| Şu an biraz sinirli olduğunu varsayıyorum ama bana güven, endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | أحزر أنّك ربّما تكون غاضبًا قليلًا الآن، لكن ثق بي، لا داعٍ للقلق. |
| Bakın, artık bir şey çalacağız diye endişe etmenize gerek yok. | Open Subtitles | نظرة، كنت لا داعي للقلق عنا سرقة أي شيء بعد الآن. |
| Resmi bir iş için buradayım. Endişelenecek bir şey yok. | Open Subtitles | أنا هنا في مهمة رسمية لا وجود لما يدعو للقلق |
| Ufak bir sinir krizi geçirdiğimi söyle. Merak etmesin. -Elbette. | Open Subtitles | أخبريها أنه حصل لي إنهيار صغير لاداعي للقلق \ بالطبع |
| O yüzden endişelenmeye gerek yok. Durakları kesiyoruz. | Open Subtitles | حسناً إذن، لا داع للقلق سنقيم الحواجز ونفتش الكل |
| Telefon da bir üretim aracıysa, o zaman satın alma gücüyle ilgili olarak endişelenmenize gerek yok. | TED | فإذا كان الهاتف يمثّل أداة إنتاج , فليس لدينا ما يدعو للقلق الى حد بعيد على القوة الشرائية. |
| Gerçi endişelenmene gerek yok. Sana adeta tapıyor. | Open Subtitles | لكنكِ لست بحاجة للقلق حيال ذلك فهو راكعٌ عند قدميكِ |
| endişelenmene gerek yok. Uzun zamandır kendi başımın çaresine bakıyorum. | Open Subtitles | أنت لست بحاجة للقلق لقد تعودت على رعاية نفسي منذ وقت طويل |
| Seyahat vizesi hakkında da endişelenmene gerek kalmadı. | Open Subtitles | الآن لا داعي للقلق بشأن جواز السفر ، سيد |
| Ve, endişe etmek zorunda kalmazsınız, çünkü ben çok gayım. | Open Subtitles | و ليس هناك شىء يدعوا للقلق بسبب أننى شاذ جداً |
| Ellis'e söyle endişe etmesin. Yani, Latince kimsenin kullanmadığı bir dil. | Open Subtitles | أخبر إليس بانه لا داعي للقلق أعني، اللاتينية هيا لغة ميتة |
| Eğer kız olursa ona doğru gelen bütün pipiler için endişe edersin.. | Open Subtitles | عندما يكون لديك فتاة، لديك للقلق حول جميع النقانق قادمة في وجهها. |
| Endişelenecek bir şey yok. 30 saniye duruyor, sonda kendiliğinden aşağı ineriz. | Open Subtitles | لا شىء يدعو للقلق ، بعد 30 ثانيه سيكمل المصعد نزوله آلياً |
| Durumumuz iyi, güvendeyiz, Endişelenecek bir şey yok. Yarın konuşuruz. | Open Subtitles | نحن بخير وبسلامة لذا لا داعي للقلق أتحدث إليك غدا |
| Durumumuz iyi, güvendeyiz, Endişelenecek bir şey yok. Yarın konuşuruz. | Open Subtitles | نحن بخير وبسلامة لذا لا داعي للقلق أتحدث إليك غدا |
| Ama işimizi dikkatle yaparsak, Merak edilecek bir konu yok. | Open Subtitles | ولكن إن تمت الأمور بحرص فلن يكون هُناك داعي للقلق. |
| Merak etme. Arabada daha çok şampanyamız var. | Open Subtitles | لا داعى للقلق يوجد الكثير من الشمبانيا فى السيارة |
| Hayır, henüz yok ama Merak etme, bunu hallederiz. | Open Subtitles | أوه ، لا ، لا. لكن لا داعي للقلق.سنرتيب ذلك |
| Soru sormak istemiyorum. Ama endişelenmeye hakkım var. | Open Subtitles | قد لاتُعجبكَ أسئلتي الكثيرة ولكن لدي الحق للقلق |
| endişelenmenize gerek yok. Ofise gidip paraları alacağım. | Open Subtitles | ولكن لا داعى للقلق سأذهب إلى المكتب وأحضر النقود بنفسى |
| sorun değil şekerim, bence o sana uygun değildi. Hadi dondurma alalım. | Open Subtitles | لا داعي للقلق , لا أظن أنه الشخص المراد دعنا نجلب بعض المثلجات |
| Şu anda güneş henüz yükselmemişken, Endişeye mahal yoktur. | Open Subtitles | حالياً، بينماالشمسمنخفضة، لا يوجد سبب مباشر للقلق. |
| Ama planın ters giderse endişelenmen gereken kişi hızcı dostumuz olmayacak. | Open Subtitles | لكن إن فشلت خطتك، فليس صديقنا المتسارع من ستضطر للقلق منه. |
| Dünyanın bazı yerlerinde, bu durum hatta rahatsız edici sosyal bir probleme dönüşüyor. | TED | في بعض أنحاء العالم، يصبح الوضع أيضًا قضية اجتماعية مثيرة للقلق. |
| Televizyonu dert etmekten daha büyük sorunlarımız var, tamam mı? | Open Subtitles | لدينا مشاكل أكبر للقلق بشأنها من التلفاز ، حسناً ؟ |
| Bir kar fırtınasının ortasında, tek motoru yanmış gece vakti , tamamen dolu bir F-22'yi indirdim yani benim için endişelenme. | Open Subtitles | هبطت بطائرة ال اف22 بكامل بكامل حمولاتها ليلاً في وسط عاصفة ثلجية مع محرك واحد مشتعل لذلك لا داعي للقلق عني |
| Nispeten endişelenerek, Önemli devlet dairelerinin çoğunu bir kokpite koydu. | TED | إنه أمر مثير للقلق قليلاً، لقد وَضع معظم المباني الحكومية المهمة في حجرة القيادة |
| 36 saattir onu gören olmamış. Bu endişelenmemize neden oluyor tabii. | Open Subtitles | لا أحد شاهدها منذ 36 ساعة لذا هذا داعي للقلق بالتأكيد |
| "Duygu Molekülleri" ve "kaygı ve Depresyon için Doğal İyileşme"yi yazan adam. | Open Subtitles | لقد كتب عن جزيئات العاطفة والشفاء الطبيعي للقلق والكآبة |