"على جانب" - Translation from Arabic to Turkish

    • kenarında
        
    • tarafında
        
    • kenarına
        
    • kenarındaki
        
    • tarafına
        
    • yanında
        
    • tarafındaki
        
    • Bir tarafta
        
    • çek
        
    • tarafı
        
    • bir kenara
        
    • karşısında
        
    Üstünde hastane kıyafetleriyle uzunca bir süredir yol kenarında titreyerek bekliyordu. Open Subtitles كانت تقف مرتدية رداء المشفى على جانب الطريق وترتجف لمدة طويلة
    Ağzının kenarında bir şey var Al. Hayır, öteki tarafta. Open Subtitles يوجد شئ على جانب فمك يا آل لا الجانب الآخر
    Dağıtım tarafında, bununla beraber, bir dünya olarak, yapacak çok şeyimiz var. TED لكن على جانب التوزيع، نحن كعالم، لدينا الكثير لنفعله.
    Elektrikli araba ile ev arasına bakarsan, evin kenarına dizilmiş üç [Powerwall] güç duvarı var ve evin çatısı ise solar. TED إذا نظرت بين السيارة الكهربائية والمنزل؛ هناك 3 بطاريات حائط معلّقة على جانب المنزل، ثم هناك سقف المنزل وهو سقف شمسي
    Turistleri kaybederiz ve o vakit yol kenarındaki mısırlarımızı kim alacak? Open Subtitles سنفقد السائحين من سيشترى الذرة التى أبيعها على جانب الطريق عندئذ؟
    Roosevelt ... Roosevelt adası tarafına. Polis memuruna ihtiyacım var! Open Subtitles روزفلت ,على جانب جزيرة روزفلت أنا بحاجة لضباط هناك الأن
    Tamam, oksijen tüpünü biz seni et dolabına ulaştırana kadar bidonun yanında tutacaksın. Open Subtitles حسناً، ستكون أسطوانة الأكسجين على جانب هذا الحوض حتى نُوصلك إلى فريزر اللحم.
    Bunlar, yolun her tarafındaki sınırları aşıp ticaret yapan görünmez iş kadınlarıdır. Veri toplayanlar için son derece görünmezlerdir. TED وهذه هي التجارة غير المرئية لسيدات الأعمال عبر الحدود، وكلهن على جانب الطريق وبالتالي فإنهم غير مرئيين لجمع البيانات.
    Sadece Bir tarafta olunca iz kalması o kadar da kötü değil. Open Subtitles اعتقد ان الندبة ليست سيئة جدا خاصة لو كانت على جانب واحد
    Kardeşim Jill teknenin kenarında kusarken babam da kimse yardım etmediği için kızardı. Open Subtitles واختى جيل كانت تتقيا على جانب القارب وابى يشتكى انه لا احد يساعده
    Hey, Lily, ben Ted, hani şu yolun kenarında parasız bıraktığın çocuk. Open Subtitles مرحباً ليلي .. معكِ تيد .. الشاب الذي تركته على جانب الطريق
    Ve yol kenarında satılan her şeyden birer tane satın aldım. TED وهكذا اشتريت عينة فقط من كل ما هو معروض للبيع على جانب الطريق.
    Her şeyden önce, iyilerin tarafında olduğumu biliyorum. Open Subtitles أولا وقبل كل شيء، وأنا أعلم أنني على جانب الخير.
    Şimdi yol tarafında park etmiş beyaz bir araca yaklaştılar. Open Subtitles لقد حققوا بسياره بيضاء واقفه على جانب الطريق
    Ayakta duruyordu, o kız caddenin karşı tarafında, tavukçunun yanında. Open Subtitles كانت واقفة , تلك الفتاة على جانب الرصيف حيث كان يقف ذلك الجبان كالدجاجة
    Şimdi cam bir levha alın ve poşetin bir kenarına yerleştirin. TED والآن أحضروا صحناً من الزجاج ثمّ ضعوه على جانب كيس البلاستيك.
    Birinci senaryo. Katil kızın işini bitirip yolun kenarına ölüme terk eder. Open Subtitles التفسير الاول , لقد انتهى منها وتركها على جانب الطريق لكي تموت
    Görünüşe bakılırsa, dere kenarındaki Plum Caddesinde fıçı biralı bir parti varmış. Open Subtitles على مايبدو, كان هناك حفلة في شارع بلم على جانب جدول الماء.
    Elbette bunu baba tarafına atfetti. TED والآن ألقت باللوم على جانب أسرة أبي، بالطبع.
    Süvari değilmiş, ama bir tarafındaki kaşının civarının... daha açık renk olmasından anladığımız kadarıyla şapkasını yan takıyormuş. Open Subtitles وليس يتمتع بخطوات سلاح الفرسان الواسعة, ولكنه كان يرتدى قبعته على جانب واحد كما يظهر من الجلد الفاتح
    Bir tarafta algıladığım dostluk diğer tarafta ise gerçek var. Open Subtitles الصداقة التي أفهمها على جانب و الحقيقة على الجانب الآخر
    Eskiden ne kusur işlediyse üzerine sünger çek. Open Subtitles مهما أقترف من خطأ ضع أخطاؤه على جانب واحد
    Bu sadece bir yol, ve çok büyük sayılmaz. Bir tarafı yaklaşık 250 metre diğer tarafı ise 400. TED هذا مجرد طريق. وهو ليس كبير جداً، إنه حوالي 250 متر على جانب واحد، 400و من ناحية أخرى.
    Düşündüm de belki önemsiz farklılıklarımızı bu defalığına bir kenara koyabiliriz. Open Subtitles فكر لربّما نحن يمكن أن نضع ختلافاتنا التافه على جانب
    Yolun karşısında tıbbi malzemelerin olduğu büyük römork var ya hani? Open Subtitles اتري ذلك سيارة الأدوية المتنقلة التي على جانب الطريق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more