"لا أعرف كيف" - Translation from Arabic to Turkish

• Nasıl bilmiyorum
• Nasıl yapacağımı bilmiyorum
• Nasıl oldu bilmiyorum
• Nasıl olduğunu bilmiyorum
• bile bilmem
• etmeyi bilmiyorum
• Bilmiyorum nasıl
• nasıl yaptığını bilmiyorum
• Nasılını bilmem

Neden ve Nasıl bilmiyorum ama kesinlikle sırtımda izler vardı.
لا أعرف كيف ولا أعرف لماذا، ولكنني متأكدة بأنهم كانوا موجودين

Seni buradan çıkarmam gerekiyor ama Nasıl bilmiyorum.
وأنا أحتاج للحصول عليك خارج هنا لكنّي لا أعرف كيف. الموافقة، تعتقد بأنّك هلّ بالإمكان أن يمشي؟

Nasıl yardım edeceğimi bilmiyorum. Hiçbir şeyi Nasıl yapacağımı bilmiyorum.
لا أعرف كيف أساعد، لا أعرف كيف أفعل أيّ شيء.

Tanrım, bu utanç verici. Nasıl oldu bilmiyorum.
يا إلهي هذا محرج للغاية لا أعرف كيف حدث هذا

Tam olarak Nasıl olduğunu bilmiyorum, ve sizi temin ederim ki bu salgın ile hiç bir ilgim yok.
و الآن لا أعرف كيف حدث هذا, و ليس لدى أى شىء لفعله, أعدكم بذلك.

Nasıl kullanacağımı bile bilmem.
سيدي أنا أخبرك أنا حتى لا أعرف كيف استخدمها

Ben hala dans etmeyi bilmiyorum.
أتعلمين، لازلتُ لا أعرف كيف أرقص.

Yine de, ben ne bilmiyorum. Seni tekrar yolumu bulmak için Nasıl bilmiyorum.
مع هذا ، لا أعرف ما أفعل لا أعرف كيف سأجد طريقي

Mektubu okumuş. Nasıl bilmiyorum, ama okumuş işte.
وهي قرأتها ، لا أعرف كيف لكنها قرأتها بطريقة ما.

Kendimi çok kötü hissettim. Ona yardım etmek istiyorum ama Nasıl bilmiyorum.
أشعر بالسوء فحسب أريد مساعدته , لكنني لا أعرف كيف

Nasıl bilmiyorum, ne zaman olur bilmiyorum ama bu olacak.
, لا أعرف كيف , لا أعرف متى لكن هذا سيحدث

Neden ve Nasıl bilmiyorum ama;
أنا لا أعرف كيف أو لماذا , لكني أريد معرفة المزيد

Eğer bunu Nasıl bilmiyorum düşünüyorum görüyor musunuz?
أنظر أتظن أنني لا أعرف كيف يبدو الأمر ؟ قبل يومين كنت لأضحك بوجهي لكنه يحدث حقاً

Gördüğümü anlatmalıyım ama Nasıl yapacağımı bilmiyorum.
أخبرنى بسرعة سأخبرك ما رأيته لكننى لا أعرف كيف

Lorraine'i davet etmeliyim, fakat Nasıl yapacağımı bilmiyorum.
يجب أن أطلب من لورين الخروج, لكننى لا أعرف كيف أفعلها.

Alıştıra alıştıra söylemeyi planlıyordum ama bunu Nasıl yapacağımı bilmiyorum.
كانت عندي خطة للتهوين عليها ولكن حقيقة لا أعرف كيف أقوم بهذا

Uyandım ve buradaydı. Nasıl oldu bilmiyorum.
انا فقط إستيقظت ووجدته هنا لا أعرف كيف حدث هذا

Nasıl oldu bilmiyorum ama o yaşlı adam bende içimi açma hissi uyandırıyor.
أنني فقدت فيها عذريتي لا أعرف كيف وصلنا إلى هذا الحديث ثمة شيء في هذا الرجل يجعلك تريد أن تفضي بمكنوناتك له

Nasıl olduğunu bilmiyorum. Nasıl olabilir onu bile bilmiyorum.
لا أعرف كيف يحدث هذا لا أعرف كيف يمكن أن يحدث هذا

- Nasıl olduğunu bilmiyorum. - '65'teki Anderson vakası.
ـ لا أعرف كيف حدث هذا ـ حالة أندرسون في الـ65

Ben konserve açacağını kullanmayı bile bilmem.
لا أعرف كيف تعمل فاتحة العلب

Yani ben dans etmeyi bilmiyorum, Ethan.
- "إذاً، لا أعرف كيف أرقص مثله يا "إيثان-

nasıl yaptığını bilmiyorum. Yatakta yemekten huzursuz oluyorum.
لا أعرف كيف تفعل ذلك لا أسترح أبدا للأكل فى الفراش