"غرفه" - Translation from Arabic to Turkish

    • oda
        
    • odasında
        
    • odasına
        
    • odaya
        
    • odada
        
    • odasını
        
    • yer
        
    • odayı
        
    • odasından
        
    • odam
        
    • odasının
        
    • odasındaki
        
    • odan
        
    • odamız
        
    • odanız
        
    Geceyi bir oda dolusu ağlayan kadınla geçirince öyle oluyorum. Open Subtitles قضاء الليله في غرفه مليئه بالنساء الباكيين يفعل هذا بي
    Yaklaşık 7 yıldır hapiste olan şahıs akşam 8'de bir oda kiraladı. Open Subtitles بعد أن خدم 7 أعوام قام بإستجار غرفه هنا فى الثامنه مساءا.
    Uygun durumdaki tüm SG takımları 2 Saat içinde geçit odasında olsun. Open Subtitles ارغب فى كل فرق اس جي الجاهزه فى غرفه البوابه خلال ساعتين
    - Hadi anne babanın odasına gidelim. - Hayır, içeri gir. Open Subtitles ـ لنذهب إلى غرفه الوالدين ـ لا ، تعال إلى هنا
    Onu tanımamış gibi yanına git ve arka odaya gitmesini söyle. Open Subtitles اذهب اليها كما لو كنت لا تعرفها وارسلها الى غرفه النوم الداخليه , حسنا ؟
    Beş parasızdım ve 12 kişiyle aynı odada kalıyordum... sonra fark ettim ki... beş parasızım ve 12 kişiyle aynı odada kalıyorum. Open Subtitles أنني كنت مفلس,و أشارك غرفه فيها 12 شخص لا أعرفهم فقط لاكتشف أنني كنت مفلس,و أشارك غرفه فيها 12 شخص لا أعرفهم
    Kendine bir karanlık oda yapabilirsin Vakti de gelmişti zaten. Open Subtitles ممكن تعملى غرفه للتحميض ده كان وقت العزال
    Bu akşam için yer ayırtmak istiyorum, lütfen. İki kişilik bir oda. Open Subtitles اريد ان اعمل حجز لليله , من فضلك غرفه مزدوجه
    Aslında pek güzel bir oda değil. Muhtemelen senin çok güzel bir odan vardır. Open Subtitles اعتقد انها ليست غرفه جميله ربما لديك غرفه رائعه
    Size bir oda ayarlamama izin verin. Open Subtitles يجب أن نحتفل دعنى أحجز لك غرفه فى الفندق
    Size bir oda ayarlamama izin verin. Open Subtitles يجب أن نحتفل دعنى أحجز لك غرفه فى الفندق
    Ameliyat odasında olaylar çok hızlı gerçekleşecek, ...buna hazırlıklı olman gerek. Open Subtitles ستشتعل الأمور فى غرفه العمليات، لذا أنتِ بحاجه لأن تكونِ مستعدة.
    Ve fikir kendi kendine hareket eden bir kaç tezgah tasarlamaktı ana fuar odasında olacak. TED والفكره أن ابتدع بعض المقاعد ذاتيه الحركه في غرفه العرض الرئيسيه.
    Seni yatak odasında bekliyor olacakmış. Open Subtitles تقول انها يمكنها ان تنتظرك فى غرفه النوم
    Bay Dunn, beni konferans odasına kadar takip etmeniz gerekiyor. Open Subtitles سيد دان انا فقط أريدك أن تتبعنى الى غرفه التحقيقات
    Toplantı odasına gidiyorlar, bir araya geliyorlar, ve gerçekte kullanışlı olmayan şeylerden bahsediyorlar genel olarak. TED يجتمعون في غرفه الإجتماعات ويتحدثون عن أشياء غير مهمه عاده.
    Sizi otel odasına götürmeyi bir kez olsun denemedi mi yani? Open Subtitles بحق الله , اتعنين انه لم يحاول ان يأخذك إلى غرفه نومه في الفندق ؟
    Sizi küçük bir odaya alıyorlar ve orada yemek veya içmek isteyebileceğiniz her şey var. Open Subtitles الطعام يضعوك في غرفه صغيرة بها كل ماتريد أن تأكل أو تشرب
    4 ayrı odada televizyon izliyoruz.... ...ve sadece akşam yemeğinde beraber oluyoruz. Open Subtitles الان اصبح كل شخص في غرفه ولا نقابل بعض الا وقت الطعام
    Ama söyle bana, pisliğini kim temizleyecek bilhassa oturma odasını sıçıp batırdığında. Open Subtitles لكن اغبرني من سيقوم بتنظيفه بعد ان يقوم بتوسيخ غرفه المعيشة باكملها
    Tekne doluydu, ama karıma yer verdiler çünkü o hamileydi. Open Subtitles القارب كان مليئاً ولكن عملوا غرفه لزوجتى لإنها كانت حامل
    Beş parasızdım ve tanımadığım 12 kişiyle aynı odayı paylaşıyordum. Open Subtitles أنني كنت مفلس,و أشارك غرفه فيها 12 شخص لا أعرفهم
    Burası eski sevkıyat odasından çok daha hoş olmuş, değil mi? Open Subtitles هذه اجمل من غرفه الشحن القديمه،أليس كذلك ؟
    Çatı katımda fazladan bir odam var ve gelirsen çok memnun olurum. Open Subtitles لدي غرفه أضافيه في العليه وسأحب أن تنتقل لها
    Meslektaşlarımla beraber yatak odasının gerçek olan sırlarının ortaya çıkmaması için yıllarımızı verdik. Open Subtitles انا وزملائي امضينا سنينا . في ابقاء الحقيقه بشأن هوايات غرفه نومه مكتومه
    Yatak odasındaki her iz Melanie Silber'inki ile uyuşuyor. Open Subtitles كل البصمات فى غرفه النوم تتطابق مع بصمات ميلانى سيلبر
    Eğer geri gelmek istersen, senin için hazır bir odamız var, dedektif. Open Subtitles اذا اردت يوماً العوده الى هنا، فلدينا غرفه لك ايها المحقق
    Evinizde misafir odanız varmı bayan? Open Subtitles هل لديك هنا غرفه احتياطيه لنوم الضيوف يا سيدتى ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more