Bu grafiği gördüğümde, bu durumu eşitlemenin bir yolu olduğunu biliyordum. | TED | عندما رأيت ذلك الرسم البياني، علمت ان هناك وسيلة لتطوير التنافس. |
Saçındaki ilk beyazı gördüğümde ev işini daha neşeli yapmıştım. | Open Subtitles | عندما رأيت أول شعرة بيضاء لديه, قمت بالأعمال المنزلية بسعادة |
- Kızılderili çocuğun üstünde şu birlik pantolonunu gördüğümde şüphelenmiştim. | Open Subtitles | خمنت ذلك عندما رأيت تلك السروال الاتحادي على الصبي الهندي |
O kıllı davul tokmaklarını görünce bir içki içmem gerektiğini anladım. | Open Subtitles | عندما رأيت تلك الساق المشعرة، علمت أني كنت بحاجة إلى شراب. |
Ama şimdi sonucu ve harcadığınız emeği görünce ağzım açık kaldı! | Open Subtitles | لكن عندما رأيت النتيجة وكل الجهد الذي بذلته فيه أصابني الذهول |
Şu çirkin kızı kapınızdan girerken gördüğüm zaman bir an bile aldanmamıştım. | Open Subtitles | لم ينخدع أنا لثانية واحدة عندما رأيت تلك الفتاة قبيحة حتى المشي. |
Bebeğimle sadece bir hafta Zaman geçirmiştim ki siyah bir duman gördüm. | Open Subtitles | لقد كان الطفل في صحبتي لمدة أسبوع فقط. عندما رأيت دخاناً أسوداً. |
Bana söz ver, kız kardeşimin bebeğini gördüğünde söylediklerin gibi şeyler söylemeyeceksin. | Open Subtitles | عدني أنك لن تقول أي شيء مثلما فعلت عندما رأيت طفل شقيقتي |
Siyah arabayı gördüğümde korkmuştum Jean olabilirdi, bu yüzden George'un evine gittim. | Open Subtitles | عندما رأيت هذه السيارة السوداء خفت أن يكون جان، ولهذا ذهبت لجورج |
O ajanları yolladığını gördüğümde, çılgına döndüm. Doğru yapmadığımı biliyorum. | Open Subtitles | و عندما رأيت كل أولئك العملاء، جننت، لاني لم اصدق |
Bana gösterdiğin her şey kafamda çok yeniydi ve bu adamı gördüğümde... | Open Subtitles | أتذكر كل ما قلته لي عن الآلة لكن عندما رأيت هذا الشخص |
O küçük uçağı gördüğümde beni Kansas bozkırlarının üstüne çıkarmıştı. | Open Subtitles | عندما رأيت تلك الطائرة الصغيرة.. تتركني من فوق حقول كانزاس.. |
Bunu gördüğümde genç bir kız için fazla ağır olduğunu anlamıştım. | Open Subtitles | علمت عندما رأيت هذا من قبل أنه اختيار راقٍ لامرأة شابة |
O kol düğmesini gördüğümde düzenbaz avukatlarının onu kurtaracağını biliyordum. | Open Subtitles | عندما رأيت حلق الكبك ذاك، عرفت بأن محاميه البارع سيخرجه، |
İnsanların istekli bir şekilde beni savunduğunu görünce bu ilham vericiydi. | Open Subtitles | حسناً، عندما رأيت هؤلاء الناس مستعدين للدفاع عني، كان الأمر ملهماً |
Hayır tehlikede olduğunu görünce, yerini bulmak için bir yol bulmalıydım. | Open Subtitles | لا، عندما رأيت أنكِ في خطر، كنت بحاجة لطريقة لتحديد موقعك |
Ama düğününüze gelmediğimi söylediğimde yüzünüzdeki ifadenizi görünce, hatamın ne büyük olduğunu anladım. | Open Subtitles | لكن عندما رأيت رد فعلك لأنني لم أحضر حفل الزفاف أدركت حجم خطئي |
Mikroskopta canlı hücreleri ilk gördüğüm zaman, tam anlamıyla büyülenmiştim ve neye benzediklerini görünce çok şaşırmıştım. | TED | عندما رأيت خلية حية للمرة الأولى في المجهر، كنت مسحورا ومندهشا تماما لما كانت تبدو عليه. |
Kayalıkların her tarafına uzanan bu hasarı ilk gördüğüm zaman, dalış takımımla dipteki kuma çöktüm ve ağladım. | TED | عندما رأيت هذا الضرر لأول مرة؛ تمددتُ علي طول الطريق أسفل الشعاب وغَرقت في الرمل في معدات الغوص، وبكيت. |
Derek'i gördüm.. yolun ortasındaydı kanaması vardı ve kurşunlar yağıyordu | Open Subtitles | و عندما رأيت ديريك كان ينزف في و سط الشارع |
Lambert'i caddede gördüğünde, onun her sadakasını, her öğüdünü kişileştirdin ve öfke içinde onu vurdun. | Open Subtitles | عندما رأيت لامبرت في الشارع جعلت منه تجسيدا لكل كتيب وكل كلمة بموعظة وفي فورة غضب أرديته |
Geçen hafta senin evini gördükten sonra dekoratörümü çağırdım. | Open Subtitles | لم اكن استطيع حتى الاسبوع الماضى عندما رأيت منزلك و اتصلت بمهندس الديكور مستحيل |
Bayan Riley, sanıkları gördüğünüzde, gözlükleriniz gözünüzde miydi? | Open Subtitles | سيدة رايلي، عندما رأيت المتهمين هل كنت ترتدين نظارتك؟ |
Bana ne yapmaya çalıştıklarını gördüğüm an hakimin beni köleleştirmeye çalıştığını mahkeme salonuna gittim ve onu vurarak öldürdüm. | Open Subtitles | عندما رأيت ما كانوا يحاولون فعله معي وكيف أن هذا القاضي كان يحيك المؤامرة ضدي ذهبت إلى قاعة المحكمة |
Daha ilk kontrolümde monitördeki o minik kalp atışını gördüğüm anda seni sevdim. | Open Subtitles | في أول فحص بالأشعة، عندما رأيت نبض قلبك الصغير على الشاشة، أحببتك. |
Ultrasonu gördüğün zaman gözlerindeki o sevinç gözyaşları... | Open Subtitles | دموع الفرح في عينيك عندما رأيت صورة الأشعة الفوق صوتية تلك |
Ve bu adamın işini gördüğümde, tasarımda ne kadar kötü olduğumu fark ettim, ya da o zamanlar nasıl isimlendiriyorsam, ve birdenbire bir tür kariyer amacım oldu, bir tür sıcak takip. | TED | و عندما رأيت أعمال هذا الرجل أدركت كم كنت سيئا في التصميم أو أيا كنت أدعوه في ذلك الوقت و فجأة كان لي هذا الهدف في حياتي المهنية نوع من البحث الدائب |