Şu sivri dilli için planlarım var. Seni asla işe almayacağım. | Open Subtitles | كانت لدي خطط لهذه الذكية , ولكن لن أقوم بتوظيفها الآن |
Bi bağlantı olmalı Bunu bi daha yapmam 2 genç öldü | Open Subtitles | يجب أن يكون هناك رابط لن أقوم بهذا مجدداً لن افعل |
Bugünden itibaren bir kurban daha vermeyeceğim kimseye bunun için izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أقوم بالمزيد من التضحيات ولا أريد لأحد أن يضحي من أجلي |
Olmaz. Sana arabamı falan vermem. Sürersin falan, neme lazım. | Open Subtitles | لا, لن أقوم بإعطائك سيارتي على الأرجح لن تستطيع قيادتها |
Kim olduğunu ve beni nereden tanıdığını söyleyene kadar hiçbir şey yapmıyorum. | Open Subtitles | لن أقوم بأي شئ، حتى تُخبريني عن هويتكِ وكيف تعرفين من أنا |
Yapı o kadar zayıf ki havai fişek bile Onu çökertebilir. | Open Subtitles | هذا البناء ضعيف لن أقوم حتى بالمخاطرة بإخماد النيران بواسطة مفرقعات |
Ödül kazanmış iş ahlakımla, iş arkadaşlarımla aramı açacak değilim. | Open Subtitles | أنا لن أقوم بعزل زملائي الموظفين بأخلاق العمل التي ربحتها |
Bu görevin başarılı olacağını garantilemeden daha fazla insan feda etmeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أقوم بالتضحية بحياة أخرى، حتى يمكننا ضمان نجاح المهمة. |
Dışişleri Bakanı olarak Amerikan halkını kandıracak hiçbir şey yapmayacağımı bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | اريدك ان تعلمي انني كوزيرة للدولة لن أقوم ابداً بخداع الشعب الأمريكي |
O işi yaparken Seni asla düşünmem, ki zaten yaptığım da yok. | Open Subtitles | لن أقوم أبداً بتخيـّلك وأنا أفعل ذلك وهذا شيء أيضاً لا أفعله |
Eğer içeride onun başına bir şey gelirse Seni asla affetmem. | Open Subtitles | إذا حدث له أي شيء بالسجن لن أقوم بمسامحتك على ذلك |
Seni götürüm ama senin için orayı soymam. | Open Subtitles | سآخذك إلى هناك، ولكنّني لن أقوم بسرقته معك |
Biz ortağız, arkadaşız. Octopussy, asla Seni incitecek bir şey yapmam. | Open Subtitles | نحن شُركاء, نحن أصدقاء يا أكتبوسى لن أقوم أبداً بفعل أى شىء يضرك |
Zekâna hakaret etmek istemem bunu da tahrik ederek yapmam. | Open Subtitles | ولا أهين ذكائك أو حتى شئ تافة مثل الاغواء لن أقوم به |
Biliyor musun, benim yıllar harcayıp da oluşturduğum camın paramparça olmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أتعلم ماذا لن أقوم بتحطيم الكأس الذي ظللت سنوات وأنا أقوم بالنفخ فيه |
Çünkü ben ifade vermeyeceğim kızımın da ifade vermesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لأنني لن أقوم بإدلاء شهادتي و لن اسمح لها بإدلاء شهادتها |
Söylediğin korkunç şeyler için, Sana teşekkür etmeyeceğimden oldukça eminim. | Open Subtitles | أنا متأكدة بأنني لن أقوم بشكرك للأشياء الفظيعة التي قلتها |
Bu sayede protokol dışına çıkıp beni uyandırdığın için Sana bağırmam. | Open Subtitles | بهذه الطريقة لن أقوم بالصراخ عليك بسبب مخالفة البروتوكول و إيقاظي. |
Harris, kokuşmuş pisliğini temizle! Senin işini yapmıyorum. | Open Subtitles | هي يا هاريس.نظف الفوضى المقززة التي صنعتها إنني لن أقوم بعملك.. |
Teşekkür ederim, ama yapamam Yapamam ve yapmayacağım. Bunu yapmıyorum. | Open Subtitles | شكراً لك ، لكن لا أستطيع لا أستطيع ولن أستطيع ، لن أقوم بهذا |
Yani, Onu arkadaş olarak seviyorum ama asla onunla çıkmam. | Open Subtitles | أنا أحبه كصديق وكل شيء ولكن لن أقوم بمواعدته أبداً |
İkincisi, özel hayatımı, kız arkadaşı şeyine taktığı çorap olan biriyle tartışacak değilim. | Open Subtitles | وثانياً,وأنا لن أقوم بمناقشة حياتي الشخصية مع واحد تكون حبيبته الحالية جورب رياضي |
Hayır, bunu ifşa etmeyeceğim ve bu konuşmayı da takip etmeyeceksin. | Open Subtitles | لا, لن أقوم إخبارك بذلك, وإياك أن تتجرأ وتتعقب هذه المكالمة. |
O yalan makinesi testine girmesi gereken bendim ama ona sırtımı döndüm ve şimdi de bu oldu, ama bir daha asla. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أخضع لاختبار كشف الكذب ولكنّني خذلته وبعد ذلك حدث كل هذا ولكن لن أقوم بذلك مجدداً، حسنٌ ؟ |
Bunun için özür dilemeyeceğim ve Sana karşı dürüst olmam gerekirse tekrar yapmayacağımı garanti edemem. | Open Subtitles | ولن أقوم بالإعتذار لأجلهم ولأكون صادقة تماماً لايمكنني ضمان أني لن أقوم بها مجدداً |
Sadece doğu Avrupa'yı değil. Parça parça yapmayacağım. Çok tehlikeli. | Open Subtitles | فأنا لن أقوم بهذا الأمر على مراحل هذا خطر جدا |