"عليَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • lazım
        
    • gerek
        
    • gerekiyor
        
    • gereken
        
    • zorunda
        
    • zorundayım
        
    • gerekirdi
        
    • gerektiğini
        
    • gerekti
        
    • etmeliyim
        
    Söylemem lazım. burada olmak biraz korkutucu. Yaşlı bir Amerikalı, Afrikalılar'a kendi kıtaları hakkında yeni bir şeyler anlatmaya çalışıyor. TED عليَ إخباركم، وجودي هنا شيء مثير أكثر مما تتخيلون، رجل أمريكي مسن يحاول أن يخبر الأفارقة شيئاً جديداً عن قارتهم.
    Üzgünüm, ne olduğunu bulmam bulmam lazım çünkü emin değilim. Open Subtitles ..أنا آسف، عليَ أن أكتشف ..ماذا يكون انا لست متأكداً
    Tam kapsamlı bir tarama çalıştırmam gerek, biraz zaman alabilir. Open Subtitles عليَ أن أقوم بتشخصي دقيق ومن الممكن أن يأخذ وقت
    Hepsini parçalara ayırıp tekrar kurmam gerek. Open Subtitles أولاً يَجِبُ عليَ أَنْ أُفكّكَه ثمّ أعيد تسويته من جديد
    - Saatler önce hazırlanmıştınız ama. - Bilemiyorum. Gitmem gerekiyor. Open Subtitles عفواً ولكن لا أدري ما الذي يحصل عليَ الذهاب الآن
    Ben... üzerinde çalışmam gereken kilisenin finansmanıyla ilgili bir konferansa davet edildim. Open Subtitles تلقيتُ أتصالاً من اتحاد الكنائس حول تمويل الكنيسة لذا عليَ التواجدُ هناك
    Onların mekanında bir sorgulama yapmayı kabul etmek zorunda kaldım. Open Subtitles وجب عليَ أن أوافق على الأستجواب في المقر التابع لهم
    Tek başıma yapmak zorundayım. Angel, normal bir vampir güçlüdür, Darla daha önce de normal değildi. Open Subtitles ــ عليَ القيام بهذا وحدي ــ مصاص الدماء الطبيعي قوي
    Ve bu çılgınca gelebilir, ama söylemem lazım yalan söylediğini düşünüyorum. Open Subtitles و رُبما يَبدو ذلكَ جنونياً. لكن عليَ إخبارُك أني أعتَقِدُ أنكَ تَكذِب
    Eskiden olduğum kişi, şimdi olduğum halim bunu taşımam lazım. Open Subtitles الرجُل الذي كُنتُه، الرجُل الذي أصبحتُه ذلكَ عليَ عِبئُه
    Bir yol bulmam lazım. Open Subtitles كانَت القِصَة أفضَل. عليَ فقَط أن أعرِفَ كيفَ أدخُل
    - Onu görmem gerek. - Tek yapacağın ödemeni yapmak. Open Subtitles ــ عليَ أن أراه ــ كل ما عليك فعله أن تدفع
    Burada patronla konuşmak için kimi öldürmemiz gerek? Open Subtitles من الشخص الذي عليَ قتله لأتكلم مع الرئيس ؟
    Ve her gün belli bir miktarda mahkûmla görüşmem gerekiyor yoksa Devlet bana para ödemez. Open Subtitles و عليَ أن أرى عدَد مُحدَّد منَ المساجين في كُل يوم و إلا لَن تدفعَ الولايَة راتبي
    Avukatın olarak sana söylemem gerekiyor başka bir ölüm cezası alma ihtimalin çok yüksek. Open Subtitles بصفتي محاميك، عليَ أن أخبرَك هُناكَ احتمال كبير أن تُحكَم بحُكم إعدام آخَر
    Yapmam gereken tek şeyin onları alıp haftada bir parka götürmek olduğunu sandım çünkü onları haftada bir kez parka götürürsem, her şey tamam olacaktı. TED ظننت أن كل ما عليَ فعله هو أخذهم للحديقة مرة في الأسبوع، لأنني إذا أخذتهم للحديقة مرة في الأسبوع، سيكونوا بخير.
    Yani, daha önce ortak barınmanın tecrit için bir panzehir olduğunu söylediğimde söylemem gereken şey ortak barınmanın hayatınızı kurtarabilir olduğuydu. TED وكما قلت من قبل بأن السكن المشترك هو ترياق للإنعزال، ما كان يجب عليَ قوله هو أن السكن المشترك قد ينقذ حياتك.
    Sadece bana dediklerini yapıyorum kendi başıma karar vermek zorunda kalmıyorum. Open Subtitles انا افعلُ فقط ماتخبرني به ليسَ عليَ ان اتخذَ القرار بنفسي؟
    Zira silahlı soygundan dört yıl hapis yatmış, ben de yürümek zorunda kaldım, bu yüzden bayat bamya gibi görünüyorum. Open Subtitles تبينَ أنهُ أمضى حكماً لأربعة سنين للسطو المُسلح لِذا كانَ عليَ أن أمشي و لهذا يبدو منظري هكذا
    Şimdi ona yarın geleceğini söylemek zorundayım... Open Subtitles حسناً، الآن عليَ أن أقولَ لها أنهُ سيعود غداً
    Müdür beni buraya verdi, ve bir sonraki adımımı düşünmek zorundayım. Open Subtitles لقد وضَعني الآمِر هنا و عليَ أن أُفكِّر بخطوتي التاليَة
    Pekala, bunu size daha önce belirtmem gerekirdi ama ben onun abisiyim tamam mı? Open Subtitles حسناً، كان عليَ أن أخبرك بهذا من قبل أنا أخاها، حسناً؟
    Bir Amerikan vatandaşı olarak oğlumun öldürülmesinden doğan sorumlulukta pay almam gerektiğini hissettim. TED وشعرتُ كمواطن أمريكي، أنه يجبُ عليَ تحمل نصيبي من المسؤولية لمقتل ابني.
    Elbette iyiyim. Sadece tuvalete gitmem gerekti. Open Subtitles كلَا، لقد كان عليَ أن أبول فحسب هل تريد الرحيل؟
    İtiraf etmeliyim, dikkat çekmeye alışmaya başladım. Open Subtitles عليَ أن أعترِف، إني أعتادُ على هذا النوع من الاهتمام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more