"قصتك" - Translation from Arabic to Turkish

• hikâyeni
• hikâyen
• Senin hikayen
• hikayenizi
• hikayenin
• Hikayeniz
• hikaye
• hikayene
• hikayeyi
• hikâyenin
• Senin hikayeni
• öykünü
• hikâye
• hikâyenizi

Eğer hikâyeni anlatman gerektiğini düşünüyorsan bu konuda sana yardım edecek kişi benim.
اعتقد أنك أنتِ من عليكي رواية قصتك ولكني أنا التي ستساعدك في سردها

Bir dahaki sefere, herkesin çok çılgınca olduğunu düşündüğü kendi hikâyeni anlat.
حسنا , أخبر قصتك المره القادمه تهتم بيأس عمّا يعتقده الجميع

hikâyen o kadar gerçekçiydi ki sadece karakterleri biraz daha yakından tanımak istedim.
اسمع, قصتك تبدو واقعيه للغاية وأنا أريد أن أعرف المزيد عن هذه الشخصيات

Artık sadece Senin hikayen değil. Kardeşlerin de var.
إنها ليست قصتك بعد الآن أصبح لديك شقيقات الآن

Kötü adamlar ne kadar fikir alışverişi yaparsa hikayenizi de o kadar sorgularlar.
كلما امكن المجرمين أمكنهم مقارنة النقاط كلما كان هناك تخمين اخر في قصتك

Ama sen dedin ki artık hikayenin nasıl bittiğini biliyorum.
و لكنك قلت أقصد .. أني أعلم كيف تنتهي قصتك الآن

Dürüst olmak gerekirse sizin Hikayeniz 30 yıllık falan. Hâlâ nasıl olay olabilir?
مهلاً ، صراحاً قصتك منذُ 30 عاماً مضي كيف مازال هذا الامر يَهم؟

Senin hikaye gelecek ayın konusu olacak, tabii benim şartlarımı kabul edersen.
قصتك سوف يتم نشرها في عدد الشهر القادم، لو وافقت على شروطي

Ama nedense, senin bu acayip hikayene bir şans tanıdım.
ولكن لسبب ما أريد أن أعطي قصتك الغريبة هذه فرصة

Şöyle yapacağız; kasetleri ben inceleyeceğim ve hikâyeni bulacağım.
هنا لكي أرى كيف يسير عملك أقوم بمراجعة الأشرطة, وأجد قصتك

Sen harika bir yazarsın. Kendi hikâyeni bulmalısın.
أنتي كاتبة عظيمة أنتي فقط يجب أن تجدي قصتك

Ray, tek yaptığın herkesin hikayesine bok atmak, ama biz senin hikâyeni hiç duyamadık.
هل تعرف راي,كل ما تفعله هو الإستهزاء من قصص الآخرين ولكننا لم نسمع قصتك بعد

PM: Billie, senin hikâyen her yerdeki pek çok kadına ilham verdi.
بات: ألهمت قصتك بيلي العديد من النساء في كل مكان.

Bu senin hikâyen ve nasıl biteceğini ikimiz de biliyoruz.
هذه قصتك. ويمكنك التوقف عن حكيها؛ لأن كلانا يعرف كيف ستنتهي.

Sen pembe külotlardan bahsederken, hikâyen boka dönüyor!
حينما كنت تتكلم عن السراويل الزهرية مزق قصتك تماماً

Senin hikayen sadece tarihi yeniden yazmayı ve kendini iyi göstermeyi amaçlayan acınası bir teşebbüs.
قصتك محاولة مثيرة للشفقة لأعادة كتابة التاريخ و لجعل نفسك تبدين جيدة.

Bugün hayatta olan her şey toza dönüştüğünde, Senin hikayen anlatılır.
قصتك ستبقى إلى الأبد من الآن حتى تنتهي الحياة

hikayenizi anlatmanın başka harika bir yolu da çocuklarınıza onların nereden geldiklerini anlatmaktan geçer.
طريقة رائعة إخرى لتخبر قصتك هو أن تطلع أطفالك عن المكان الذي جاءوا منه.

Yazındaki hikayenin tam doğru olmadığını kabul edip teorinin doğru olduğunu kanıtlama şansın var.
فرصة لإثباتها على الرغم من أن قصتك لم تكن واقعية تماما ، نظريتك كان صحيحة.

Sizin Hikayeniz gerçekte o ormanda neler olup bittiğine dair insanların gözünü açacak.
قصتك سوف تفتح عيون الناس على ما يجري حقا في تلك الادغال هناك

Sizin "Üç Silahşörler" konuşmanız iyi bir hikaye olabilir.
قصتك التي عن الفرسان الثلاثة ،قد تكون قصة جميلة جدا

Ama senin şu Norman Mailer hikayene gülmekten kendimi alamıyorum.
أنا فقط لا أستطيع أن أتوقف عن الضحك في قصتك عن باعث بريد نورمان

Şimdi Lloyd'un o gece kapını çalması hakkındaki hikayeyi değiştirmek ister misin?
الآن تريدين تغيير قصتك عن أن "لويد" حضر أمام بابك تلك الليلة؟

Eğer ben polis olsaydım, çok zeki olmama da gerek yok, hikâyenin çok çakma olduğunu söylerdim.
ولكن لو كنت شرطياً وليس لديّ خبرة سأقول أن قصتك زائفة لا تساوى 3 دولار

Büyük ihtimalle Ally'nin Senin hikayeni sevmesinin nedeni son olarak seninkini dinlemiş olması.
ألي فقط ربما من أحبت قصتك لأنها آخر ما سمعته

İnanıyorum, Rogers. Fakat korkarım, senin öykünü polis kuşkuyla karşılar.
لكنى أخشى أن قصتك سوف تستجوبك عليها الشرطة

Havaalanında anlattığın hikâye doğru muydu yani? Bir kızın mı var?
إذاً, كانت قصتك بالمطار صحيحة ألديكِ طفلة ؟

Unutmayın, ciğerleriniz hava aldığı sürece, hikâyenizi değiştirmek için asla geç değildir.
لذلك تذكروا، طالما هنالك نفس في أجسامكم، لن يفت الأوان أبدًا لتغيير قصتك