| İnsanların ne kadar kötü olduğunu söylerken alıntılar yapabilirim, istatistikler söyleyebilirim ama bunlar sadece kelimeler ve sayılardan ibaret. | Open Subtitles | عندما أتحدث عن مدى سوء البشر، فيمكنني ذكر الإقتباسات أو نشب الإحصائات، و لكن تلكَ مجرد كلمات و أرقام. |
| Durum ne kadar kötü olursa olsun, daha da kötüleşebilir. | Open Subtitles | بغض النظر عن مدى سوء الأمور .يمكن أن تزداد سوءا |
| Senle, Bebe'yi yatakta bastıktan sonra ilişkinizin ne kadar kötü bittiğini hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | جميعنا نعرف مدى سوء نهايتكما معا عندما أمسكت بك في السرير مع بيبي |
| Ne kadar kötü olduğunu bilmiyorum ama ziyaretine gitmem lazım galiba. | Open Subtitles | لا ادري مدى سوء الوضع ، لكن اعتقد ان علي زيارتها |
| Peki şu çarptığın adam, durumu ne kadar kötüydü? | Open Subtitles | وهذا الرجل الذي ضربته ما مدى سوء حالته ؟ |
| Onların durumun ne kadar kötü olduğuna, iyileşebileceğime ilişkin sorularına nasıl cevap verecektim, cevabını kendim bile bilmezken. | TED | كيف سأجيب على أسئلتهم عن مدى سوء الأمر ولو كنت سأصبح بخير، في حين أنني لم أكن أعلم. |
| Başka bir deyişle kötü performanslarının ne kadar kötü olduğunu anlamakta gereken uzmanlıktan da mahrumlardı. | TED | بطريقة أخري، ضعاف الأداء يفتقدون إلى الخبرات المطلوبة بعينها لكي يدركوا مدى سوء ما يفعلون. |
| "Sırtımın ne kadar kötü bir durumda olduğunu görmek iyi olacak." | TED | "حسنًا، أعتقد أنه من المُستحسَن أن أرى مدى سوء حالة ظَهري". |
| İstatistikleri ilk öğrendiğim zaman, işlerin ne kadar kötü olduğu karşısında afallamıştım. | TED | عندما علمت عن الإحصاءات لأول مرة صعقت من مدى سوء الأمور |
| Bir de ne kadar kötü olurlarsa olsunlar hiç bir şeyleri olmadığını düşünenler var. | Open Subtitles | .. ولديك ذلك النوع الذي يعتقد انه بخير، لا يهم مدى سوء حالته |
| Biliyor musun , sormam gerekiyor asıl ailen ne kadar kötü ki yılbaşını bu şekilde geçirmeyi tercih ediyorsun ? | Open Subtitles | أتعرف, على أن أسألك ما مدى سوء عائلتك الحقيقية |
| Sanırım aralarının ne kadar kötü olduğunu fark edememişim hiç. | Open Subtitles | أعتقد أنني لم ألاحظ مدى سوء الأمور بينهما |
| Eğer sizi defterden silmişlerse, silinmişsiniz demektir. Eddie, durum ne kadar kötü? | Open Subtitles | تخرجون فعلاً من اللعبة ما مدى سوء وضعنا ؟ |
| Tamam, bu kaseti izlemenizi istiyorum ve ne kadar kötü göründüğüm hakkında fikirlerinize ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاجكم يا رفاق أن تشاهدوا هذا الشريط وتعطوننى رأيكم الصريح عن مدى سوء شكلى فيه ما هذا؟ |
| Durumu ne kadar kötü bilmiyorum, ama yoldayım yani görüşmeyi iptal etmeliyiz. | Open Subtitles | لا أعلم مدى سوء حالتها ولكننى في طريقى لرؤيتها الأن ولذا لن أستطيع ان أكون في إجتماعنا |
| Ama bunun ne kadar kötü olduğunu benden daha iyi biliyor. Birbirimize destek oluyoruz. | Open Subtitles | لكنها تعرف مدى سوء الأمر إننا نعتني ببعضنا البعض |
| Başkan Scott, oğlunuzun ne kadar kötü yaralandığından haberiniz var mı? | Open Subtitles | ايها العمدة سكوت, هل تعرف مدى سوء اصابة ابنك ؟ |
| Yine de, hükümetin tek söylediği Promisin'in ne kadar kötü olduğu, ve... | Open Subtitles | حتى الان كل ما تسمع ان الحكومه تقول مدى سوء البرومايسن |
| Ne kadar kötü olduğunu biliyorum. O yüzden konuşmayı senin yapmanı istiyorum. | Open Subtitles | اعرف مدى سوء الوضع لهذا اريدك ان تتولى الكلام |
| İnsanların ne kadar kötü olduğunu bilsinler istememişler herhalde. | Open Subtitles | لا يريدون للناس أن يعلموا مدى سوء الأحوال هنا |
| Peki şu çarptığın adam, durumu ne kadar kötüydü? | Open Subtitles | وهذا الرجل الذي ضربته ما مدى سوء حالته ؟ |
| Durumu kötü mü? | Open Subtitles | ما مدى سوء حاله؟ |