dağıtıcı birime bakıyorsun.
أنتم تنظرون إلى صُنع سوفيتي وحدة تفريق شعاع ليزر ميكروويف.

Uçaklar, helikopterler, hatta maket uçaklar yani kısacası insan yapımı uçan her alet herhangi bir insana ya da yapıya zarar vermeden yere indirildi.
الطائرات، المروحيات وحتى الطائرات الصغيرة كل شىء يطير من صُنع الإنسان يتم إنزاله بدون أى ضرر للبشر والممتلكات

Filmin yapıldığı yıllarda film dekorları için çok sık kullanılmayan reçineden yapılmıştı.
كان مصنوعاً من الراتنج، الذي كان مادة شائعة لدعامات الأفلام في الوقت الذي صُنع فيه الفلم.

Kendi âlemleri yaratmak için güçleri ile tanrı-benzeri varlıklar.
كائنات تشبه الآلهة لديها القدرة على صُنع أكوان خاصة بها

Kötülük bu kış doğmadı yaratıldı.
لمْ يولد الشرّير في هذا الشتاء بل صُنع

Londra'da üretilmiş olmalı.
لا بد وأنه صُنع في لندن

Pee-Wee bir çocuk ve onun tüm dünyası biz Pee-Wee'yi bir çocuk olarak algılayalım diye yaratılmış.
بي وي هيرمان هو طفل، صُنع كل عالمه بالكامل لنرى بي وي كطفل.

- Margaritaları ben yapabilirim. - Bugün yoğunum, Celia.
بإستطاعتي صُنع المشروبات أنا مشغولة الليوم, سيليا