"عيونِ" - Translation from Arabic to Turkish

• gözleri
• gözünde
• gözlerine
• gözlü

Seni görmek için göze gerek yok. Seni gözleri kapalı bile görebilirim.
لَست بِحاجة إلى عيونِ لرُؤيتك يمكنني أَنْ أَراك حتى لو أغلقت عيناي

Annenin gözleri üzerine yemin ettin, David Copperfield'i seyretmeye geldik!
أقسمتَ لي على عيونِ أمِّكَ نحن هنا لنَرى ديفيد

Bazen normal insanların gözünde bile korku ve dehşet görüyorum.
أحياناً رَأيتُ إرهابَ حتى في عيونِ ناسِ بحجمِ المعدلَ.

Yarın göreceğiz Allahın gözünde aşkımın gücünü.
غداً نحن سَنَعْرفُ كَمْ صدق حبّي في عيونِ اللة

Bizim işte insanların gözlerine bakınca gerçeği anlamak zorundasın.
في شغلِي، تَتعلّمُ إيجاد الحقيقةِ نَظْر في عيونِ الناسِ.

Düşmanın gözlerine baktığında ve kendini gördüğünde...
عندما تَنْظرُ في عيونِ ...العدو وأنت تَرى نفسك

-Böcek gözlü canavarlar da olacak mı?
واحدة مخيفة الوحوشِ ذات عيونِ الحشرات؟

Daha iyi ama gözleri daha aralıktı.
هو أفضلُ، لكن مجموعة عيونِ الأكثرِ العريضةِ،

Evet, gümüşler ve yakut kırmızısı gözleri var.
نعم،أنهم من الفضّه ولهم عيونِ ياقوتيةِ.

Uvo'nun gözleri elinde olmadıktan sonra bana denk değilsin.
قواك ستكون لا شيء بدون عيونِ (أوفو).

Bu adamların gözlerine bir bak!
إنظرْ في عيونِ هؤلاء الرجالِ!

Genelde uzaylı deyince, insanlar yeşil derili, dört gözlü, dokunaçlı düşünürler, ama gerçekler çok farklı.
" تعلمين , عندما تقولين " فضائى يفكر الناسُ بـ " جلداً أخضراً، أربعة عيونِ مجسات " ، ما أنتى عليه لكن الحقيقه مختلفه تماماً