| Sadece ben değil, Bud. Bu kasabaya yaptıklarını kimse sevmiyor. | Open Subtitles | ليس فقط أنا باد لا أحد يعجبه ما فعلته بالبلدة |
| - Evet. Sadece ben ve beş bin yakın arkadaşım. | Open Subtitles | فقط أنا و خمسة ألاف شخص من أقرب اصدقاء لي |
| O olay yerinde o gece başka polislerde vardı, Sadece ben değil. | Open Subtitles | لقد كان هناك شرطة آخرين هناك في تلك الليلة ليس فقط أنا |
| Burada yetki bende olduğu sürece, sadece benim ve adamlarımımım sözü geçer. | Open Subtitles | طالما أنها عهدتى, فقط أنا و حراس السجن لنا الحق في هذا |
| Ben sadece seninleyken rahat olamıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط.. أنا فقط لا أشعر بالراحة عندما أكون معك، هذا كل شيء |
| Sadece ben ve 4 tane olağanüstü yetenekli engelli müzisyen. | TED | فقط أنا واربع من الموسيقين المعوقين الموهوبين بشكل استثنائي |
| Benzerliği başından beri Sadece ben, yani kardeşin görebildi. | Open Subtitles | فقط أنا أَخّوكَ يُمْكِنُ أَنْ يَرى ذلك من البداية |
| Hen Wen'in gücünün sırrını Sadece ben biliyordum ama şimdi Boynuzlu Kral da öğrendi. | Open Subtitles | فقط أنا من يعرف قواها ولكن الآن الملك ذو القرن اكتشف ذلك |
| - Evet. Sadece ben böyle müthiş bir seçim sahtekarlığını yapabilirdim. | Open Subtitles | فقط أنا بإمكاني القيام بمثل هذه التحفة من التزوير الإنتخابي |
| Sadece ben miyim, yoksa orman senide azdırıyor mu? | Open Subtitles | انه فقط ,أنا أو هل الغابة تجعلك مثاره جنسيا؟ |
| Sadece, ben oldukça güçlü ve oldukça hızlıyımdır ve olabildiğince hızlı koştuğum halde bu adam bizimle eğleniyordu. | Open Subtitles | إنّه فقط أنا قويّ جدًّا و سريع جدًّا و كنت أجري بأسرع ما استطعت |
| Ve tüm ilgiyi çeken Sadece ben değildim. Motor. | Open Subtitles | وهو ما كان فقط أنا يحصل على كلّ الإنتباه. |
| Genelde noelde Sadece ben ve Mel oluruz, biraz süs ve yapay ağaç ile birlikte. | Open Subtitles | عادة فقط أنا و ميل في عيد الميلاد .الكثير من الأشرطة الملونة، وشجرة إصطناعية |
| Şimdilik, Sadece ben ve bir ofisim var. | Open Subtitles | الآن، إنه فقط أنا في مكتب، لكن في النهاية، أود أن أفتح عيادة مجانية |
| Sadece ben, o, anne-babası, arkadaşıJules ve Eddie. | Open Subtitles | فقط أنا ، وهي ، والداها ، أصدقاءها جولز وإدي |
| Sadece ben, o, anne-babası, arkadaşı Jules ve Eddie. | Open Subtitles | فقط أنا ، وهي ، والداها ، أصدقاءها جولز وإدي |
| Sadece ben, amcam ve çok az hayran, oldukça az. | Open Subtitles | فقط أنا وخالي وبعض المعجبين وهم قليلون جداً |
| Geri döndü, ve o zamandan beri direnişin lideri benim, ...ki direniş Sadece ben ve Ashleigh, | Open Subtitles | لقد عادت، و من حينها أنا زعيمُة المقاومةِ، الذي أساساً فقط أنا وآشلي، |
| Polislerin, sadece benim ve katilin burada bir cinayet olduğunu bildiğimiz halde buraya gelmeleri bana çok şey anlatıyor. | Open Subtitles | الشرطة هذا يعني الكثير يظهرون قبل أي شخص ، فقط أنا والقاتل من يستطيع أن يعرف أنه هنالك جريمة |
| Ben sadece onu kafamdan atamıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف. أنا فقط . أنا لا أستطيع إبعادها عن رأسي. |
| 300 Sovyet askerine karşın kuş yuvasında Yalnız ben ve 1000 tane mermim vardı. | Open Subtitles | فقط أنا ومعي ألف طلقة من الذّخيرة على العشّ في مواجهة 300 جنديّ من العدوّ |
| Yok. Bir tek ben varım. Bir tek benim yolum var. | Open Subtitles | لا , هناك فقط أنا , وهناك فقط طريقتي |
| Seni yalnızca ben affedebilirim, evladım. | Open Subtitles | فقط أنا يُمْكِنُ أَنْ أَغْفرَ له أنت الآن، إبني. |