Şu an büyük bir Savaşta olduğumuzu söyleyebilirim ve aslında bu savaşı kaybediyoruz. | TED | نحن في حرب حقيقية في الوقت الحالي، وهي حرب نحن خاسرين فيها بالفعل. |
Oğlum gelecekte Skynet'e karşı yürütülen bir Savaşta insanlara liderlik edecek. | Open Subtitles | في المستقبل ابني سيقود البشرية .. في حرب ضد سكاي نت |
İngiliz hükümetiyle İngiltere'deki her göçmene... eşit haklar tanıyana dek Savaştayız. | Open Subtitles | جماعة سمك في حرب مع الحكومة البريطانية حتى يعترفوا بحقوق المهاجرين إلى بريطانيا |
İngiliz hükümetiyle, İngiltere'deki her göçmene eşit haklar tanınana dek Savaştayız. | Open Subtitles | جماعة سمك في حرب مع الحكومة البريطانية حتى يعترفوا بحقوق المهاجرين إلى بريطانيا |
Önemli olan bir savaş başlattık ve bundan geri dönüş yok. | Open Subtitles | الحقيقة أننا دخلنا في حرب و لا توجد طريق للعودة الآن |
Ted onu ilk Körfez Savaşı'nda kazandı, ve şans getirmesi için Cleo'ya verdi. | Open Subtitles | حصل عليها تيد في حرب الخليج الأولى و أعطاها إياها لتجلب لها الحظ |
Dee, içinizden birine gerçekten de seksi olduğunu ispatlamak için adeta savaşa girmişti. | Open Subtitles | ..ديي كانت بشكل واضح في حرب للأثبات لأحدكم بأنها كانت في الحقيقة مثيرة |
Eğer Savaşta olsaydık o biçim ölü olacağını kafasına sok sadece.. | Open Subtitles | فقط لنوضح لهم كيف سيكونون اموات إذا كنا حقاً في حرب |
Eğer Savaşta olsaydık o biçim ölü olacağını kafasına sok sadece. | Open Subtitles | فقط لنوضح لهم كيف سيكونون اموات إذا كنا حقاً في حرب |
Parolayı veriyoruz. Bu Savaşta olup da birine gizli parolanızı vermek gibi bir şey. | TED | كأننا في حرب ، ونعطي الخصم الشفرة السرية. |
Edward tahtı tekrar ele geçirdi, Lancaster Prensi Savaşta öldürüldü, ve Henry çok sürmeden sürgünde öldü. | TED | استطاع إدوارد إعادة تحصين حكمه و مات أمير عائلة لانكستر في حرب حتى هنري نفسه مات في السجن بعد فترة قصيرة. |
Biz de Savaştayız be oğlum, bizimki de ekmek savaşı. | Open Subtitles | نحن في حرب أيضا، حربنا من أجل لقمة العيش |
Savaştayız dostum ve inan bana bunun da bir bedeli olmalı | Open Subtitles | نحن في حرب ريد إنه كمبيوتر وان تصرف بشكل غريب في بعض الأحيان هذا هو الثمن القليل الذي ندفعه |
Ama Savaştayız ve maalesef, Savaşta kayıplar olur. | Open Subtitles | لكننا في حرب وللأسف، هناك خسائر في الحروب |
Bak, senin için acı dolu bir zaman olduğunu biliyorum, ama şu anda Savaştayız. | Open Subtitles | اسمعي ان اعرف ان هذا وقت عصيب جدا بالنسبة لك الان لكننا في حرب |
Midenizde iyi ve kötü bakteriler vardır ve sürekli savaş halindedirler. | Open Subtitles | ثمة بكتيريا مُضرة و نافعة في معدتك و همّ في حرب |
İki ay sonra bu iki köy arasında yeniden savaş çıktı. | TED | بعد شهرين، وقعت كلا القريتين في حرب أخرى. |
Harry, Travis Counrty Savaşı'nda daha ciddi rakiplerle karşılaştığını söyledi. | Open Subtitles | يخبرني هاري أنك واجهت احتمالات أضخم في حرب مقاطعة ترايفيس |
Aynısı 2. Dünya Savaşı'nda Hırvatlar ve Naziler için olmuştu. | Open Subtitles | هذا ما حصل للكرواتيين و النازيين في حرب العالمية الثانية. |
Eğer Emily ile savaşa gireceksen bundan iyi bir şey çıkmaz. | Open Subtitles | لو دخلتِ في حرب مع إيميلي لن تجدي شيء من هذا |
Eğer Irak savaşında harcadığımız çabanın sadece bir haftasını harcarsak, bu sorunu çözmek için iyi yol kat edebiliriz. | TED | فإذا قضينا أسبوعاً واحداً بقيمة ما ننفقه في حرب العراق فيمكننا أن نحقق إنجازات في طريقنا لحل هذا التحدي |
Birbirimize yardım edebiliriz ama savaştayken yapamayız. | Open Subtitles | يُمكننا مساعدة بعضنا ولكن ليس لو كنا في حرب. |
Bir zamanlar tek devletken, şimdi savaşıyoruz. | Open Subtitles | إعتدنا أن نكون دولة واحدة، الآن نحن في حرب أهلية |
- Evet. Körfez Savaşı'ndan. - Bronz Yıldız'ı var mıymış? | Open Subtitles | ــ آجل, في حرب الخليج ــ ولديه نجمة برونزية ؟ |
Onun bakış açısına göre kendiyle alakası olmayan bir savaşın içinde buldu kendini. | Open Subtitles | فمن وجهة نظره، لقد أُقحم في حرب لا ناقة له ولا بعير فيها |