Sizden sadaka istemeye gelmedim. Lanet olası bir iş arıyorum, sürtük! | Open Subtitles | أنا لا أبحث عن حسنة لعينة أبحث عن عمل أيتها اللعينة |
Başka bir iş bulmalıyım. - Bir, iki gün sürer. | Open Subtitles | كان علي البحث عن عمل آخر خذ يوم أو يومين |
Yarın tekrar oraya gidip bildiğimiz para ödemesi yapan bir iş aramanı istiyorum. | Open Subtitles | في الصباح أريدك أن تعود هناك. و تيحث عن عمل يأتينا بنقود حقيقية. |
Ölüm hala adamların işi ve polisin işi hakkında sana birşey anlatamam. | Open Subtitles | حسناً,الموت ما زال عمل الرجل و لست بحاجة لإخبارك عن عمل الشرطة |
-Yani biliyordun. -Benden habersiz iş mi arıyorsun? | Open Subtitles | إذن كنت تعرفين بشأنها هل تبحث عن عمل من وراء ظهري ؟ |
Ama yine de, iş aramaya başlamayı düşünsen iyi olur. | Open Subtitles | حسناً، في هذه الحالة ربما يجب أن تبحثي عن عمل |
Bana bir işten bahsetti. | Open Subtitles | هو أخبرني عن عمل. |
- İş arıyorsanız burada hiç yok. - Bir sorum var. | Open Subtitles | -اذا كنتم تبحثون عن عمل, فلا يوجد شيء هنا |
Cuz, eğer senin yerinde olsaydım, başka bir iş arardım. | Open Subtitles | ولو كنت مكانك يا إبن العم لبحثت عن عمل آخر |
Zamanım olsaydı, yarım günlük bir iş daha bulurdum. | Open Subtitles | , لو أن لدي الوقت لذلك لبحثت عن عمل إضافي |
Bazı pislikleri vurmakla ilgili bir iş duydum, ama parasını bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد سمعت عن عمل بعيدا عن هنا و لكنى لا أعرف الأجر عشرون دولار |
Bir çok madenci ya orduya katılmıştı, ya da daha iyi ödeme yapan bir iş bulmuşlardı. | Open Subtitles | العديد من من عمال المناجم اتحدوا معاً للبحث عن عمل ذو عائد أفضل |
Ajans büyük bir iş kayetti ben de kendimi sokakta iş arar buldum. | Open Subtitles | وكانت لا بُدَّ أنْ تُخفّضَ وهناك كُنْتُ في الشارع ابحث عن عمل |
Birkaç gün içinde kendime bir iş bulacağım. | Open Subtitles | ربما في الايام القادمه انا سوف ابحث عن عمل |
Seni bir sıkıştırırlarsa çıkmak zorunda kalırsın, yeni bir iş bulmak zorunda... | Open Subtitles | لو انهم فجأة طردوك ستذهب لتبحث عن عمل آخر |
Sizin aç karnınızı doyurmaktan bıktım. Gidip kendinize bir iş bulun. | Open Subtitles | سئمت من منحكما الطعام أيها البائسان, ابحثا عن عمل |
Ne düşünüyorsunuz? Ailesinin inşaat işi hakkında iyi haberler. | Open Subtitles | أخبار سارّة عن عمل عائلته في بناء المنازل |
Babamın, babanın aile işi hakkında konuşmalarını dinleyerek büyüdüm. | Open Subtitles | لقد شببت وأنا أسمع أبي يتحدث عن عمل عائلتك |
- İş mi bakıyorsun? | Open Subtitles | ماذا، هل تبحثين عن إعلان عن عمل ؟ |
Milo'nun dediğine göre, Miami'de iş arayanların... konuşması gereken adam senmişsin? | Open Subtitles | مايلو يقول انك الرجل الذي يجب ان نتحدث معه في ميامي للبحث عن عمل |
Bana bir işten bahsetti. | Open Subtitles | هو أخبرني عن عمل. |
- Haklı Bırak bu işi, o zaman gerçekten istediğin iş için itici güç olacak. | Open Subtitles | لو تركتى هذا العمل، سيكون عندك حافزاً للبحث عن عمل تريدينه حقاً. |