"من الواضح أنه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Belli ki
        
    • Görünüşe göre
        
    • çok açık
        
    • Görünen o ki
        
    • olduğu belli
        
    • Anlaşılan
        
    • Açıkça görülüyor ki
        
    • aşikar
        
    • çok bariz
        
    Belli ki hatırı sayılır derecede aklı başında bir beyefendi. Open Subtitles من الواضح أنه رجل نبيل ذو قدر كبير من الأعتبار
    Belli ki bu yıl beni burada istemeyen biri var. Open Subtitles من الواضح أنه يوجد شخص لا يريدني هنا هذا العام
    Bak. Bizi buraya gönderdi. Belli ki burada olmamızı istiyor. Open Subtitles أنظر , هو أرسلنا هنا من الواضح أنه يريدنا هنا
    Görünüşe göre erkeklerin görebildiği ve kızın Deli olduğunu gösteren bir şey Open Subtitles ما هذا؟ من الواضح, أنه شئ تمتلكه النساء و يستطيع الفتية رؤيته
    Bu zavallı yaratığın nerede olduğu konusunda bir fikrin olmadığı çok açık. Open Subtitles من الواضح أنه ليس لديك أدني فكرة عن مكان هذا المخلوق المسكين
    Ama Görünen o ki, biraz borç takıyor. Open Subtitles لكن من الواضح أنه جلب على نفسه بعض الديون.
    Belli ki senin geleceğin için de önemli, yani sorun değil. Open Subtitles و من الواضح أنه مهم من أجل مستقبلك لذا الأمر رائع
    Belki de. Ama Belli ki bir şey aklını kurcalıyor. Open Subtitles ربما، ولكنه من الواضح أنه يحاول أن يتذكر شيئا ما
    Yani, Belli ki yağlı siyah saçlı başka bir adamla gelmiş. Open Subtitles أعني ، من الواضح أنه دخل إلى المنزل ومعه شخصٌ آخر
    Bunu da Stevin'in matematiğine borçluyuz çünkü Belli ki başarmış. Bağlantıların tamamı çalışıyor. Open Subtitles .و نشيد هنا برياضيات ستيڤن من الواضح أنه حسبها بشكل صحيح الآليات تعمل
    Belli ki ikimiz de silahlarımızı bırakmayacağız... - ...o hâlde biraz konuşalım. Open Subtitles من الواضح أنه لن يضع أياً منا سلاحه، لذا لنتكلم حول الأمر
    Belli ki kızımın seksiliğini özleyen ders asan serserinin teki. Open Subtitles من الواضح أنه مهمل للحضور بالفصل و يفتقد لإثارة إبنتي
    Kim olduğunu göremiyorum, ama Belli ki fark edilmek istemiyor. Open Subtitles لايمكني رؤيته، لكن من الواضح أنه لايريد أن يتم ملاحظته
    Belli ki Belphegor üzerinde çalışmak için kendini uyanık tutuyordu. Open Subtitles من الواضح أنه ابقى نفسه مستيقظا ليعمل على لغز بيلفيجور
    Ona yarım kadarsın demek, Belli ki bu konuda hassas. Open Subtitles الإستهزاء منه بسبب حجمه من الواضح أنه حساس بهذا الشأن
    Çünkü bu aptal sütyeni çıkartamıyorum. Görünüşe göre sonsuza kadar giymem gerekiyor. Pekala. Open Subtitles هذا لأنني لا استطيع خلع تلك الصدرية من الواضح أنه يجب ارتداءها للآبد
    Görünüşe göre rahatsız oldun ve ben de cevabımı aldım. Open Subtitles من الواضح أنه جعلك منزعجًا للغاية، وأظن .. أنها إجابتي.
    Görünüşe göre kız arkadaşı ile bir kitabı araştırıyor. Open Subtitles من الواضح أنه هنا ليتباحث فى كتاب مع صديقته
    Onu reddettiğim için benden intikam almaya çalıştığı çok açık. Open Subtitles من الواضح أنه يحاول العودة من أجلي لأنني قمت برفضه
    Saat üç gibi burada olacağını söyledi. Görünen o ki gelmiyor. Open Subtitles لقد قال أنه سيكون هنا في الثالثة من الواضح أنه لن يأتي
    Acımasız bir eşek şakası olduğu belli ama yine de bundan kimin sorumlu olduğunu bilmek istiyorum. Open Subtitles .. من الواضح أنه مقلب فظّ ولكنني لازلت أريد أن أعرف من المسئول عن ذلك
    Anlaşılan söyleyeceğim hiçbir şey sana kendini daha iyi hissettirmeyecek. Open Subtitles من الواضح أنه لايوجد ما أستطيع قوله والذي سيجعلكِ تشعرين بتحسن
    Ne de olsa, Açıkça görülüyor ki sen ve ben dünyaya meydan okuyoruz. Open Subtitles بعد كل شيء، بدا من الواضح أنه أنا وأنت فقط فى مواجهة العالم.
    Kostümün bir süper kahramanın ayrılmaz parçası olduğu aşikar. Open Subtitles الزي من الواضح أنه شيء متمّم لأي بطل خارق
    Senin nasıl romantik bir şeyler yazılacağı konusunda hiçbir fikrim olmadığı çok bariz. Open Subtitles من الواضح أنه ليس لديك أى فكرة عن كيفية كتابة الرومانسية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more