Tüm yol boyunca klimayı çalıştırıyoruz ve asla aşırı ısınmayla karşılaşmıyoruz. | TED | ننعم فيها طوال الطريق بمكيف الهواء، دون أن نواجه اي ارتفاع في حرارة المحرك. |
Normalde bizi, okula doğru giderken köprüyü geçene kadar... Tüm yol boyunca takip ederdi. | Open Subtitles | في العادة، كان يتبعنا طوال الطريق يعبر الجسر باتجاه المدرسة |
Ve hatta bazı anketler onun yolun sonuna kadar başarıyla gideceğini öngörmekteydi. | TED | وقد كانت هناك بعض إستطلاعات الرأي التي قالت أنها ستواصل طوال الطريق. |
Eğer onu çıkarabilirsek, bütün yolu yürümek zorunda kalmayız. | Open Subtitles | لو استطعنا إخراجه ، ربما لن تضطري للسير طوال الطريق |
- Yani Tüm yolu, bana yeni bir başlangıç yaptığını söylemeye mi geldin? | Open Subtitles | -وأنتي جئتي طوال الطريق إلى هنا لإسقاط المعارف التي ستبدأين بها صفحة جديدة. |
Evet. Gri yunuslar bizi yol boyu izledi. | Open Subtitles | نعم, فالدلافين الرمادية كانت تتبعنا طوال الطريق |
Burada da kalabiliriz ya da o kadar yolu yürür arabaya gideriz. | Open Subtitles | حسناً، إمّا يمكننا البقاء هنا... أو العودة إلى السيّارة مشياً طوال الطريق |
Babam ve Max amca arabayı Ta İsviçre'ye kadar itecek mi? | Open Subtitles | هل سيدفع أبي و العم ماكس السيارة طوال الطريق إلى سويسرا؟ |
onca yolu çocuklarımla yüzmek için mi geldiniz? | Open Subtitles | أتيتما طوال الطريق إلى هنا فقط كي تقفزا وتسبحا برفقة الأطفال، أليس كذلك؟ |
O büyük ve ağır masaj yatağını aldım Taa taksiye kadar götürdüm! | Open Subtitles | فحملت المائدة، مائدة التدليك الكبيرة الثقيلة تلك، طوال الطريق إلى سيارة الأجرة! |
Tüm yol boyunca onunla konuştum. | Open Subtitles | وبقيت أتحدث على الهاتف طوال الطريق إلى المستشفى |
Bunu söyleyen de eve gelene kadar Tüm yol boyunca olabilecek en kötü saç kesimine sahip olduğumu söyleyen kadın. | Open Subtitles | هذا صادر من المرأه التى قضت طوال الطريق الى هنا تخبرنى أنى لدى اسوأ قصه شعر لوجهى |
Tüm yol boyunca Berlin'e neden gittiğimizi bir kere bile sormadın. | Open Subtitles | رحله السياره بأكملها طوال الطريق الى المطار و الى هنا لم تسألنى لماذا نحن ذاهبون الى بيرلين |
Hayır, yalnızca sokağın sonuna kadar gitti fakat sen okula kadar gideceksin. | Open Subtitles | -لا، فقط حتى نهاية الشارع . لكنك ستذهب هكذا طوال الطريق للمدرسة. |
Bu savaşta sonuna kadar ön cephede yer aldık. | Open Subtitles | نحن كنا في الواجهة الأمامية لهذة الحرب طوال الطريق |
Ona istersen hayran ol, ama bütün yolu gideceğine emin olmadan Uzakdoğu sporlarına girme. | Open Subtitles | أُعجب به إن أردت لكن لا تتعلم فنون الدفاع عن النفس .مالم تكون راغباً في السير طوال الطريق |
Beni Tanrıya o getirdi ama bütün yolu yürümeyi reddediyor. | Open Subtitles | قدّمتني لله ولكنها رفضت أن تتبعني طوال الطريق |
- Daha bakmadım. Beraber bakabilelim diye Tüm yolu koştum. | Open Subtitles | أنا ركضت طوال الطريق إلى البيت لننظر إليه معاً . |
yol boyu dayanırım diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | لذا أعتقد بأنه يمكنني القيادة طوال الطريق |
New York'tan o kadar yolu buraya otobüsle mi geldin? | Open Subtitles | جئتِ طوال الطريق من نيويورك إلي هنا بحافلة ؟ |
Fin, 3 kısa hafta içinde benim umutsuz saplantımı senden, Talullah'ın annesinden ve şimdi de Ta New York'Ta James'ten duydu. | Open Subtitles | فين , خلاص ثلاث أسابيع قصيرة سمع عن هوسي اليائس منك ومن والدة تالولا والآن من جيمس طوال الطريق إلى نيويورك |
Yağmurda onca yolu geliyorsun ve numarayı getirmiyorsun. | Open Subtitles | لقد ذهبت طوال الطريق فى المطر و لم تُحضر الرقم |
26,000 feet'te uçmaktayız, 30,000 feet'e doğru tırmanıyoruz... ve gökyüzü bulutsuz Taa Las Vegas'a kadar. | Open Subtitles | نحن نطير على ارتفاع 260000 قدم وسنرتفع الى 3000000قدم ولدينا سماء صافية طوال الطريق الى لاس فيجاس |
Çünkü bu orospu çocuğuyla Teksas'tan buraya kadar uğraşmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لانه كان علي ان اصارع هذا الحيوان طوال الطريق من تكساس |
Bu yolda kaç tane iyi parti kızı kaybettik. | Open Subtitles | لقد فقدنا العديد من فتيات الحفلات طوال الطريق |
O... Bütün yol boyunca yaptırttığı çılğın ağır nefes eğzersizleri beni çıldırtıyor. | Open Subtitles | إنها تجعلني أفعل هذا الجنون تتنفس طوال الطريق للمدرسة من اجل التمارين |
Beni ve annemi oraya kadar sürükledi sonra bir gemide göreve çıktı. | Open Subtitles | اخذنى انا و امى طوال الطريق لهناك ثم اخذ مهمة على سفينة |
Sen onu görmek için o kadar yol tepiyorsun, o ise başkasıyla düzüşüyor. | Open Subtitles | ستسحب مؤخرتك طوال الطريق إلى المنطقة الساخنة و هو سيكون معتقلا شخص ما فى الداخل |