Ona şimdi vuracak olursak... bütün sokak içgüdüleri tekrar ortaya çıkar. | Open Subtitles | لو ضغطنا على الرجل الآن، فسنعزز جميع غرائزه المتوحشة للأبد. |
onun içgüdüleri hakkındaki konuşmasını ondan duyabilirdin. | Open Subtitles | كان ينبغي أن تسمعه عندما كان يتكلّم عن غرائزه |
Eğer köşeye kıstırılırsa hayvani içgüdüleri devreye girecek. Ya kazarak ya da tırmanarak kaçmaya çalışacak. | Open Subtitles | إذا شعر بأنه محاصر ستتحرّك غرائزه الحيوانية سيحاول إما الحفر أو التسلّق للإفلات |
İçinde, insanoğlunun içgüdülerini aldığı tüm hayvan ataları var. | Open Subtitles | حسنا، بطريقة ما يتضمن كل الأصول الحيوانية التي منها أشتق الرجل غرائزه |
İçgüdülerini dinleyerek kuzeye doğru ilerliyor. | Open Subtitles | يتتبع غرائزه إلى المنطقة الشمالية الغربية |
Ve bunun da en iyi yolu onun vahşi dürtülerini uyandırmak. | Open Subtitles | وأفضلطريقةللوصولإليه... هي إيقاظ غرائزه الشريرة ... |
Bunu ideolojik am budalası içgüdüleri yüzünden yapıyor. | Open Subtitles | يقوم بذلك بسبب غرائزه الإيديولوجية السخيفة |
Şu an sürüngen içgüdüleri mantığını tamamen baskılıyor. | Open Subtitles | وإن غرائزه الوحشية طاغية على حسّه بالمنطق حالياً |
Demiştim. İlkel içgüdüleri mantığını köreltmiş. | Open Subtitles | سبق وأخبرتك لقد استحوذت عليه غرائزه البدائية |
Karınca içgüdüleri ve Sihirli Canavar zihin yapısı duygu patlamasını keşfetmesinden sonra bile düzgün işlemeye devam etmişti. | Open Subtitles | "غرائزه كنملة وعقليّته كوحش سحريّ" "واصلوا العمل بهدوء رغم اكتشافه انفجاره الشعوريّ" |
İçgüdüleri istenen olmak için çok şey yaptı. | Open Subtitles | غرائزه مسحت الكثير منه ليكون مرغوباً به |
Eskiden bu yerin sadece temel içgüdüleri kötülüğe teşvik ettiğini düşünürdüm. | Open Subtitles | اعتدت أن أظن أن هذا المكان كلّه حول... إرضاء المرء لأكثر غرائزه دناءةً. |
Doğal içgüdülerini reddetmiyor, onları değiştiriyor. | Open Subtitles | وهو لا ينكر غرائزه الطبيعية هو يقوم بتطويرهم |
Askeri eğitimlerini, içgüdülerini. Birkaç yıla kadar, hepsi sonsuza dek kaybolacak. | Open Subtitles | تدريباته بالجيش، غرائزه بعد سنة تقريباً، ستمحا للأبد |
- Kız haklı. - Bırak da çocuk içgüdülerini dinlesin. | Open Subtitles | أنها علي حق فقط دعه يتبع غرائزه |
Dünyaya açılmış ve içgüdülerini takip etmiş. | Open Subtitles | ظهر للعالم الخارجي وتبع غرائزه |
Mantid doğal içgüdülerini ve iyice bilenmiş yeteneklerini kullanarak... | Open Subtitles | و(السرعوف) يحلّ الجرائم بإستعمال غرائزه الطبيعية |
İlkel içgüdülerini gördüm ve... | Open Subtitles | رأيت غرائزه الطبيعية، و... |
dürtülerini dizginleme becerisine sahip değil. | Open Subtitles | يفتقر إلى القدرة على كبت غرائزه |
Bütün dürtülerini bastırmaya karar verdi. | Open Subtitles | فعل ما بوسعه لقمع غرائزه. |