"كنت أعلم" - Translation from Arabic to Turkish

• biliyordum
• bilseydim
• biliyorsun
• Biliyorum
• anlamıştım
• bilsem
• farkındaydım
• bilirdim
• bildiğim

Onun durumunda, hayatını kurtarmak için yapabileceğim bir şey olmadığını biliyordum,
كنت أعلم أنه لم يكن هناك ما يمكن فعله لإنقاذ حياتها.

Derinde bir yerlerde çok kötü bir şey yaptığımı biliyordum,
في أعماقي، كنت أعلم أنّني اقترفت شيئًا خاطئًا لا يغتفر.

- Squints! - Tabi ki, oraya geldiğimde neler olacağını bilseydim,
بالطبع, لو كنت أعلم ما سيحدث لى عندما جئت الى هنا

Beni bir adli tıp antropoloji seminerinden çıkardığını biliyorsun, değil mi?
كنت أعلم أنك سحبني بعيدا من ندوة الطب الشرعي، أليس كذلك؟

Bir şey yapmadığımı Biliyorum ama şu an dünyada bir kriz var.
حتى لو كنت أعلم أنني لم أفعل شيئأً خاطئاً. هناك أزمة عالمية

Daha en başından sizin ne hoş bir bayan olduğunuzu anlamıştım.
كنت أعلم أنك لست متزمتة كما قالو عنك . كلا ليس تماما

Ekibimin yaptığı işin etkili olduğunu bilsem de tepkilerin eşit derecede güçlü olmasını beklemiyordum.
وبينما كنت أعلم أن الجهد الذي قام به فريقي كان جبارًا، لم أكن أتوقع أن يكون رد الفعل بنفس القدر من القوة.

Neler çevirdiğinin farkındaydım ve başından beri her şey kontrolüm altındaydı.
أنا كنت أعلم جيداً ما الذى يدور ودوماًكانالأمر.. تحت السيطرة وبدقة

felç geçirdiğini biliyordum ama bu aşağı yukarı 10 yıl önce olmuştu.
كنت أعلم أنها أُصيبت من قبل بجلطة، منذ ما يقارب ال10 سنوات.

Oğlan olacağını biliyordum, ...bazen bir kız olacağını söylemiş olsam bile.
كنت أعلم أنه صبي، حتى ولو قلت أحيانا أنه سيكون بنت

Uzun süre önce onunla tanışmanı istedim, ama biliyordum ki bunu kaldıramazsın.
حاولت أن أعرفك بها منذ فترة، ولكني كنت أعلم أنك لن توافق

Böyle bir şeyi yapmanın delilik olduğunu biliyordum ama çok çaresizdim.
كنت أعلم أنه من الجنون تجربة هذه الأشياء، ولكني كنت بائساً

Eğer beni bu kadar istediğini bilseydim, yakalamana daha çabuk izin verebilirdim.
لو كنت أعلم, كم تريدينى بشدة هكذا لكنت جعلتلك تمسكين بى مبكراً

Oh, onu pompaladığını bilseydim, bir hafta önce adadan kaçardım.
هو أباكِ ؟ ؟ لو كنت أعلم بأنك كنت تصاحبها

Bu sözü derken Amerika'ya gelip Vanishing Point Challenger'ı ile Gemi Direği'ni oynama fırsatım olduğunu bilseydim bir "Halbuki" de eklerdim.
و لو كنت أعلم أنني سآتي هنا و سيكون لدي الفرصة للقيام بهذا بسيارة نقطة الإختفاء كنت سأضيف كلمة مع ذلك

Artık onu unutman gerektiğini biliyorsun, değil mi?
كنت أعلم أنك في حاجة للحصول على أمي ، أليس كذلك؟

Bu suça karışmamış olsaydın böyle bir anlaşma yapmayacağımı gayet iyi biliyorsun.
تعلم جيداً أني ما كنت لأقبل هذا الإتفاق لو كنت أعلم أنك متورط في هذه الجريمة

Sanırım, olabileceğimden daha iyi olmama yardımcı olan, bazı şeyler var. Olmam gereken olamadığımı Biliyorum.
هنالك بعض الأشياء ساعدتني, اعتقد, جعلتني افضل مما كنت. أعلم انني لست ما ينبغي ان اكون عليه,

Devam edin. Eve onun işlediği bir yeşil çorapla geldiğinde bunu anlamıştım.
كنت أعلم حين عاد اٍلى المنزل بزوجين من الجوارب صنعتهم له مسز فرينتش

Bununla kalacağını bilsem hiç gerilmezdim bile.
لو كنت أعلم إن كل هذا سيحدث ما كنت حتى لأكون عصبية

İşleri batırmamak adına çok çok zor kararlar verdim ve bu kararları verirken bir çeşit risk aldığımın farkındaydım.
لقد اتخذت بعض القرارات الصعبة جداً جداً حتى أتجنب هذا كنت أعلم باتخاذي لتلك القرارات أنني سأعرض نفسي للخطر

Yapabileceğimi bilirdim hep onlara asla söylemedim.
كنت أعلم دائماً أنني أستطيع لم أخبرهم أبداً

Düşmanlarım hakkında çok az şey bildiğim dönemde ölüm listemin ilk sırasında bulunan O-Ren Ishii, bulması en kolay olanıydı.
فى هذا الوقت و بينما كنت أعلم القليل عن أعدائى أول اسم على قائمة الموت أوران ايشى كانت الأسهل لأجدها