Sizin bunu böyle düşündüğünüzü, bina 2500 yıl önce Yunanların inşa ettiği bir binaya dayandığı için biliyorum. | TED | وأعرف أنكم تفكرون على هذا النحو لأنه مبني على أساس بناء أسس منذ 2500 سنت خلت من طرف اليونانيين. |
Bu harikulade Cam Kuleyi dünyanın en yüksek binası ilan ediyorum. | Open Subtitles | يشرفني أن أفتتح هذا البرج الزجاجي العَظِيم أعلى مبني في العالم |
Bu film, 2005'te bir işitme engelliler okulunda yaşanmış gerçek olaylara dayanmaktadır. | Open Subtitles | هذا الفيلم مبني على قصة حقيقية حدثت في مدرسة الصم عام 2005 |
Resmi açıklamalara uygun olacak şekilde yapılmış durumda. | Open Subtitles | انه مبني حسب المواصفات الحكومية يا عزيزتي |
- Çevresinde 24 saat nöbet tutulan bir binayı uçuracağına inanmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | لنه سيتخطي اسلاك كهربائية تحمي مبني حكومي وموضوعة تحت المراقبة طوال اليوم؟ |
Neyse ki, bütün radyo astronomi alanı gökyüzünde parlak radyo sinyalleri olduğu bilgisine dayanıyor. | TED | ومن حسن الحظ، أن مجال علم الفلك الراديوي بالكامل مبني على حقيقة أن هناك إشارات راديو مشرقة في السماء. |
Birbirlerini dengede tutan iki karşı kuvvet fikrine dayalı bu. | Open Subtitles | الامر كله مبني على فكرة القوى المتعاكسة تقوم بموازنة بعضها |
Biri kötülük krallığına karşı mücadele edip her şeye rağmen birbirini bulan talihsiz aşıklar üzerine kurulmuş. | Open Subtitles | هناك نوع آخر من القصص الخيالية مبني على الأبطال العشاق |
Birkaç basit gerçekliğe dayanarak halk kitleleri için tiyatro yapmak istiyoruz, bugünün, ve hatta geçmişin bile doğrularını yansıtmayan bayatlamış soyutlamalara dayanarak değil. | Open Subtitles | خلق مسرح للعامة، مبني على عدة حقائق بسيطة، وليس مبنيا على عدة أفكار مبتذلة غير واقعية، |
Bir "yaradılışçı"nın ( evrim karşıtının) hazırladığı bir broşürde harika bir sayfa vardı ve içinde şunlar bulunuyordu. " TEST 2 ; 1)Bir inşa edeni bulunmayan herhangi bir bina biliyor musnuz ( evet ) ( hayır ) . | TED | أحد كراسات المؤمنين بالخلق فيها هذه الصفحة الرائعة : إختبار 2 هل تعرف مبني ليس له باني؟ نعم لا |
Dün onu fark ettikleri çatıya yukarıdan bakan bir bina. | Open Subtitles | في مبني يطلّ على السطح الذي رُصد عليه البارحة |
İlk olarak daha Avrupalılar bu kıtanın varlığından haberdar olmadan çok zaman önce inşa edilmiş bir bina ile karşılaştık. | Open Subtitles | لاول مرة جئنا للبناء مبني منذ فترة طويلة قبل اوروبا عرف منذ وجود هذه القارة |
Birleşik Devletler Hükümet binası'na bomba sığınağı inşa etmişler. | Open Subtitles | قامواببناءمأويللقنبلة. بداخل مبني الكابيتول الأمريكي |
Yıllık Ulusa Sesleniş Konuşması'nda Hükümet binası patlatıIdı, herkes öldü. | Open Subtitles | خلالخطابولايةالإتحاد، انفجر مبني الكابيتول ومات الجميع |
Bu film, Irakta düşman hattının gerisinde mahsur kalan bir SAS timinin gerçek hikayesine dayanmaktadır. | Open Subtitles | هذا الفيلم مبني على قصة حقيقية لدورية س ا س خلف خطوط العدو داخل العراق |
Bence iki bomba da aynı kişi tarafından yapılmış. | Open Subtitles | قد أقول كلا القنبلتين مبني من الشخص نفسه |
Dumanlar içinde yanan bir binaya dalmak bir parça dengesini bozabilir. | Open Subtitles | الركض داخل مبني محترق ملئ بالدخان قد يسبب ذلك |
Senin için, Samantha dünyadaki her binayı almamazlık edebilirim. | Open Subtitles | حسناً, من أجلك سمنثا لن اشتري اي مبني في العالم |
Söyledin. Her şey renge dayanıyor, değil mi? | Open Subtitles | قلت لي أن كل شيئ هنا مبني على اللون أليس كذلك ؟ |
Eski karayolu armatörlerine kıyasla transite dayalı bir şehir hiyerarşisi var. | TED | لدينا نظام هرمي للمدينة مبني على وسائل النقل العام بدلا من الطرق السريعة. |
Ancak onları bulmak için milyarlarca liralık uydulara ya da bir dağ yamacına kurulmuş bir teleskoba ihtiyacınız yok. | Open Subtitles | ولإتقاطها فإنك لست بحاجة الى قمر صناعي بكلفة مليار جنيه او الى تليسكوب مبني على جانب جبل ما |
Bir asistanın ortaya attığı saçma bir suçlamaya dayanarak bu düğünü harcamayacağım. | Open Subtitles | لا اريد الخوض في شيء مبني على اتهام مجنون من مساعدتك |
Aslında bozuk değil. Harika bir şekilde inşa edilmiş. | TED | النظام لم يتعطل. و هو مبني بطريقة عجيبة. |
Bunun tamamen güvenli bir iskelet sistemi, güvenli bir roket fırlatılması olarak hatırlıyordu çünkü en düşük teklifle yüz binlerce sterlinden oluşan bir rokette oturuyordu. | TED | كان يتذكر نظام قناطر وإطلاق صاروخ آمن تماما لأنه كان جالسا بصاروخ يزن ما يعادل 50 طن من قوة الدفع مبني من طرف أقل مزايد. |
Biri içinde bulunduğumuz belediye binasının altında diğeri de kliniğin altında. | Open Subtitles | أحدهما هنا في مبني البلدية وأما الأخر فهو تحت العيادة الطببية |
Geçmişteki bazı olaylar gerçeğe dayanır bazıları da yalana. | Open Subtitles | بعض التاريخ مبني على حقائق وبعضه الآخر على أكاذيب |
İşlerini Queens'in dışında kale gibi korunan bir binada yürütüyorlar. | Open Subtitles | انهم يعملون خارج مبني في كوينز يحمونه كانه حصن لهم |