"لا أعرفه" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilmediğim
        
    • Onu tanımıyorum
        
    • bilmiyorum
        
    • tanımadığım
        
    Açıklaması şu: bilmediğim şey benim sorunum değil, bas git, öldürücü bakış. TED إنه كان واضحاً: الذي لا أعرفه ليس مشكلتي، اذهب بعيداً، الموت يُحدق.
    Burada olup bitenler hakkında benim bilmediğim bir şeyler bildiğiniz belli. Open Subtitles من الواضح بأنكَ تعلم شيئاً لا أعرفه حول ما يجري هنا
    Dewey, bunun işe yaraması için bilmediğim bir şey söylemen gerekiyor. Open Subtitles الطريقة التي تجري بها الأمور عليك أن تخبرني بشيء لا أعرفه
    Hayır. Bu adamın sapık olduğu belli ama Onu tanımıyorum. Open Subtitles لا، أعني، واضح أنّ هذا الرجل مسخ، ولكنّي لا أعرفه
    Ben bu çağı pek öngörme yanlısı değilim, çünkü o zamana dek başka bir şey olacaktır, ne olduğunu bilmiyorum. TED ولستُ على استعداد للتنبؤ بهذه المرحلة أبعد من ذلك بكثير، لأنه وكما يبدو وبحلول ذلك، سيحدثُ شيئًا آخر لا أعرفه.
    Bana hâli hazırda bilmediğim bir şeyler söyleyebilecek birini bulmaya gidiyorum. Open Subtitles أنا ذاهب للبحث عن أحد يمكنه إخباري شيئاً لا أعرفه مسبقًا.
    Başka bir şey var mı, benim bilmediğim bir şey? Open Subtitles السؤال هو هل هناك شيء آخر شيء لا أعرفه ؟
    bilmediğim şey şu, ilk önce hanginiz benimle anlaşma yapmak istiyor? Open Subtitles ما لا أعرفه هو من منكما يريد عقد صفقة معي أولا
    bilmediğim ve takip edemediğim bir numarayla samimi mesajları vardı. Open Subtitles كانت رسائل حميمة مع رقم لا أعرفه ولايمكنني تتبع أثره
    - Yeter! Kesin şunu. Zaten bilmediğim bir şey söylemiyorsunuz. Open Subtitles أنتُم يا جماعة لا تخبروني بأي شيء لا أعرفه مُسبقاً
    - Hala seni beklemiyorum. - bilmediğim bir şey söyle. Open Subtitles ـ ما زال لا ينتظرك ـ أخبرني بشيئاً لا أعرفه
    Hadi evlat, bana bilmediğim bir şey söyle. Open Subtitles بربّك يـا صـاح قل لي شيئـاً جديداً لا أعرفه
    Ya bana yalan söylüyordun ya da bilmediğim başka şeyler var. - Başka biriyle mi tanıştın? Open Subtitles مالم تكن تكذب أو هناك أمر لا أعرفه هل قابلت واحدة أخرى؟
    bilmediğim ya da anlamadığım bir şeyi boynuma taktım. Open Subtitles لقد وضعت شيئاً لا أعرفه حتى.. أو أفهمه وهو تحت رقبتي وعلى جلدي.
    Hakkında bilmediğim ancak yardım edebileceğim bir şey varsa söyle. Open Subtitles أخبرني إذا كان هناك أي شيء عنك ربما لا أعرفه ويجب علي معرفته.
    Hayır, Onu tanımıyorum. Ben dağcıydım... Open Subtitles لا ، إننى لا أعرفه لقد كنت من جبال الألب
    Tam olarak öyle olduğunu söyleyemem. Selamlaştık bir kez, ama Onu tanımıyorum. Open Subtitles لا أستطيع قول ذلك، ولكني حييته قبل قليل، لكنني لا أعرفه.
    Adamı hiç görmedim. Onu tanımıyorum. Open Subtitles .اهدئوا. لم أقابل هذا الرجل أبداُ.أنا لا أعرفه
    - O kısmı bilmiyorum. Bir seferliğine o kısmı sen söyleyebilir misin? Open Subtitles في الواقع، هذا الجزء الذي لا أعرفه هلا أخبرتني بالاجابة لمرة واحدة؟
    - O kısmı bilmiyorum. Bir seferliğine o kısmı sen söyleyebilir misin? Open Subtitles في الواقع، هذا الجزء الذي لا أعرفه هلا أخبرتني بالاجابة لمرة واحدة؟
    Utanarak belirteyim ki, onun kim olduğunu bilmiyorum. Kötü mü? Open Subtitles إنني مُحرجة لأقول أنني لا أعرفه, هل هو سيء الطِباع؟
    Şimdi ise Vega burada değil ve arkaya tanımadığım bir adam oturtuyorlar. Open Subtitles والآن فيجا ليس هنا إنهم يضعون بعض المتحرين وهذا ما لا أعرفه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more