"كل الأشياء" - Translation from Arabic to Turkish

    • şeyleri
        
    • her şey
        
    • her şeyin
        
    • şeylere
        
    • her şeyi
        
    • onca şey
        
    • şeyden
        
    • hepsini
        
    • herşeyi
        
    • şeylerin
        
    • tüm şeyler
        
    • bütün
        
    Benim için yaptığın ve hiç bilmediğim bütün o güzel şeyleri. Open Subtitles كل الأشياء الجيدة التى فعلتها معى والتى لم أكن أعلم بها.
    Her dalga geldiğinde, onlar... içlerindeki bütün kötü şeyleri dışarı atıyor. Open Subtitles فى كل مرة يأتى فيها المد كل الأشياء الفاسدة تخرج منها
    Eğer her şey etiketli olsaydı, hiçbir şey görünür olmazdı. TED لو كانت كل الأشياء ملوّنه لن يكون هناك شئٌ واضح.
    her şeyin yaratıcısı olan, her şeyin lordu olan, gerçekliğin Tanrısı. Open Subtitles إله كل الأشياء خالق كل الأشياء إله الحق كما هو مكتوب
    Tabii, ihtiyacımız olan bütün maddi şeylere sahiptik, ama bunlar çocuklarımın acısını azaltmadı; onların korkularını dindirmedi. TED اقصد اننا كان لدينا كل الأشياء المادية لكن ذلك لم يجعل ألم صغاري اقل: لم يجعل ذلك مخاوفهم تهدأ.
    Evet, altın istiyordum. Paranın satın alabileceği her şeyi istiyordum. Open Subtitles آجل أردت الذهب أردت كل الأشياء التى يمكنى بها الشراء
    Bu dünyada olabileceğin onca şey arasından, neden polis memuru? Open Subtitles كل الأشياء يمكنك أن تَكوني في هذا العالمِ، لماذا شرطي؟
    Gerçek şu ki ben de seninle aynı şeyleri istiyorum. Open Subtitles الحقيقة هى أنى أريد نفس كل الأشياء التى تريدها أنت
    Orada ne yaptığını gördüm, bana yapacağı şeyleri düşünüyorum da. Open Subtitles كانت مستلقية هناك تفكر في كل الأشياء التي ستفعلها بي
    Ben, bu yarışmaya katılman durumunda, olabilecek tüm kötü şeyleri hayal ediyorum. Open Subtitles أتصور كل الأشياء السيئة وما قد يحدث إذا ما إشتركتى بهذه المسابقة
    Eve gidince hayatınız boyunca bir kıza söylediğiniz aptalca şeyleri düşüneceksiniz ve muhtemelen bunun için yatana kadar ağlayacaksınız. Open Subtitles عندما تكونوا هناك ستتذكروا كل الأشياء الغبية الذي تحدثتوا بها لفتاة في كل حياتكم وستجعلكم تبكون إلى أن تناموا
    her şey parlak ve güzel, tüm yaratılanlar büyük veya küçük. Open Subtitles كل الأشياء جميلة و براقة و كل المخلوقات كبيرة و صغيرة
    Ona ne kadar erken anlatırsan, her şey hakkında o kadar iyi hissedeceksin. Open Subtitles كلما تكلمت معها فى أقرب وقت, كلما كان شعورك جيدا تجاه كل الأشياء.
    Hem de yapmış veya yapacak olduğum her şey için. Open Subtitles علي كل الأشياء التي فعلتها ماذا عليَ أن أفعل ؟
    Ancak her şeyin mümkün olduğu büyülü bir diyarda yaşarmış. Open Subtitles لكنه عاش في أرض السحر حيث كانت كل الأشياء ممكنة
    Yapay zekânın olabileceği her şeyin geniş oyun alanları vardır. TED هناك مجال واسع للعب في كل الأشياء الذي يستطيع ان يفعلها الذكاء الإصطناعي.
    Bir zamanlar yerden yere vurduğun şeylere dönüşüyorsun. Open Subtitles أنت أصبحت كل الأشياء التى تستخدمها فى حرابك
    İstediğimiz her şeyi yapmaya ve söylemeye asla yeterince vaktimiz yoktur. Open Subtitles ليس هناك وقتٌ كافٍ لقول أو فعل كل الأشياء التي نتمنّاها
    Hafızamı yitirdiğim döneme ait anlayamadığım onca şey hayaletler yüzünden miydi? Open Subtitles ............. كل الأشياء التي لا أتذكرها و التي حدثت كل شيء
    Nörondan, beynin gelişiminden, hastalığından, görme yetisinden ve beyinle ilgili merak ettiğiniz her şeyden bahsediyordu. TED وتحدثوا عن الخلية العصبية و التطور و المرض و الرؤية و كل الأشياء التي قد ترغب بمعرفتها عن الأدمغة.
    Bu dünya üzerindeki hiçbir şey gelecekte olabileceklerin hepsini bilemez. Open Subtitles لا شيئ على هذه الأرض بإمكانه معرفة كل الأشياء المستقبلية
    O evrensel ruha. herşeyi yaratan ve var eden. Open Subtitles تلك الروح العالمية التي تخلق كل الأشياء وتربط بينها في هذا الوجود
    Seninle tanıştıktan sonra, hayatımdaki tüm kötü şeylerin, gittiğini düşündüm. Open Subtitles ظننت أن كل الأشياء السيئة في حياتي انتهت عندما قابلتك
    Okumadığın kitaplarda sözünü ettikleri tüm şeyler. Open Subtitles كل الأشياء التي يصفونها بين سطور الكتب التي لم تقرأيها
    bütün kör aletleri ve atılabilen nesneleri kaldırdığından emin ol. Open Subtitles فقط تأكدي من إغلاق كل الأشياء والأدوات غير حادة والمستهلكة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more