"مده" - Translation from Arabic to Turkish

    • süredir
        
    • süre
        
    • zamandır
        
    • uzun zaman
        
    • süresi
        
    • Çok uzun
        
    Kız daha yeni tabii ama bir süredir tozunun alınmadığını fark ettim. Open Subtitles لابد أنها الفتاه الجديده بالطبع لكني أرى أنه لم يُنظف منذ مده
    Yani, Çok uzun bir süredir tek bir adamla dövüşmemiştim. Open Subtitles حسنا... اننى لم أقاتل شخص واحد بمفرده منذ مده طويله
    Bizi ne kadar süre kilitli tutmayı planladığını bilmek istiyorum. Open Subtitles لقد اردت أن اعرف لاى مده تخططوا على إبقائنا محبوسين
    Bu bir kapı olsaydı babam onu uzun süre önce açardı. Open Subtitles لو انها بوابه لاستطاع والدي فتحها منذ مده
    Çok uzun zamandır burada değilim ama anladığım kadarıyla burda kimse kimseye güvenmiyor. Open Subtitles أنا لم أكن هنا مده كافية ولكن يبدو أنه لا يثق أحد بأحد.
    Senin gibi genç ve güzel bir şeye bu kadar yakın duralı uzun zaman oldu. Open Subtitles مرت مده طويله على وجودى بالقرب من أحد صغير وجميل مثلك.
    Benim tahminim bu küçük yer Çok uzun bir süredir kamyoncular ve motorcularla besleniyordu. Open Subtitles أحساسى أن هذه الشياطين الصغيره تتغذى على راكبى الدراجات و الشاحنات منذ مده طويله
    Ben de medya bu kasetle uğraşırsa gerçeğin ortaya çıkacağını bilecek kadar uzun süredir siyasetteyim. Open Subtitles انا اعمل فى مجال السياسه منذ مده طويله و اعرف انه اذا حصلت اجهزه الاعلام على هذاالشريط.. فأن الحقيقه ستظهر
    Liz, uzun süredir sana sormak istiyordum. Open Subtitles نعم ليز، منذ مده وأنا أريد أن أطلب منك نفس لشيء
    Uzun bir süredir konuşmuyordum... 6 yıla ne dersin? Open Subtitles انا لم لم اقل أي شيء منذ مده طويله منذ 6 سنوات
    Uzun bir süredir konuşmuyordum... 6 yıla ne dersin? Open Subtitles انا لم لم اقل أي شيء منذ مده طويله منذ 6 سنوات
    Dostum uzun süredir okuyorsun. Oynamak istemiyor musun? Open Subtitles ياعزيزي ، انت تقرأ المجلات الهزليه منذ مده
    Uzun süre önce başladığım şeyi bitirmeden önce son bir kaçamak. Open Subtitles كانت نزوه أخيرة قبل أن أنهي مابدأته منذ مده طويلة
    Bizim üstümüzde hakimiyetleri olduğundan eminler, ama ana nedeni çok fazla olmaları Çok uzun süre var olamayacak kadar çok fazlalar. Open Subtitles انهم واثقون من هيمنتهم علينا لكن ربما لكثرتهم الكثير جدا ليبقوا مده كبيره
    Ama bir süre önce ben Robin'den hoşlanıyordum. Open Subtitles ولكن منذوا مده قريبة كان لي نوع من الشعور لروبن
    Bir süre önce direksiyondayken uyuya kaldım. Open Subtitles أترى .. منذ مده مضت شعرتُ بالنعاس وغفيت بينما كنت أقـود
    Çok uzun zamandır burada değilim ama anladığım kadarıyla burda kimse kimseye güveniyor. Open Subtitles أنا لم أكن هنا مده كافية ولكن يبدو أنه لا يثق أحد بأحد.
    Uzun zamandır metroya binmemiştim. Çok yoruldum. Open Subtitles , لم أركب قطار الأنفاق منذ مده أنا متعب جداً
    Peki Miglioritiler uzun zamandır bu kasabada mı yaşıyor? Open Subtitles و ميجليوريتى عاشوا هنا فى هذه المدينه من مده كبيره ؟
    uzun zaman olmuş söyleyecek çok şeyin olmalı. Open Subtitles لقد كانت مده طويله لذا لابد وانت عندك الكثير لتقوله لها
    Bu zindanlardaki hücre süresi ne kadar? Open Subtitles كيف تبدو مده الحبس الانفرادى فى تلك الزنزانات؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more